Haber

Görsel gazetecilik de suç değildir: Haber fotoğraflarına kanunsuz müdahaleler TGS raporunda

İzmir'de 1 Mayıs açıklamasına polis böyle müdahale etmiş ve bu fotoğrafa gelen tepkiler üzerine bakanlık eleştirilen genelgeyi yayımlamıştı.

Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü raporu açıklandı. Polis müdahalesini görüntüleyenlerin engellenmesini öngören İçişleri Bakanlığı genelgesi tartışılırken, haberciliğe yönelen saldırı ve ihlâller de bu raporda sıralanıyor.

Rapora göre son bir yılda Türkiye’nin dört bir yanında gazeteciler, haber görüntülemeye çalışırken defalarca saldırıya uğradı, gözaltına alındı veya darp edildi. Kameralara suç aletiymiş gibi el konuldu, haber fotoğraflarına “kanıt” muamelesi yapıldı. Hatta “çekmediği fotoğraf yüzünden” ifadeye çağrılanlar bile oldu.

TGS avukatı Ülkü Şahin ve örgütlenme uzmanı İlyas Coşkun’un hazırladığı 51 sayfalık raporda temel veri kaynağı olarak, 1 Nisan 2020- 1 Nisan 2021 döneminde sendikaya ulaşan destek talepleri, hukuk biriminin dava takipleri, cezaevi ziyaretlerinde yapılan görüşmeler, bilgi edinme başvuruları ve medyaya yansıyan haberler kullanılmış.

TGS’nin, “Gazetecilere yönelik hak ihlâlleri, habere yönelik engellemeler, medya kuruluşlarına yönelik baskılar devam ediyor. 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde maalesef bir düzelmeden söz etmemiz mümkün değil” diyerek sunduğu raporda, görsel gazeteciliğe yönelik engellemelere dair örnekler de kayda geçirildi.

Son olarak İzmir’de 1 Mayıs açıklamasına müdahale eden polisin bir kişiyi, ABD’de gözaltına alınırken öldürülen George Floyd’a benzer şekilde gözaltına aldığı fotoğraf, sosyal medyada tepki çekmişti. Bunun üzerine İçişleri Bakanlığı’nın yayımladığı genelgede, polisin eylemcilere müdahalesini kaydedenlerin engellenmesinin ve haklarında işlem yapılmasının istenmesi tepkileri büyütmüştü.

Raporu, J Raporu‘nda Ülkü Şahin ile konuştuk

#BasınBelada kampanyasıyla duyurulan rapora göre son bir yılda Türkiye’nin dört bir yanında foto muhabirleri başta olmak üzere gazeteciler mesleklerini icra ederken tartaklandı, fotoğraf makinelerine ve kameralara “suç aleti” muamelesi yapıldı, haber değeri taşıyan görseller gerekçe gösterilerek dijital içeriklere erişim engellendi. Hatta “çekmediği fotoğraf yüzünden” ifadeye çağrılanlar bile oldu. Bu bağlamda raporda verilen örnekler şöyle:

  • 27 Nisan 2020 tarihinde İstanbul Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı, gazeteci Zülal Koçer hakkında, takip ettiği “8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü” haberinin görüntülerini Twitter’da paylaştığı gerekçesiyle soruşturma açtı.
  • 12 Mayıs 2020’de Yenişehir ilçesine bağlı Kirazlıyayla Köyü’nde bir madencilik şirketince yapılmak istenen atık havuzu, köy sakinleri tarafından protesto edildi. Bölgeye sevk edilen jandarma özel kuvveti ile köylüler arasında hararetli bir tartışma yaşandı. CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu iş makinelerinin önünde durdu. Bursa Yeni Dönem gazetesi yazarı gazeteci Yusuf Kayışoğlu bu anları görüntülerken jandarma görevlilerince gözaltına alındı. Karakola götürülen Kayışoğlu ifadesinden sonra serbest bırakıldı.

