Görüş

Kadri Gürsel: İktidarın yenilgisi gazeteciliğin soluk almasına imkân verebilir

Viyana merkezli Uluslararası Basın Enstitüsü’nün (IPI) yönetim kurulu üyesi ve Türkiye Ulusal Komite Başkanı Kadri Gürsel’e göre iktidar, 23 Haziran’da yenilenen İstanbul belediye başkanlığı seçimine “gerçekçi bir reaksiyon” verirse, ülkede sağlanacak olan kısmi rahatlama ile beraber gazetecilik de soluk alabilir.

IPI, Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul seçimlerindeki zaferinin basın özgürlüğü ve demokrasi için önemi ve seçim sürecinde medyanın durumu ile ilgili olarak gazeteci Kadri Gürsel ile bir röportaj yayımladı.

Gürsel’in seçim sonuçları ve medyayla ilgili bazı saptamaları şöyle oldu:

* Bu medya düzeninin iktidarın siyasi menfaatlerine hizmet edemediği görüldü. İktidarın yıllardır izlediği medya politikaları 23 Haziran seçiminin gösterdiği gibi iflas etmiştir. İktidarın elinde bugün etkisi siyasi olarak sonuca çok çok az yansıyan fakat maliyeti korkunç olan atıl ve kapasitesiz bir medya vardır.

‘Seçim döneminde dijital medya çok ön plana çıktı’

* Buna bağlı olarak ikinci sonuç; bağımsız medya kuruluşlarının ve sosyal medyanın küçüklükleriyle ters orantılı biçimde büyük etki yarattıkları görüldü bu seçimde. Video içeriklerinin izlenme sayıları, çeşitli bağımsız medya kuruluşlarının ürettiği içeriklerin tıklanma oranları olağanüstü rakamlara vardı. Özellikle dijital medya çok ön plana çıktı.

* 16 Haziran’da 17 yıldır ilk kez bir iktidar adayı ile muhalefet adayı arasında – her ne kadar formatı ve icrası itibariyle adayların birbiriyle tartışmamaları amaçlanmış olsa da – bir tartışma yapıldı. İktidar çok geride olduğunu biliyordu ve bu tür tartışma programlarına genellikle geride olan aday sıcak baktığı için iktidar razı oldu bu tartışmaya. Ve bu tartışmada da puan kaybetti.

‘Basın özgürlüğü alanı bir miktar genişleyebilir’

* Türkiye’de yerel yönetimler, AKP iktidarının uzun yıllardır meydana getirdikleri tahribatın onarımı ve çeşitli kısıtların telafisi açısından modeller üretebilirler. Bu açıdan da muhalif belediyelerden, bağımsız medyanın desteklenmesi konusunda idealist yaklaşımlar beklemek hakkımızdır. Ancak bu görevi ifa ederken medyanın bağımsızlığına zarar vermemeleri gerekir.

* İstanbul seçimlerinde aldığı tarihsel yenilginin ışığında iktidar tarafından verilmesi gereken en gerçekçi reaksiyon kendi politikalarını, konumu ve duruşunu bu kayba göre kalibre etmektir. Bunu yaparsa ülkede sağlanacak olan kısmi rahatlama elbette ki gazeteciliğin soluk almasına imkân verebilir. Basın özgürlüğü ve fikir hürriyeti için fevkalade daralmış alanın bir miktar genişlemesi sonucunu verir.


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR – REUTERS’IN DİJİTAL HABER RAPORUNDAN TÜRKİYE İLE İLGİLİ 5 ÇARPICI BULGU

Renan Akyavaş

Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümü mezunu olan Renan Akyavaş, yüksek lisansını Budapeşte’deki Orta Avrupa Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler alanında tamamladı. 2017’den beri Uluslararası Basın Enstitüsü’nün (IPI) Türkiye programında çalışıyor.

Journo E-Bülten