Arama motorlarına göre Barış Pehlivan ile ilgili en çok yöneltilen sorular, “kimdir” ve “nereli?” Gazeteciliğe dair merak edilenleri incelediğimiz “Gazetec…” yazı dizisinin bu bölümünde bu kez Google’da en çok aratılan habercilerden biri olan Barış Pehlivan’ın biyografisini aktarıyoruz.
10 Temmuz 1983 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelen Barış Pehlivan’ın ailesi aslen Erzincan’lı. Evli ve bir çocuk babası.
İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nden mezun olan Barış Pehlivan, 2004 yılında Leman Dergi Grubu’na bağlı kültür sanat dergisi Kaçak Yayın’da muhabirlik yaptı.
Barış Pehlivan belgeselleri
Barış Pehlivan, ardından CNN Türk televizyon kanalında yayımlanan Paranın Seyir Defteri, Şair Ceketli Çocuk: Kazım Koyuncu ve Nohut Oda Bakla Sofa adlı belgesellerde sırasıyla asistanlık, yönetmen yardımcılığı ve editörlük görevlerinde bulundu. 5N1K programı için “Yabancılara Toprak Satışı” ve “Şah Mesud Suikastı” gibi dosya ve haberlere imza attı.
2005–2010 yılları arasında CNN Türk için Oradaydım belgeselini hazırladı. Bu belgeselde; Türkiye’nin yakın tarihine yansıyan 250’den fazla olayı tanıklarıyla ekrana taşıdı.
Barış Pehlivan’ın kitapları
Barış Pehlivan, meslektaşı Barış Terkoğlu ile birlikte Sızıntı: Wikileaks’te Ünlü Türkler, Mahrem, Metastaz ve Cendere adlı araştırma kitaplarına imza attı. Dört kitap da yayımlandıkları dönemde çok tartışıldı ve uzun süre en çok satanlar listesinde yer aldı.
Bir dönem Karşı gazetesinde köşe yazan Barış Pehlivan, 2007-2021 yılları arasında ise OdaTV.com haber sitesinin genel yayın yönetmenliğini yaptı. Haberleri ve kitapları nedeniyle birçok kez yargılandı, cezaevine girdi. Oradaydım belgeselinin 24 Şubat 2007 tarihinde yayımlanan bölümünde, 12 Eylül sonrası Diyarbakır Cezaevi’nde yaşanan olaylar ekrana geldi. Pehlivan hakkında “Halkı Kin ve Düşmanlığa Alenen Tahrik Etme” suçundan dava açıldı. Kasım 2008’de görülen ikinci duruşmada beraat eden Pehlivan, 14 Şubat 2011 tarihinde ise Ergenekon soruşturması kapsamında evinde gözaltına alınıp üç gün sonra tutuklandı.
OdaTV kumpası ve sonrası
Barış Pehlivan bu davada tutuklandıktan 9 ay sonra hakim karşısına çıkabildi. OdaTV iddianamesinin temelini oluşturan dijital dokümanların, bilgisayar korsanlığı yoluyla tutuklu gazetecilerin bilgisayarlarına yüklendiği ve tutuklu gazetecilere ait olmadığı; üç ayrı Türk üniversitesi (Boğaziçi, Yıldız Teknik Üniversitesi, ODTÜ) ile bir Amerikalı bilişim şirketi (Data Devastation) tarafından kanıtlandı. Sahte belgelerle gazetecilerin tutuklandığı OdaTV davası, tüm dünyanın dikkatinin Türkiye’ye çevrilmesine yol açtı. Sınır Tanımayan Gazeteciler’e göre bu dava, Türkiye’de basın özgürlüğü alanında yaşanan baskıların sembolü oldu.
Barış Pehlivan, Silivri Cezaevi’nde 19 ay tutuklu kaldıktan sonra, 14 Eylül 2012’de görülen duruşmada tahliye edildi. 12 Nisan 2017’de 18. Ağır Ceza Mahkemesi OdaTV Davası’ndan yargılanan 13 sanık hakkında beraat kararı verdi. Mahkeme, OdaTV kumpasını kuranlar hakkında suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti. Operasyonun “devlet içine sızmış FETÖ üyeleri tarafından gerçekleştirildiği” basına yansıdı. Gazetecileri suçsuz yere hapiste tutan polisler, savcılar ve hakimler hakkında dava açıldı.
Bir MİT üyesinin cenaze törenine dair 3 Mart 2020’de OdaTV’de yayımlanan bir haberden dolayı Barış Pehlivan hakkında bir soruşturma daha başlatıldı. İfade vermek için gittiği İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde 6 Mart 2020 tarihinde tutuklandı. Savunmalarında 9 yıl sonra yeniden tutuklanmasının nedeninin kitap çalışmaları olduğunu belirtti. Hazırlanan iddianamede, kendisiyle birlikte yargılanan 8 gazetecinin 19 yıla kadar hapsi istendi.
Bu davada da 6 ay tutuklu kalan Barış Pehlivan, diğer sanıklarla birlikte “devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama” suçundan beraat etti. “MİT mensupları ve ailelerinin kimliklerini, makam, görev ve faaliyetlerini herhangi bir yolla ifşa” suçu uyarınca gazeteci Hülya Kılınç ile birlikte 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılan Pehlivan, 2020 eylülünde tahliye edildi.