Darp, linç girişimi ve gasp

  • İstanbul Sultanbeyli’de saldırıya uğrayan Show Haber ekibi, 27 Mayıs 2020 tarihinde bu kez Büyükçekmece Mimaroba’da çekim yaparken saldırıya uğradı. Haber ekibi, hayvanlar için bırakılmış kutuları ve mamalarını alan kişileri görüntüledikleri sırada bu kişilerin saldırısına uğradı.
  • 14 Haziran 2020 tarihinde İHA Adana bürosu muhabirleri Umutcan İşledici ve Elif Ayşenur Bay, küçük kızlarını darp eden bir aileyi haberleştirmek için gittikleri olay yerinde aile tarafından darp edildi ve fotoğraf makineleri kırıldı. Olay yerindeki güvenlik kamerası kaydında ise gazetecilere saldırı anında olay yerinde olan polislerin saldırganlara engel olmadığı görüldü.
  • 18 Temmuz 2020 tarihli habere göre Manisa’da yayın yapan Manisa Son Haber isimli internet sitesinin imtiyaz sahibi Mustafa Temiz, “çekmediği fotoğraf yüzünden ‘bu haberi yapabilir’ iddiasıyla Cumhuriyet Savcısı tarafından ifadeye çağrıldığını” duyurdu.
  • 29 Ağustos 2020 tarihinde CHP İzmir Gençlik Kolları’nın düzenlediği kongrede iki grup arasında yaşanan tartışmayı görüntülemeye çalışan altı gazeteci saldırıya uğradı. Gazetecilerden Oktay Güçtekin ve Tenzile Aşçı, İzmir 100. Yıl Polis Merkezi’ne başvurarak saldırganlardan şikâyetçi oldu. Muhabir Aşçı, “Linç girişimi oldu. Orada telefonum da gasp edildi. Bir başka arkadaşımızın başına sandalye fırlatıldı. Sadece basın mensubu olduğumuz ve işimizi yaptığımız için saldırıya uğradık” dedi. Güçtekin ise, “Bu olay bir siyasi partiye indirgemekten ziyade, basına karşı olan bir durum. Biz orada görevimizi yapıyoruz. Kimin kazandığı, kaybettiği bizi ilgilendirmez. Şiddete karşı durmamız lazım” diye konuştu.

Koronavirüs taşıyanlar da saldırdı

  • 3 Eylül 2020 tarihinde Bitlis’in Tatvan ilçesinde Kızılay’a ait etleri AKP Bitlis Milletvekili Cemal Taşar’ın ve kardeşi Kızılay Tatvan Şube Başkanı Battal Taşar’ın ortak olduğu Taşar Otel’in restoranında görüntüleyen gazeteci Sinan Aygül, oturduğu binanın asansöründe sabah saatlerinde gözaltına alındı. Aygül’ün Bitlis 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden bir yargılama kapsamında ifade vermesi gerektiği için gözaltına alındığı öğrenildi. İfade alımının ardından serbest bırakıldı.
  • 9 Eylül 2020 tarihinde Diyarbakır’da aile üyelerinden birine koronavirüs tanısı konulması üzerine evde karantinaya alınan kişilerin dışarıya çıkabilmek için evi ateşe vermeleri iddiasını haberleştiren İHA muhabiri Murat Başal ile DHA muhabiri Emrah Kızıl, bıçaklı saldırıya uğradı. Temaslı aile üyeleri, Başal’ın burnunu darp ederek, Kızıl’ın el ve vücudunun çeşitli yerlerini bıçakla yaraladı. Gazetecileri darp ettiği belirtilen şüpheliler, nöbetçi savcı talimatıyla serbest bırakıldı. Başal, “Ben ile Emrah Kızıl görüntü çekerken bir grubun bıçaklı saldırısına uğradık. Bize saldıran kişilerin koronavirüslü olduğunu ve hastaneden kaçtıklarını öğrendik. Bize saldırdılar ve darp ettiler. Yardımımıza koşan polis ve bekçilere de saldırdılar. Cihazlarımızı kırdılar” dedi. Kızıl ise, “Birisi gelip kameranın ekranını tuttu ve arbede yaşandı. Daha sonra Murat’ın yanına gittiler. Bu sırada bir kişi bana bıçak çekerek karnıma doğru salladı. Kendimi geriye çektim, bıçak kolumu çizdi. Ondan sonra bize önüne gelen saldırdı” diye konuştu.

