Haber

Medya özgürlüğü örgütleri, gazeteci Barış Pehlivan’ı hedef alan yargı tacizini kınadı

Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ) ve Sınır Tanımayan Gazeteciler’in de aralarında olduğu 19 medya özgürlüğü örgütü, Barış Pehlivan’ın bir kez daha cezaevine çağrılmasını kınayarak gazetecilere karşı “tekrar eden yargı tacizinden endişe duyduğunu” açıkladı.

Adalet Bakanlığı, 2 Ağustos’ta gönderdiği kısa mesajla,  1-15 Ağustos 2023 tarihleri arasında Marmara Açık Ceza İnfaz Kurumu’na (eski adıyla Silivri) teslim olması gerektiğini gazeteci Barış Pehlivan‘a bildirmişti.

Yaptığı haberler nedeniyle ikisi 2023 yılının şubat ve mayıs aylarında aynı cezadan birer gün olmak üzere şimdiye kadar dört kez cezaevine giren Pehlivan, hakkındaki son kararın bozulmaması hâlinde beşinci kez hapse girmiş olacak.

Bu durumu kınayan 19 uluslararası kuruluş bugün şu açıklamayı yaptı:

Bir gazeteci olarak temel ifade hürriyeti hakkını kullanan Pehlivan’a yönelik tekrar eden yargı tacizinden endişe duymaktayız.

Pehlivan, Libya’da yaşamını yitiren bir Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) görevlisinin cenaze törenini haberleştirdiği için 6 Mart 2020 tarihinde gazeteciler Aydın Keser, Barış Terkoğlu, Eren Ekinci, Hülya Kılınç, Ferhat Çelik ve Murat Ağırel ile birlikte tutuklanarak mahkemeye çıkarılmış ve gizli istihbarat belgelerini ifşa etmekten 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.

12 Mayıs 2020’de Türkiye yetkilileri COVID-19 salgını nedeniyle binlerce mahkûmun cezasını erteleme kararı almış, ancak son dakikada eklenen bir madde ile özellikle gazetecilerin karşı karşıya kaldığı suçlamalar bu ertelemenin kapsamının dışında bırakılmıştı. Bunun sonucunda Pehlivan da dâhil olmak üzere tüm tutuklu gazeteciler cezaevinde kaldı.

“Bu davada suç yok”

Gazeteci Barış Pehlivan, parmaklıklar ardında altı ay geçirdikten sonra, başka bir davaya konu olmamak kaydıyla, 9 Eylül 2020 tarihinde denetimli serbestliğe ayrıldı. Pehlivan tahliyesinin ardından mahkemenin kararını şu sözlerle yorumladı: “Bu davada suç yok. Bu davada bizim gazetecilik hayatımızı cezalandırma amacı var.”

15 Temmuz 2023’te iktidar koalisyonu tarafından hazırlanan şartlı tahliye ve denetimli serbestlik kurallarını düzenleyen bir tasarı mecliste kabul edildi. Barış Pehlivan’ın avukatı, bu düzenlemeye göre Pehlivan’ın da denetimli serbestlikten yararlanma hakkı kazandığını bildirdi. Ancak avukatı Pehlivan’ın cezaevine teslim olması kararına ilişkin bilgi talebinde bulunduğunda, cezaevi yönetiminin Temmuz 2023 tarihli düzenlemenin ilgili maddelerini göz ardı ettiği anlaşıldı.

Pehlivan, Nisan 2023’te “SS” başlıklı (eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun adının baş harflerine atıfla) bir kitap yazdıktan kısa süre sonra, dönemin İçişleri Bakanı danışmanı tarafından organize suçlarla bağlantısı olduğu gerekçesiyle hedef gösterilmiş, bir başka yazısı da hakaret davasına konu olmuştu. Nisan 2023’te açılan yeni davanın yargılama süreci henüz başlamamış olsa da, bu dava Pehlivan’ın denetimli serbestliğini sona erdirmeye yönelik bir girişim olarak yorumlandı.

20 gazeteci cezaevinde

12 Temmuz’da tutuklu yargılanan 15 gazeteci tahliye edildi, ancak 7 Ağustos itibariyle Türkiye’de halen 20 gazeteci cezaevinde bulunuyor. Son 12 ay boyunca Mapping Media Freedom veri tabanında Türkiye ile ilgili 232 vaka rapor edildi. Bu vakalar 329 gazeteci, medya çalışanı ve kuruluşunu ilgilendiriyordu. Bu da ülkede bağımsız gazeteciliğin içinde bulunduğu zorlu koşulları göstermektedir. Türkiye kaynaklı bu vakaların tamamı Avrupa’dan bildirilen tüm vakaların dörtte birini oluşturuyor.

Gazetecileri hedef alan yargı tacizi uygulamaları, medya özgürlüğünü ve halkın bilgiye erişim hakkını engellemektedir.

Türkiye yetkililerine, Barış Pehlivan’ın denetimli serbestlik şartlarını oluşturmadığı gerekçesiyle 15 Ağustos’ta yeniden cezaevine girmesi yönündeki karardan vazgeçilmesi ve Pehlivan ile diğer gazetecilere yönelik sistematik yargı tacizine son verilmesi yönünde çağrıda bulunuyoruz.

Tutuklu gazetecilerle dayanışma içinde olduğumuzu bir kez daha yineliyoruz. Gazetecilik suç değildir. Gazetecilerin parmaklıklar ardında geçirdiği her dakika ifade ve basın özgürlüğü ihlalidir.

İMZALAYANLAR:

ARTICLE 19 Europe

Articolo 21

Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi (ECPMF)

Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ)

Danimarka PEN

Freedom House

Gazeteciler Cemiyeti

Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ)

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu (CFWIJ)

Güney Doğu Avrupa Medya Örgütü (SEEMO)

İfade Özgürlüğü Derneği (İFÖD)

Medya Araştırmaları Derneği (MEDAR)

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA)

OBC Transeuropa (OBCT)

PEN Amerika

Roman Hafıza Çalışmaları Derneği (Romani Godi)

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF)

Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI)

Uluslararası PEN

SLAPP davaları: “Stratejik” yargılamalar gazetecileri yıldırmıyor

Gazetecilere bir yılda en az 31 tutuklama, 28 mahkumiyet, 55 fiziksel saldırı, 550 habere dijital sansür

Journo

Yeni nesil medya ve gazetecilik sitesi. Gazetecilere yönelik bağımsız bir dijital platform olan Journo; medyanın gelir modellerine, yeni haber üretim teknolojilerine ve medya çalışanlarının yaşamına odaklanıyor, sürdürülebilir bir sektör için çözümler öneriyor.

Journo E-Bülten