Söyleşi

Türkiye’de sağlık gazeteciliği: Söz konusu insan hayatı

Türkiye’de sağlık gazeteciliği pratikleri üzerine konuştuğumuz muhabir Şule Öztürk, bu alanın suistimale açık olduğunu belirterek “Sağlık muhabirliğinde söz konusu olan insan hayatıdır” diyor.

Türkiye’de yaygın olarak yapılmakta olan habercilik türlerinden biri sağlık gazeteciliği. Bu aynı zamanda etik kurallara en çok dikkat edilmesi gereken alanlardan biri. 25 yıldır gazetecilik yapan sağlık muhabiri Şule Öztürk ile bu konuyu konuştuk.

Öztürk, 1993 yılı Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon Bölümü mezunu. Daha önce Star-Yakın Takip, Akis Dergisi, Kanal 6 ve TGRT’de görev yapan Öztürk, şu an FOX TV’de çalışıyor.

‘Sağlık gazeteciliği suistimale açık bir alan’

Öztürk’e ilk olarak kendisinin sağlık gazeteciliği tanımını soruyorum. Öztürk şu cevabı veriyor: “Sağlık haberciliğinin çok geniş kapsamlı bir tanımı var bana göre. Hem ‘haber’, hem de ‘bilgi’yi bir arada bulunduruyor. Sağlıkla ilgili her türlü konuda kamuyu bilgilendirme özelliği olduğu gibi; yine kamu yararına olan haberleri de içine alıyor. Sağlık gazetecisi, kimi zaman sağlıkla ilgili yeni bir gelişmeyi, yeni bir tedavi yöntemini duyurur. Kimi zaman da, kamu sağlığını ilgilendiren, sağlık sistemindeki aksaklıklara ve sorunlara, çözüm yollarına parmak basar. Yeri geldiğinde, yanlış sağlık uygulamalarını ortaya koyar, yeri geldiğinde de, ekonomik açıdan kamu zararına olabilecek düzenlemeleri gündeme getirir. Zira ‘sağlık’ en fazla suistimale açık alan. Dünyada ve Türkiye’de farklı tanımlardan ziyade, hem gazeteciliğin, hem de sağlık gazeteciliğinin evrensel tanım ve değerleri olması gerektiğini düşünüyorum.”

‘Sağlık haberciliği yapan gazeteci etik olmalı’

Kamu yararını düşünerek haber yapan gazetecinin etik olmak zorunda olduğunu belirten Öztürk’e göre temel ilkeler şunlar:

* Objektif olmak

* Sansasyondan ve tiraj/reyting kaygısından uzak bir şekilde doğruyu ortaya çıkarmak, kamuyu bilgilendirmek, olaylara ışık tutmak

* Halk sağlığını gözetmek

* Kişilik haklarını ve hasta haklarını çiğnememek

*  Kişi ya da kurumları haber değerinin ötesinde ön plana çıkarmamak

‘Sağlık muhabirliğinde söz konusu olan insan hayatıdır’

Öztürk şunları ekliyor: “Ve tabii en önemlisi hiçbir çıkar gözetmeksizin, adil, dürüst, tarafsız, vicdanını ön planda tutan, sorumlu bir anlayışla haber yapılmalı, yanlış yönlendirmelerden kaçınmalıdır sağlık gazetecisi. Doğru kaynaklara ulaşabilmeli, kaynakları güvenilir olmalıdır. Halk sağlığını tehdit eden haber kaynaklarından kaçınmalıdır. Milyonların izlediği ya da okuduğu haberlerde yapılabilecek yanlış bilgilendirme, kişilerin sağlığını ve hayatını tehlikeye sokabilir. Çünkü sağlık muhabirliğinde söz konusu olan insan hayatıdır.”

‘En büyük yanlış araştırmadan yapılan haberler’

Peki, sağlık muhabirlerinin haberi yazarken özellikle nelere dikkat etmesi gerekiyor? Öztürk şu cevabı veriyor: “Etik değerleri göz önünde tutan bir muhabir haberini yazarken nelere dikkat ediyorsa sağlık muhabiri de aynı şeylere dikkat etmelidir. Tek bir görüş üzerinden haber yapmamalıdır sağlık muhabiri. Bence en büyük yanlış araştırmadan, kaynağına ulaşmadan yapılan haberlerdir. İnternette dolaşan ‘bilgi kirliliğinden’ gazetecinin kendisini koruması gerekir. Her zaman aklı, mantığı, vicdanı ile hareket etmeli gazeteci.”

