Görüş

İsmail Saymaz öneriyor: En iyi araştırmacı gazetecilik kitapları

En iyi araştırmacı gazetecilik kitapları hangileri? Bu soruyu, çok sayıda araştırmacı gazetecilik kitabına imza atan İsmail Saymaz’a sorduk. Uluslararası Basın Enstitüsü’nün (IPI) 5 Kasım’da İstanbul’da düzenlediği Türkiye Medya Sempozyumu’nda genç gazetecilerle kitap önerilerini paylaşan Saymaz’a ulaşıp listeyi genişlettik. Bu ilk bölümde, 1980’lerin en iyi araştırmacı gazetecilik kitaplarına yer veriyoruz. İsmail Saymaz’ın 7 yazardan 14 kitap içeren listesi şöyle:

1. Uğur Mumcu’dan üç şaheser

İsmail Saymaz’a göre Türkiye’de modern anlamda araştırmacı gazeteciliği başlatan isim olan Uğur Mumcu, 1981’de yayımlanan “Silah Kaçakçılığı ve Terör” kitabını şöyle tanıtıyordu:

  • Bu kitabın yazılmasındaki amaç, terörün silah kaçakçılığıyla ilgisini ortaya koymak ve kamuoyunu bu konuda uyarmaktır. Eğer, değinilen olaylar, sergilenen belgeler ve önerilen çözüm yolları, terörün bir yönünü aydınlatmaya ve okurları belli konular üzerinde düşünmeye yöneltmişse amaca ulaşılmış demektir… Silahların yok olduğu, düşüncelerin barış ortamlarında özgürce tartışılabileceği bir Türkiye özlemi ile kitabımı noktalıyorum.

Mumcu’nun 1984’te yayımlanan “Papa-Mafya-Ağca” ile bu kitabın devamını getirdiğini belirten Saymaz, 1987 tarihli Rabıta’yı da Türkiye’de araştırmacı gazeteciliğin zirvelerinden biri olarak niteliyor. Siyasal İslam ve uluslararası dinci örgütlenmelerin ilişkilerini ve finansmanını irdeleyen Rabıta’yı, Hıfzı Veldet Velidedeoğlu ise şöyle tanıtmıştı:

  • Uğur Mumcu’dan söz ederken… her zaman ‘Yiğit genç dostum ve değerli meslektaşım’ derim. Bu kez de laik Türkiye Cumhuriyeti’ni korumak ve uğruna her tehlikeyi göze alarak, ülkenin dışında ve içinde yuvalanmış Türklük düşmanı bütün İslamcı örgütleri -Atatürk’ün devrimci, laik cumhuriyetini emanet ettiği gençlerden biri olarak- usta bir gazetecinin ve her yazdığını belgeye dayandıran bir bilim adamının dikkat ve titizliğiyle araştırdı ve çıkarıp ortaya koydu. Gerçekten kutlanası bir hizmet oldu bu…

2. Altan Öymen ile örnek bir takım çalışması: Mobilya Dosyası

 

“Yurttaşın binbir güçlükle verdiği vergiler… başbakanın yeğenine aktarılmakta ve demokratik düzen, kardeşler yeğenler saltanatı sağlamaya yaramaktadır. Son yıllarda muhtıralar alınıp verilmiş… insanlar hücrelere atılmış, işkencelerden geçirilmiş, idam sehpalarında delikanlılar sallandırılmış ve sonunda işte böyle, başbakanın yeğeni zengin edilmiştir. Yaşasın hür teşebbüse dayalı çok partili düzenimiz!..”

“Mobilya Dosyası” Türkiye’de medya tarihinin en başarılı takım çalışmalarından birinin ürünü. Uğur Mumcu ve Altan Öymen’in birlikte yürüttüğü araştırma, zamanın başbakanı olan Süleyman Demirel’in yeğeni Yahya Demirel’in, mobilya diye sunta ihraç edip devletten 1970’lerin parasıyla 25 milyon lira vergi iadesi almasının öyküsü. “Hayali ihracat” kavramını bu kitapla kamuoyuna öğreten iki gazetecinin veri temelli bu araştırma için topladıkları belge ve bilgiler, Demirel aleyhine açılan davanın da delili olmuştu.

3. Erbil Tuşalp – Eylül İmparatorluğu

Erbil Tuşalp’in 12 Eylül 1980 darbesinin öncesini ve sonrasını anlattığı kitabı “Eylül İmparatorluğu,” yakın tarihimize yaptığımız dönüşlerle bugünü de sorgulayıp soruları çoğaltmamızı sağlıyor. Zorunlu bir imparatorluğun ardında bıraktığı izlerle bugünün gerçeklerinin örtüşmesini, çatışmasını anlamak ve yaşadığımız kaosa farklı bakış açıları getirebilmesi açısından da önemli bir çalışma.