Kameraya el kondu, görüntüler silindi

  • Van’ın Çatak ilçesinde güvenlik güçlerince gözaltına alınan iki vatandaşın işkenceye uğradıkları iddiasını haberleştiren MA muhabirleri Adnan Bilen ve Cemil Uğur ile Jinnews muhabirleri Şehriban Abi ve Nazan Sala, 6 Ekim 2020 tarihinde sabah saatlerinde evleri basılarak gözaltına alındı. Baskınlarda evleri didik didik arayan polisler, gazetecilerin fotoğraf makinelerine, kamera ve teknik malzemelerine el koydu. 
  •  8 Ekim 2020 tarihinde Şırnak’ın Güçlükonak ilçesinde haber takibi yapan MA muhabiri Zeynep Durgut gözaltına alındı. Jandarma karakolunda ifade işlemlerinin ardından görüntüleri silinen Durgut, sağlık raporu için Güçlükonak Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Alınan sağlık raporunun ardından Durgut serbest bırakıldı. İfade verme işlemlerinin ardından serbest bırakıldı.

Amir talimat verdi, polis kameraya fiziksel müdahalede bulundu

  • 14 Ekim 2020 tarihinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), İbni Sina Hastanesi önünde “7. ayında COVID-19” raporunu açıkladığı sırada bir polis memuru, amirinin talimatı üzerine basın açıklamasını çeken Anayurt gazetesi muhabiri gazeteci Demet Aran‘ın üzerine yürüdü, kamerasına fiziksel müdahalede bulunarak görüntü almasına engel oldu. Gazeteci olduğunu belirtmesine rağmen Aran gözaltına alındı ve ters kelepçe yapıldı. Aran, bir süre sonra serbest bırakıldı ancak haber çekimi yapılan telefonuna el konuldu. Ayrıca ters kelepçe uygulanarak hukuka aykırı bir şekilde gözaltına alınmaya çalışılan Demet Aran’ın vücudunda yaralanmalar meydana geldi.
  • 24 Kasım 2020 tarihinde MA Van muhabiri Dindar Karataş, evine düzenlenen polis baskınıyla gözaltına alındı. Evinde arama yapılan Karataş’ın telefonuna ve fotoğraf makinesinde bulunan hafıza kartına el konuldu, ayrıca evde bulunanlar yere yatırıldı. Van’dan Erzurum’a götürüldü ve dosyasına gizlilik kararı getirilen Karataş tutuklandı. 

Hafıza kartındaki fotoğraflar soruldu

  • 17 Aralık 2020’de MA muhabirlerinin içinde bulunduğu aracı Cizre’de durduran polis, ajans muhabiri Zeynep Durgut’u bir kez daha gözaltına aldı. Durgut hakkında, Osman Şiban ve Servet Turgut’un helikopterden atılması iddialarıyla ilgili yürütülen bir soruşturma kapsamında gözaltı kararı olduğu ifade edildi. “Örgüt üyeliği” gerekçesiyle tutuklama istemiyle Van 2. Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk edilen Durgut’a fotoğraf makinesinde yer alan hafıza kartındaki Özgür Kadın Hareketi (TJA) etkinliğine ait haber fotoğrafları soruldu. Durgut adli kontrolle serbest bırakıldı.
  • 25 Aralık 2020’de Muhittin Palazoğlu ve “Cübbeli Ahmet Hoca” olarak adlandırılan Ahmet Mahmut Ünlü’nün damadı Esat Palazoğlu’nun tatil için gittikleri yerde otomatik silahlarla atış yaptıkları fotoğrafları paylaşması ve İstanbul Yarı Maratonu organizasyonu için İBB şirketlerinden Spor İstanbul tarafından düzenlenen ihalenin Esat Palazoğlu’nun şirketine verilmesine dair 210 haber URL’si erişime engellendi.

