Yeni Medya

Yeni nesil magazin: Bartu ve Melikşah’ın Mücbir Sebepler’inde izleyenler ne buluyor?

Bartu Küçükçağlayan ve Melikşah Altuntaş, “Mücbir Sebepler” ile magazin yayıncılığına yeni bir soluk getirdi. Gecenin bir yarısı geniş kitlelere ulaşan, ünlülerin de konuk olduğu Instagram canlı yayınlarını, takipçilerine sorduk: Mücbir Sebepler neden bu kadar çok seviliyor ve izleniyor? 24 Haziran’da veda eden programın izleyicilerle yeniden buluşup buluşmayacağı ise belirsiz.

Koronavirüs günlerine damga vuran medya ürünlerinden biri, Mücbir Sebepler. Oyuncu Bartu Küçükçağlayan ve sinema yazarı olarak tanıdığımız Bant dergisi editörü Melikşah Altuntaş, Instagram’da canlı yayımladıkları bu programla hatırı sayılır büyüklükteki kitlelere ulaşıyor.

Bol bol magazin, envai çeşit eğlence ve atraksiyonla dolu bir program bu. İkili,  gündelik magazin malzemelerini özgün üsluplarıyla yorumluyor. Mücbir Sebepler; sosyal medya lügatine kattıkları yeni sözcük ve deyimler, yayına bağlanan ünlü isimler ve spontane olarak gerçekleştirilen sıra dışı eylemler ile kendisini farklılaştırıyor. Absürt mizahın uç noktalarına çıkan program, belki de en önemlisi, insanlığın içinde bulunduğu bu gergin dönemde izleyenleri bir nebze de olsa gerçeklikten uzaklaştırdığı için çok tutmuş görünüyor.

Programın içeriğinden çok, kişilikleri etkili

Bartu ve Melikşah’ın, 00.30 sularında başlayan doğaçlama programlarında hem birbirleriyle, hem de konuklarıyla kurdukları diyalog dikkat çekiyor. Sosyal medya veya magazin gündeminden bir konuyu değerlendirmek için bağlanan ünlü konuklarını, daha cümlesini tamamlamadan yayından atabiliyorlar. Birbirleriyle iletişimleri de samimi ve sansürsüz bulunuyor.

İzleyici yorumları ve sosyal medyada yarattıkları algıya bakılırsa bu ikilinin başarısının ardında programın içeriğinden çok, ekrana yansıyan kişiliklerinin sevilmesi yatıyor. Yaptıkları işten ziyade, kendi karakterlerini ve mizah anlayışlarını programın içeriğine özgün bir şekilde entegre etmelerinin, sadık izleyicilerinin en sevdiği özellikleri olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca seyircinin de yayın esnasında kendi yorumunu ekrana bırakabilmesi ve hatta kimi zaman Bartu ve Melikşah’tan dönüş alması, onları yayının içine daha da çeken kritik bir etken.

Mücbir Sebepler’in neden bu kadar sevilip izlendiğini programın sıkı takipçilerine sorduk, şu yanıtları aldık:

‘Yolda görsem ve selam versem cevap alabileceğim samimiyette insanlar’

Erzan Aktar (30): Öncelikle Bartu ve Melikşah kendileri ile dalga geçebilecek rahatlıkta insanlar ve sektörde kasıntı bir şekilde magazin yayıncılığı yapan insanlara kıyasla daha bizden bir tutum içindeler. Pandemi dönemindeki gergin ve ciddi havadan uzaklaşmamızı, sanki arkadaşlarımızla eğlenceli bir sohbet yapıyormuşçasına kafa dağıtmamızı sağladılar. Ayrıca program interaktif olduğu için yayın esnasında yorumlarımızla programa katılabiliyoruz ve hatta dikkate alınabiliyoruz. Tarz olarak kendimi onlara yakın hissediyorum. Yolda görsem ve selam versem cevap alabileceğim samimiyette insanlar olduklarını düşünüyorum.

Barış Arıksoy (34): Mücbir Sebepler’i hayatımın tam da gelişme ve ilerleme yolunda yüzeysellikten sıyrılmaya çalıştığım bir anında karşıma çıktığı için izliyorum.

