Haber

Dijital uçurum: Doğu ve Güneydoğu’da bağlantı hâlâ çok yavaş, fiber internete erişim kısıtlı

Türkiye, Avrupa'da internet bağlantı hızının en düşük olduğu ülkelerden. Veri kaynağı: Ookla

Gazetecilerin gündelik işlerinde internet bağlantısının hızı ve kalitesi önemli bir rol oynuyor. Türkiye’de bu alanda da dijital bir uçurum var. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun büyük bölümünde, internete erişimde sık sık ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Hakkâri, Diyarbakır, Van, Mardin ve Kars gibi illerde yaşayan gazetecilerle internete erişim ve hız sorununu konuştuk.

Doğu ve Güneydoğu bölgelerindeki internet sorununun temel nedenlerinden biri altyapının yetersizliği. Servis sağlayıcılarının sadece tek firmanın altyapısını kullanması ve özellikle fiber optik kablo ağının yaygınlaştırılıp yenilenmemesi, sabit internetin erişilebilirliğini ve hızını olumsuz etkiliyor. Mobil internette de bağlantı gücü birçok bölgede çok düşük. Bu nedenle Van, Diyarbakır ve Mardin gibi büyükşehirlerde bile internet erişiminde büyük sıkıntılar yaşanıyor.

Hakkâri ve Kars gibi birçok Doğu ve Güneydoğu kentlerinde sadece bazı semt ve mahallelerde fiber internet erişimi var. Birçok merkez mahallesi ve kırsal kesimde ise 4G mobil vericiler de dâhil internet altyapısı ya yetersiz ya da hiç yok. Buralarda eski tip internet teknolojileri kullanılıyor.

Dünyanın en yavaş internetlerinden biri Türkiye’de

Bilgisayar mühendisi İshak İhtiyatoğlu, Hakkâri’de bugünlerde ölçtüğü ortalama internet hızının indirmede 5.8 Mbps (saniyede megabit), yüklemede 4.4 Mbps olduğunu belirterek “Fibernet kullandığımı göz önüne alırsak bu sayılar çok düşük” diyor.

Türkiye’nin internet hızında 175 ülke arasında 101’inci sırada olduğunu ifade eden İhtiyatoğlu, özellikle COVID-19 salgını sonrasında uzaktan eğitim ve evden iş yapmanın yaygınlaşmasının sorunun büyüklüğünü ortaya koyduğunu belirtiyor. “Türkiye genelini bölge bazında değerlendirirsek maalesef Doğu ve Güneydoğu’da durum çok daha vahim” diyen İhtiyatoğlu şunları söylüyor:

Fiberde ihtiyaç 5 milyon km, var olan 400 bin km

  • Altyapının yetersizliği, çekim gücünün düşük seviyelerde olması, servis sağlayıcılarının sadece tek firmanın altyapısını kullanması direkt olarak ortalama internet hızını etkiliyor. Yaşadığım yerin merkezi bir bölge olmasından kaynaklı olarak fiber internet çekilmiş durumda. Ama diğer mahalleler ve bölge bazında değerlendirirsek sadece merkezi noktalar dışında hiçbir noktada fiber internet yok.
  • Fiber internet çekilen yerlerde de maalesef internet hızında fark edilecek bir durum söz konusu değil. Türkiye’de ihtiyaç duyulan fiber altyapı uzunluğu 5 milyon kilometre iken şu anda en iyi ihtimalle 400 bin kilometre fiber altyapı mevcut. 4 milyon 600 bin kilometrelik fiber altyapı eksikliği var. Bu eksikliğin çoğunluğunu Doğu ve Güneydoğu bölgesi kapsıyor. Sadece şanslı yerlerde 3G ve az sayılı yerde 4,5G var. GSM şebekelerinin genel durumu değerlendirildiğinde Türkiye ortalaması 2G’dir.

‘Köylerde telefon şebekesi bile çekmiyor’

Eskiden gazeteciler haber merkezini arayıp telefonla haber yazdırırdı. Bugün bile internet bağlantısında sorun yaşandığında bu yönteme başvurulabiliyor. Ancak Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da bazı köylerde 2021 itibarıyla zaman zaman telefon şebekesi bile çekmiyor. İnternetsizlik ise gazetecilerin yanı sıra eğitimcileri ve öğrencileri de etkiliyor. İhtiyatoğlu kendi deneyiminden yola çıkarak bunu şöyle anlatıyor:

  • Canlı ders verdiğim için interneti uzaktan eğitimde de aktif kullanıyorum. Örgün öğretimi tamamıyla ya da yarı yarıya uzaktan eğitime geçirmek beklenen bir durum değildi. Yaşanan bu durum tüm eğitim paydaşları için çeşitli sorunlarla karşılaşmamıza yol açtı. Bilgisayar programları ve internet kullanma becerileri yetersiz olan öğretmenler için uzaktan eğitim oldukça yorucu bir iş hâline geldi.
  • Birçok evde bilgisayar donanımları ve internet altyapıları uzaktan eğitim için yeterli olmadığı için ciddi anlamda bağlantı sorunları yaşandı. Çoğu zaman aniden internetten kaynaklı bağlantı kopuyor ve verimli bir ders geçirilemiyor. İnternet hızının yavaş olmasından kaynaklı sürekli donmalar canlı yayın akışını ve öğrencilerde derse odaklanışı olumsuz etkiliyor. Bunun yanı sıra Doğu bölgesinin çoğu köylerinde şebeke bile çekmezken uzaktan eğitimin olması onları eğitimsizliğe sürüklüyor.