‘Yurt dışında etik kurallar daha etkili’

“Sağlık gazeteciliğinin dünya ve Türkiye pratikleri açısından farklılıkları var mı?” diye sorduğum Öztürk’e göre Türkiye’nin içinde bulunduğu şartlardan dolayı ülkemizde, uluslararası alanda yapılan sağlık gazeteciliğinden farklı bir pratik söz konusu. Türkiye’de “rutinde kalmanın mümkün olmadığını” söyleyen Öztürk bunu şöyle açıklıyor:

“Sağlık sisteminde sık sık yapılan değişiklikler, araştırılması gereken yeni haber konularını da beraberinde getiriyor. Güzel şeyler de oluyor ama çok fazla sorun var. Bu sorunları gündemde tutup, çözüme ışık tutmak da bir habercinin görevi olsa gerek. Ancak, uluslararası alanda, uzmanların Türkiye’deki kadar kolay açıklamalar yapmadığını düşünüyorum. Çekim ve röportajlar birtakım izinlerle oluyor. Kısa bir süre yurt dışında görev yapmış bir gazeteci olarak, hasta haklarına daha fazla önem verildiğine, etik kuralların daha etkili olduğuna, uzmanların her konuda, rastgele açıklamalar yapmadığına tanık oldum.”

‘Bir haberle insan hayatı tehlikeye atılabilir’

Sağlık gazeteciliği sadece tıp alanındaki yenilik ve gelişmeleri, hastalıkların tedavi seçenekleri gibi konuları haber haline getirmek anlamına gelmiyor. Öztürk şu gereklilikleri vurguluyor:

“Sağlık sisteminin gerek işleyişi, gerek ekonomik, gerekse çevre sağlığı gibi çok geniş yelpazedeki konuları da takip etmek. Kamunun sesi olmak. Sağlık haberciliğinde uzmanlaşmak da burada önem kazanıyor. Gazeteci her konuda haber yapar ama belli bir uzmanlaşma yoktur. Çok geniş kapsamlı sağlık haberciliğinde uzmanlaşmak, fikri takip ve konulara hâkim olmak açısından önemlidir. Daha önce de dediğim gibi söz konusu olan insan hayatıdır. Yaptığımız bir haberle insan hayatını tehlikeye atmak söz konusu olabilir.”

Uzmanlaşmış muhabirin önemi

Öztürk’e göre bir ülkede kamuoyunu doğru ve tarafsız bilgilendirmek, etik kurallara riayet etmek, ancak konusunda uzmanlaşmış sağlık habercileriyle olabilir. Oysa son yıllarda pek çok kurumda sağlık gazeteciliğinin bu özelliği hafife alınıyor. Haber müdürleri ve şefler, uzmanlık isteyen sağlık konularına “ne yazık ki, uzmanlaşmamış, hatta stajyer konumundaki arkadaşlarımızı” görevlendirebiliyor. “İnsan hayatının söz konusu olduğu bu habercilik alanında, işin ehli olan gazetecilerin sağlık haberlerini takip etmesi çok önemli. Zaman zaman kamuoyuna da yansıyan ciddi hatalarla sonuçlanabiliyor bu ilgisizlik” diyor Öztürk.

‘Temel felsefe eğitimli gazeteci, sağlıklı haber’

Sağlık haberciliğinde standartları yükseltmek için Türkiye’de Eğitim ve Sağlık Muhabirleri Derneği (ESAM) ve Sağlık Muhabirleri Derneği (SMD) gibi kuruluşlar var. Sağlık gazeteciliği üzerine kurulan dernek ve meslek odalarından bahseden Öztürk, kendisinin de üyesi olduğu ESAM’ın işleyişini şöyle anlatıyor:

“Derneklerde belli dönemlerde yapılan seçimlerle başkan ve üyeler belirleniyor. Zaman zaman düzenlenen rutin toplantılarla, sağlık haberlerinin kalitesinin artırılması, etik kuralların uygulanması, halkın doğru bilgilendirilmesini sağlamak amacıyla; hem sağlık muhabirleriyle, hem de bakanlık, mesleki örgütler ve özel sektörle fikir ve bilgi alışverişinde bulunuluyor. Meslek itibarının korunması, mesleki dayanışmanın sağlanmasında da önemli görevler üstleniyor ESAM. Temel felsefesi eğitimli gazeteci, sağlıklı haber.”


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR – MUHABİR OLMAK: HABERE EN YAKIN, RAHATA EN UZAK

Eda Narin

İstanbul Üniversitesi Gazetecilik bölümü mezunu. Çeşitli ajans, gazete ve sitelerde muhabir ve editör olarak çalıştı. Ulusal ve uluslararası basın kuruluşlarında freelance muhabirliğe devam ediyor.

Journo E-Bülten