Kadınların protestosunu görüntüleyenlere polisten tokat ve ters kelepçe

  • 6 Mart 2021 tarihinde foto muhabiri Şener Yılmaz Aslan, 8 Mart Kadın Platformu’nun Kadıköy Beşiktaş İskelesi’nde gerçekleştirdiği “Büyük Kadın Buluşması” eylemini takip ederken polis tarafından tokatlandı ve ters kelepçelenerek gözaltına alındı. Uzun süre avukatlarıyla görüştürülmeyen Aslan, adli kontrol tedbiri ile serbest bırakıldı.
  • 1 Nisan 2020 tarihinde Hürriyet gazetesi Akdeniz muhabiri Ceren Deniz, haber için gittiği Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde güvenlik görevlisinin saldırısına uğradı. Ceren Deniz hastanede gerekli bilgileri alıp fotoğraf çektikten sonra hastane çıkışında özel güvenlik tarafından durduruldu. Deniz fotoğraf makinesini isteyen güvenlik görevlisine itiraz etti. Fotoğraf makinesini almak için Deniz’e fiziki temasta bulunan güvenlik çalışanı, “Koronavirüs var, temas etmeyin” uyarılarını hiçe sayarak makineyi almaya çalıştı. Ceren Deniz’in yardım istemesi üzerine hastane önüne üç güvenlik çalışanı ile iki jandarma personeli geldi. Ceren Deniz’in etrafını saran güvenlikçiler makineyi almakta ısrar etti. Bu sırada hastanenin basın danışmanını arayan Deniz, telefonun sesini açtı. Güvenlikçiler basın danışmanının, “Ceren Deniz bizim iznimizle fotoğraf çekiyor” uyarılarına da kulak asmadı. Çıkan arbedede gazeteci Ceren Deniz’in çantası yırtıldı.
  •  20 Ocak 2021’de Aydın’da uyuşturucu satıcılığı suçundan tutuklanan bir kişiyi adliye önünde görüntüleyen gazeteciler Kıymet Sarıyıldız ve Murat Uçkaç, zanlının yakınları tarafından darp edildi. Gazeteciler olaydan sonra emniyete giderek saldırganlardan şikâyetçi oldu.

TGS raporunda öne çıkan sayılar: 23.306 gazeteci var

PDF sürümüne şu sayfadan ulaşılabilecek TGS raporunda, “Önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da gazeteciler hakkında haberleri, fotoğrafları, sosyal medya paylaşımları nedeniyle çok sayıda soruşturma açılmıştır. Bu soruşturmalar kapsamında gazeteciler, haber takibi sırasında sokakta ya da sabaha karşı evlerinden gözaltına alınmıştır” ifadesi yer alıyor.

“Basın özgürlüğüne yönelik yasama, yargı, yürütme ve üçüncü kişilerden gelen müdahalelerle beraber basın özgürlüğü mücadelesini zayıflatmak için uygulanan sendikasızlaştırma, güvencesiz çalışma dayatmalarına da mercek tuttuğu” vurgulanan raporda öne çıkan unsurlar ise şöyle sıralandı:

  • TGS’nin SGK’dan edindiği verilere göre ülkemizde 23.306 gazeteci var.
  • TÜİK verilerine göre 2020 yılında genel işsizlik oranı %13,2 iken gazetecilik mezunları içinde işsizlik oranı %27,7. Güvencesiz ve sigortasız çalışanlar da dâhil edildiğinde gazeteciler içindeki işsizlik oranı %35-40 seviyesine çıkıyor. 
  • 43 gazeteci gazetecilik faaliyeti nedeniyle cezaevinde.
  • “Koronavirüs tedbirleri” bahane edilerek cezaevindeki gazetecilerin hakları ihlâl ediliyor. Gazeteciler aileleri ile iletişim kuramıyor, sosyalleşemiyor, dışarıdan haber alamıyor, sağlık hizmetlerine erişemiyor, kötü hijyen koşullarında cezaevinde tutuluyor. 
  • Gazeteciler en çok “Silahlı Örgüt Üyeliği” ile “Terör Örgütü Propagandası Yapmak” ile suçlanıyor.