Hakkâri merkezde belirli bölgeler hariç hiçbir yerde fiber internet bulunmadığını vurgulayan İhtiyatoğlu, “Sorunun ana kaynağına inersek söz konusu kuruluşların şehrimize yatırım yapmamasını söyleyebiliriz. Belediyenin yol yaparken var olan altyapıyı bozması ve akabinde düzeltilmemesi de sorunu büyütüyor. İnternet teknoloji çağındaki milletlerin aydınlanması açısından bir nimetken bu sorunların günümüzde hâlâ göz ardı edilmesi üzücü” diyor.

Gazeteciler anlatıyor: Diyarbakır’da hız, söylenenden çok daha düşük

İnternet bağlantı hızlarının gündelik işlerini nasıl etkilediğini Doğu ve Güneydoğu’da yaşayan habercilere de sorduk. Diyarbakır’da gazetecilik yapan Sertaç Kayar, internet hızının bugüne kadar en fazla 9 Mbps olduğunu belirterek, bazen 5’e kadar düştüğünü söyledi. Eski tip bağlantı kullandığına, çünkü bulunduğu semtte fiber internetin olmadığına dikkat çeken Kayar, bağlantısının sık sık ağırlaştığını ve hatta bazı günler tamamen kesildiğini belirtti.

Diyarbakır gibi büyük bir şehirde bile fiber internetin çok az vatandaş tarafından erişilebilen bir hizmet olduğunu ifade eden Kayar, şöyle devam etti:

  • Benim bulunduğum semt yeni yerleşim yerlerinden biri olmasına rağmen fiber internet yok. Zaten fiber internetin olduğu yerlerde de hiçbir zaman hız değişmez. Yani isim değişse de hız hemen hemen aynıdır. Diyarbakır’da fiber internet ve normal internet hiçbir zaman belirtilen hıza ulaşmamıştır. Sürekli belirtilen hızın çok altında. Sanırım bu sadece Diyarbakır değil, bölge genelinde yaşanan bir sorun. Bunu da meslektaşlarımız ve arkadaşlarımızın yaşadığı tecrübelere dayanarak söylüyorum.

Mardin ve Kars’ta canlı bağlantıda kesilmeler olabiliyor

Mardin ve Diyarbakır gibi birçok Güneydoğu kentinde yıllardır muhabirlik yapan gazeteci Bekir Güneş ise daha şanslı: “Fiber internet üzerinden hizmet alıyorum. Evde kullandığım bağlantı 24 Mbps. İşyerinde sanırım çok daha fazla. Canlı bağlantı yaparken işyerinde kesilme olmuyor ama evde bazen kesilmeler olabiliyor.”

Kars’ta gazetecilik yapan Selda Manduz da evdeki fiber internette 24 Mbps’lik bir bağlantıya sahip olmasına rağmen en fazla 16 Mbps hız alabildiğini belirterek özellikle canlı bağlantılarda kesintiler yaşadığını söylüyor. Fiber internet altyapısının ana kablo hattı Manduz’un oturduğu sokaktan geçtiği için, bu kesintiler neyse ki uzun süreli olmuyor.

Manduz, bununla birlikte, kendisi kadar şanslı olmayan kent sâkinlerine dikkat çekiyor:

  • Bazı mahallelerde hiç altyapı yok. Teknik problemler, binadaki bağlantı, ana hatta uzaklık, servis sağlayıcının arıza durumunda randevu sistemine göre tamire gelmesi ve bundan kaynaklı aksaklıklar… Ben sürekli PC başında olan bir editör olarak sadece taşındığımda ya da servis sağlayıcımdan kaynaklanan ve en fazla 24 saat süren sıkıntılar yaşadım.

Van’da sadece yoğun yerleşimlerde fiber internet var

İnternet üzerinden yayın yapan Anadolu Web Tv’nin Genel Yayın Yönetmeni Yasin İpek de evde ve işyerinde kullandığı internetin hızının düşük olduğunu söylüyor. İpek’e göre ana fiber hatları talep durumunda sadece toplu konutlara, sitelere ve büyük apartmanlara doğru uzatılıyor. Bu nedenle müstakil evler ve iş yerleri hızlı internetten mahrum kalıyor.

İnternetten devamlı canlı yayın yaptıklarını vurgulayan İpek şu ifadeleri kullanıyor:

  • Bağlantılar sırasında kesintiler oluyor. Kısmen iyi fakat çoğunlukla altyapı konusunda şikâyetlerde bulunmak zorunda kalıyoruz, bildirimler ve arıza kaydı bırakıyoruz. Arıza kaydından sonra düzelmeler oluyor ama belli bir süre sonra aynı sıkıntıları yeniden yaşamaya başlıyoruz. Maalesef Van’da fiber internet kullanamıyorum. Şu an sadece toplu yerleşim yerlerde fiber hizmeti veriliyor ama müstakil yerlerde bu hizmet verilmiyor. Van’da fiber internet altyapısı çok eksik. Merkezde internet yapısı hemen hemen her yerde var. Ama kırsal kesimlerde bu eksiklik had safhada. Bu konuda yapılan başvurulardan da pek sonuç çıkmıyor. Vatandaşın müracaat edebileceği birimler oluşturulmalı.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR – 5G MEDYANIN NE İŞİNE YARAYACAK?

Hamdiye Çiftçi Öksüz

1986 yılında Hakkâri'de doğdu. Yerel basında muhabirlik ve köşe yazarlığı yaptıktan sonra Anadolu Ajansı ve Dicle Haber Ajansı'nda çalıştı. 2010 yılında 14 yaşındaki C.E'nin kameralar karşısında polis tarafından kolunun kırılmasını gazeteci olarak görüntülemesinin ardından tutuklandı. İki yıl cezaevinde kaldıktan sonra tahliye oldu. "Kadın ve Zindan" adlı bir kitabı var. Serbest gazetecilik yapıyor.

Journo E-Bülten