‘Magazin olaylarını daha akıllıca tiye alıyorlar’

İrem Baştüzel (26): İki senedir Amerika’da yaşıyorum. Türkiye’deki trendleri ve yeni programları zaman farkından dolayı kaçırıyoruz. Karantina döneminde birçok arkadaşım bu programa dair alıntılar yapmaya başladılar. Merakımdan izlemeye başladım ve o zamandan beri kaçırmamaya özen gösteriyorum. Çok güzel enerjileri var ve çok doğallar. Magazin olaylarını daha akıllıca tiye alıyorlar. Böyle bir dönemde gülmeye ihtiyacımız da var. Her şeyi dozunda yaptıklarına inanıyorum. Yardım amaçlı reklam da yapıyorlar. Umarım yayın yapmaya devam ederler çünkü biz izlemeye devam edeceğiz.

Canan Düz (19): Şu an kendimi kırmızı ruj ile yayına alınmayı bekleyen İrem Derici ile bunu atlatmak üzereyken atlatmaktan vazgeçen Sarp Apak karışımı gibi hissediyorum! 😊 Mücbir Sebepler gece geç saatte beni abur cubura sürüklemesi dışında her şeyini çok sevdiğim bir program benim için.  Günümün en güzel saatlerini Mücbir Sebepler izlerken geçiyorum.

İrem Görkem & arkadaşları (20): Mücbir Sebepleri neden izliyoruz? Çünkü karantinadaki eğlencemiz oldular. Evlerimizden güzel sohbetlerine dâhil olabiliyoruz ve ayrıca ilk defa reklamlar bu kadar eğlenceli olabiliyor. Eğlenceli magazin programlarının varlığına bizi inandırdılar.

Sosyal medyadan seçtiğimiz yorumlar

Canaatinc: Ben bu grubun yaşı en büyükleri arasındayım herhalde. Bunu söylemekteki amacım Mücbir Sebepler fanı olmak yaşa başa bakmıyor. Hayata gülerek, sevgi, hoşgörü ile bakmakla ilgili herhalde. Çok zor bir süreçte bu iki iyi kalpli, muhteşem adam günümün en güzel zamanını verdiler bana. Yaptıkları çok büyük bir şeydi. Bizi unutmayacağız..

Sezgikaya: Tüm sevdiklerimden kilometrelerce uzakta, tek başıma küçücük bir eve kapanıp kaldığım karantina günlerinde beni mutlu eden yegâne şeydiniz. Uyku öncesi kahkaha krizleri, bir sonraki günün bilinmezliğine dayanma gücü verdi adeta!

Ardasmama: Karantina günlerimin uykusuzluğundan doğan depresif hâlimin mutsuzluğuna ilaç olmuş, bana ve benim gibi hissedenlere gülümseyerek uykuya geçme halini halini yaşatmış, yüz yüze hiç tanımadığım ama ailem olmuş @bartu_kucukcaglayan ve @meliksahtas gitmeyin!

Amelieepou: 2 ayı resmen bir evin içinde arkadaşımla hastane ve ev arasında gidip gelerek geçirirken bize resmen destek oldular teşekkürler Mücbir ailesi 😢 #MücbirSebepler

Mesut Süre: Güzel iş, doğal iş, komik iş, bir kere izleyince ahkâm kesileceklerden değil, programın diline hâkim olmanız lazım…  👏🏻👏🏻👏🏻  #mücbirsebepler

‘Talk show’a yeni bir boyut kazandıran program’

Televizyoncu Adam: Melikşah Altuntaş ve Bartu Küçükçağlayan’ın her gece instadaki canlı yayın showları #MücbirSebepler’i heyecanla bekliyor, kahkahalarla izliyorum. Günümü güzelleştiriyor. Az önceki yayını izlerken gülmekten gözümden yaş geldi 😂😂Ezgi Mola, İrem Sak, Edis gibi ünlüler sıkı takipçileri.

Rastafalansta: Talk show’a yeni bir boyut kazandıran program. An itibariyle araba turu yapıyorlar. İnsanlar deli gibi camlardan balkonlardan Bartu ve Melikşah isimlerini haykırıyor. Işık açıp kapatıyorlar falan. Çok yüksek potansiyelleri var.