Son bir yılda gazeteciler toplam 226 yıl hapse mahkum oldu

TGS’ye ulaşan verilere göre, son bir yılda

  • 57 gazeteci toplamda 144 gün gözaltında kaldı. 6 gazeteci gözaltındayken darp edildi.
  • 101 gazeteci hakkında soruşturma açıldı.
  • 128 davada 274 gazeteci yargılandı.
  • Gazeteciler toplam 226 yıl 8 ay 25 gün hapis cezasına mahkûm edildi.
  • TGS 12 cezaevinde 35 gazeteciyle görüşerek hak ihlâllerini kayıt altına aldı.
  • 44 gazeteci fiziksel saldırıya uğradı; 23 gazeteci sözlü olarak tehdit edildi.
  • 62 haber sitesine ve 1411 haber içeriğine erişimin engellenmesine, 13 haberin içerikten çıkarılmasına karar verildi.
  • RTÜK marifetiyle toplam 7.488.851,00 TL idari para cezası ve 41 defa yayın durdurma cezası verildi.
  • 2019’da 892, 2020’de 322 basın kartı iptal edildi. TGS’nin İletişim Başkanlığı’ndan edindiği verilere göre 15.104 kişide Cumhurbaşkanlığı basın kartı var.
  • Basın İlan Kurumu, gazetelere toplam 212 gün ilân kesme cezası verdi. Cumhuriyet’e 90, Evrensel’e 63, BirGün’e 39; Sözcü ve Korkusuz’a ise toplamda 20 gün ilân kesme cezası verildi

TGS: Gazetecilerin ekonomik ve sendikal hakları için mücadele sürüyor

Rapora göre, tüm bu gelişmelere ek olarak gazeteciler ekonomik ve sendikal hakları için de mücadelelerini sürdürüyor:

  • Sendikal haklar ve toplu iş sözleşmeleri gazetecilik mesleğinin itibarını koruyor, sansüre karşı gazetecileri güçlendiriyor. Akademik çalışmalar, gelir ve iş güvencesinin, editoryal bağımsızlığı artırdığını ortaya koyuyor.
  • TGS, yedi medya kuruluşunda yetkili sendika olarak sektörün en büyük ve güçlü sendikası olmayı sürdürüyor.
  • Medya patronlarının sendika alerjisi devam ediyor. Beş medya kuruluşunda çoğunluğu sağlayarak yetkiye başvuran TGS, işverenlerin yetki itirazı ile karşılaştı. Bu itirazlar geri çekilmediği için 1.400 medya çalışanı, sendikal haklarını kullanamıyor. 
  • Pandemi son bir yılda gazetecilerin çalışma koşullarını ağırlaştırırken, çözüm arayışı “sendikal aşılama” oluyor. Daha fazla sayıda gazeteci sorunların kolektif çözümü için sendikalaşıyor. 
  • Uzaktan çalışma ile ilgili mevzuat, çalışanlar aleyhine eksiklikler barındırıyor. Bu nedenle TGS’nin yayınladığı “Uzaktan Çalışma Rehberi,” Türkiye’de ilk olma özelliği taşıyor ve adil bir çalışma düzeni için yol gösteriyor.
  • Gazetecilerin elinden alınan yıpranma hakkı, bu sene de çözüme kavuşmadı. TGS, diğer meslek örgütleriyle birlikte yıpranma hakkının geri kazanılması için hukuki mücadelesini sürdürüyor.
  • TGS, COVID-19 aşılama sürecinde gazeteciler arasında ayrım yapılmasına karşı çıkıyor, en kısa sürede tüm gazetecilerin aşılanması için muhataplarıyla görüşmelerini sürdürüyor. 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR – YEREL SANSÜRCÜLERİ HAREKETE GEÇİREN 10 KORONAVİRÜS HABERİ

Journo

Yeni nesil medya ve gazetecilik sitesi. Gazetecilere yönelik bağımsız bir dijital platform olan Journo; medyanın gelir modellerine, yeni haber üretim teknolojilerine ve medya çalışanlarının yaşamına odaklanıyor, sürdürülebilir bir sektör için çözümler öneriyor.

Journo E-Bülten