İsmail Saymaz, Tuşalp’in yine 12 Eylül tutanaklarına dayanan “Bin Tanık” ve “Bin Belge” adlı kitaplarını da tavsiye ediyor.

4. Hasan Uysal – Gizli Örgüt Nasıl Kurulur

12 Eylül darbesi sonrasında yaşananların araştırıldığı bir başka önemli eser olan “Gizli Örgüt Nasıl Kurulur,” Türkiye’de 1980’li yılların en çok satan kitaplarından biriydi. Kitabın tanıtımında şu ifadeler var:

  • Devlet, sermayenin örgütlü gücüdür, sermayeyi korur kollar. Devlet bu nedenle, sermayenin kendisi için tehlikeli gördüğü kişileri, kurumları ve ideolojileri sürekli baskı altında tutar, gerekirse yok eder. Bu hep böyle olagelmiştir ve olagidecektir; ta ki devlet denilen aygıt yok olana kadar Gizli Örgüt Nasıl Kurulur tam da bunu anlatır. Denetleyemediği, teslim alamadığı küçücük bir ilçede, askeri darbeyi fırsat bilerek, muhaliflerini işkenceden geçirir. Olmayan suçlar ve suçlular üreterek, onları teslim almaya çalışır. Ancak beklemedikleri bir dirençle karşılaşırlar. Ve ortaya gerçek bir trajedi çıkar. Günümüzde yaşanan Ergenekon, Balyoz vb. davaların perde arkasını merak ediyorsanız, bu kitabı mutlaka okumalısınız.

İsmail Saymaz, Uysal’ın bu kitabının yanı sıra, baskısı biten ‘Haymatlos Nasıl Yapılır’ı da yeni kuşak gazetecilere öneriyor.

5. Örsan Öymen – Bir İhtilal Daha Var

1908’den itibaren tarihimizdeki askeri müdahalelerin trajikomik anlatısını, gazeteci Zeynep Oral şöyle övüyor:

  • Örsan Öymen’in başarısı, ne yalnız bu anıları değerlendirmesinde, ne olaylara bakışındaki eşsiz ‘humor’da, ne de kelime oyunlarıyla Türkçe’nin tüm olanaklarını kullanarak sağladığı dil egemenliğinde… Kanımca Örsan Öymen’in en büyük başarısı, kitabının ‘humor’una, su gibi akmasına,” yer yer “kahkahalarla okunmasına” karşın, çok ciddi ve çok önemli şeyler söylemesi.

6. Kürşat İstanbullu – Gözaltında Kaybolanlar

İsmail Saymaz’ın seçtiği en iyi araştırmacı gazetecilik kitaplarından çoğu, kendi uzmanlık alanından: Özellikle yargı ve emniyet özelinde insan hakları ihlalleri. Bu eser de tam olarak bu alanı inceleyip Türkiye’nin yakın tarihine belgelerle ışık tutuyor.

68 kuşağının tanınmış isimlerinden olan Kürşat İstanbullu, 1969’da Behçet Kemal Lisesi’nde öğretmenlik yaparken gözaltına alınıp Erzurum’a sürülmüştü. Öğretmenliği bıraktıktan sonra Cumhuriyet, Yeni Gündem ve İletişim Yayınları’nda gazetecilik yapan İstanbullu’nun en çok ses getiren kitaplarından biri, “Gözaltında Kaybolanlar…”

7. Emin Çölaşan’dan üç kitap

Özal dönemi Türkiye’sinde gündemi belirleyen üç kitap… Emin Çölaşan’ın 1989 yılında yayımladığı “Turgut Nereden Koşuyor,” zamanın başbakanı Turgut Özal ile ailesinin yaşamını konu alıyordu. “Yalçın Nereye Koşuyor” ve onun devamı olan “Yalçın’ı Kim Kurtaracak” ise o dönemde önemli bir toplumsal ve ekonomik fenomenlerden biri olan bankerleri, Yalçın Doğan’ın yaşantısı üstünden anlatıyordu.

Bir sonraki bölümde, 1990’ların en iyi araştırmacı gazetecilik kitapları yer alacak.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR – GAZETECİLİK KİTAPLARA MI GÖÇÜYOR?

Journo

Yeni nesil medya ve gazetecilik sitesi. Gazetecilere yönelik bağımsız bir dijital platform olan Journo; medyanın gelir modellerine, yeni haber üretim teknolojilerine ve medya çalışanlarının yaşamına odaklanıyor, sürdürülebilir bir sektör için çözümler öneriyor.

Journo E-Bülten