Unidentified walking object: Cenk & Erdem ikilisinin yıllarca televizyon ve radyo üzerinden yaptığı programların, sosyal medyayı ana araç kılan ve içerik olarak absürt magazinsel olaylardan beslenen versiyonu gibidir. Bu çalışmaları kötü müdür peki; kesinlikle değil. Hatta kafa dağıtıcı ve çoğu zaman keyif verici olduğu rahatlıkla söylenebilir. Yaptıkları geyikler üzerine gerçekten eğlenen iki doğal insandan kötü bir şeyin çıkması zordur zaten.

‘Sansür ve politik doğruculuk düşmanı, eğitici magazin programı’

Hain tırtıl: Karantina günlerinde son derece istikrarlı bir şekilde yeni bir dil öğrenenler, yeni hobiler edinenler ve bu bitmek bilmeyen ‘me time’ı, son derece üretken bir şekilde geçiren pıtırcıkların nemesisi olanların kurtarıcı, sansür ve politik doğruculuk düşmanı, eğitici magazin programı.

Kaderefendi: Hani yakın arkadaşla sadece bakışarak anlaştığınız anlar olur ya. Melikşah ve Bartu bu programda bunu sağlıyorlar. Artık onlar daha konuşmadan bakışlarından akıllarından ne geçtiğini anlayabiliyorum. 80K ile yakın arkadaş olmak kolay olmasa gerek.

Yamis: Bartu Küçükçağlayan ve Melikşah Altuntaş’ın instagram canlı yayını. Çok saçma bir ikilinin çok saçma sohbetlerini izliyoruz ama nasıl izlemek. Sanki üçümüz deli dedikodu çeviriyor gibi bir hissiyat. Karantina günlerinin en büyük atraksiyonu diyebilirim. Enteresan bir sinerjileri var ve çok iyi boş yapabiliyorlar. Helal be!

‘Bu canlı yayınlardaki enerji ve duyguyu en son Gezi’de hissetmiştim’

Gombaldak: O sahte magazin hayatlarındaki insanları 84 gün boyu canlı yayınlara alıp bizden biri yaptınız. mesela ben kuşum aydın’ı ailemden biri gibi seveceğimi bilmiyordum. bakmayın siz bu leş platformda yazılan kötü kalpli saçmalıklara. ben bu canlı yayınlardaki enerji ve duyguyu en son gezide hissetmiştim. tamamen bambaşka ama aynı kafada insanların aynı yerde birleştiği başka bir şeydi bu. planlanan bir şey asla bu seviyeye çıkamaz. durduk yere oluştunuz oğlum resmen. Bize çok ama çok iyi geldiniz, iyi ki varsınız tospikler. sizi seviyoruz.

Kudretli bir iş adamı: ünlü ünsüz herkesin aynı platformda olması, herkesin doğal haliyle var olması hoştu. yıllar sonra ‘karantinada kaldık’ deyince çoğumuzun aklına mücbir sebepler de gelecektir. emeğinize sağlık.

Koronavirüs günlerinde medyada fark yaratan Mücbir Sebepler’in normalde ‘sezon finali’nin ardından iki haftalık bir ara vermesi bekleniyordu. Ancak 24 Haziran’da yayımlanan son programları nihai bir veda havasında geçti. 25 Haziran’da 16 bini aşkın kişinin beğendiği son paylaşımlarında da “Her şey mezuniyet törenine döndü. Bizi unutmayacağız” dediler ve yaklaşık bir ay geçmesine rağmen hâlâ geri dönmediler. Bartu ve Melikşah yine şaka yapmıyorsa, Mücbir Sebepler klişe deyişle, “zirvede bırakmış” olabilir.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR – ŞOKOPOP: BİR ‘ARAŞTIRMACI MAGAZİN GAZETECİLİĞİ’ DENEMESİ

Dilan Karacan

İZ TV’de belgesel yapım asistanlığı, Cumhuriyet’te stajyer muhabirlik, Artı Bir TV’de editörlük, Star TV’de muhabirlik ve Kanal D’de prodüksiyon asistanlığı yaptı. Journo için freelance olarak röportaj, araştırma ve söyleşi gibi içerikler üretiyor.

Journo E-Bülten