Gusto Seyahat

En güzel gökyüzü altında: Alaçatı Ot Festivali

Bol güneşli ve sıcak bir hava, bereketli topraktan fışkıran yüzlerce çeşit ot, sokaklarda buram buram kekik ve fesleğen kokusu... Heredot'un "en güzel gökyüzü altında ve en güzel iklimde kurulan" yer olarak betimlediği Alaçatı, Ot Festivali ile baharın gelişini kutluyor.

Radika, cibez, şevketi bostan, ısırgan, semiz, ebegümeci, arapsaçı… Bu otlar sizin için ne ifade ediyor bilmiyorum ama Egeliler için hayat demek. Bir Egelinin mutfağındaki her şeyi alın ama otlarına sakın dokunmayın. Sabah kahvaltısında bol limonlu tere ile maydanoz, öğle yemeğinde semiz otu, akşamları ise balığın yanında roka salatası eksik olmaz sofralardan. Kimsenin adını bile bilmediği doğanın mucizesi otlar, onlar için vazgeçilmez. Egeliler yiyecek hiçbir şey bulamasa, bahçelerinde yetişen otları kavurup içine de bir yumurta kırar. İşte size leziz ve sağlıklı bir akşam yemeği…

1001 çeşit ot

Egelilerin bu ot tutkusu 7 yıl önce bir festivale dönüştü. Denize çıkan iyot kokulu dar sokakları, yel değirmenleri ve cumbalı taş evleri ile her yaz sörf tutkunlarının ve özellikle İstanbulluların istilasına uğrayan Alaçatı, Ot Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. Alaçatı’da yetişen 1001 çeşit ot efsanesi ile yola çıkan festivalde yenebilen otlardan, tıbbi ve aromatik bitkilere kadar birbirinden farklı otlar tezgahlarda sergileniyor.

Radika yılı

Alaçatı Ot Festivali’nin bu yılki teması papatyagiller familyasından ‘radika’, bir diğer adı ile ‘karahindiba.’ Yaprakları ve kökü salatalara konan, haşlanarak zeytinyağı ve limon ilavesiyle de yenebilen radika, doğal potasyum kaynaklarından biri. A ve C vitamini, kalsiyum ve mineraller yönünden de zengin. Kurutulan kökü öğütülüp acı hindiba kahvesi olarak da içilebiliyor.

Festivalden notlar

  • Festivale gelenleri Çeşme otobanın Alaçatı sapağına dönüldüğü andan itibaren kilometrelerce araç kuyruğu karşılıyor.
  • Mübalağasız tüm İzmir ve İstanbul Alaçatı’ya akın etmiş. Tanıdık yüzlerle karşılaşmanız garanti.
  • Yazın Alaçatı sokaklarının kalabalığından şikayet edenler bir de festival için toplanan kalabalığı görmeli. Metrekareye 10 insan düşüyor.
  • Bir yandan stantları gezerken, diğer yandan yemek atölyelerine ve söyleşilere katılmak mümkün.
  • Meydana kurulan stantlarda birbirinden lezzetli enginar pilavı, şevketi bostan yemeği ve deniz börülcesi salatası sunuluyor.
  • Her stantta adı bilinmeyen birçok ot var. Satıcılar bu otların ne oldukları ve nasıl pişirilmesi gerektiği konusunda detaylı bilgi veriyor.
  • Yiyecek stantlarının dışında tıbbi ve aromatik otlardan yapılan sabun, şampuan ve krem gibi doğal ürünleri de bulmak mümkün.

Gülin Küpelioğlu

İzmir Ekonomi Üniversitesi Medya ve İletişim/Habercilik bölümü mezunu. 2012 ve 2015 yılları arasında Habertürk TV'de program editörlüğü ve haber prodüktörlüğü yaptı. Kadir Has Üniversitesi İletişim Bilimleri yüksek lisans programını bitirdi. Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya Laboratuvarı'nda koordinatör olarak çalışıyor.

Journo E-Bülten