Görüş

Seçim sonuçlarını haritaya daha gerçekçi yansıtmak mümkün

31 Mart yerel seçimlerinin sonuçları pazar akşamı televizyonlardan duyurulurken partileri yine Türkiye haritası üstünde farklı renklerde göreceğiz. Ancak yaygın olarak kullanılan veri görselleştirme yöntemi gerçeği olduğu gibi sunmuyor. Başka bir önerimiz var...

Türkiye’de yaşayan ve politika ile ilgilenen herkes, son yıllarda seçim sonuçlarının duyurulduğu mecralarda hep aynı görüntüyü izledi: Türkiye haritasındaki illerin, en yüksek oy alan partilerin oy oranlarına göre boyanarak hazırlandığı haritalar.

Bu haritalara göre Adalet ve Kalkınma Partisi, Orta Anadolu ve Karadeniz’de neredeyse tüm illeri turuncuya boyar, Cumhuriyet Halk Partisi kırmızıyla kıyıları, Halkların Demokratik Partisi ise genelde mor ya da yeşil renklerle ağırlıklı olarak Güneydoğu’yu alırdı. Birkaç il de diğer partilere giderdi.

2014 yerel seçim sonuçlarının gösterimi

Kaynak: Habertürk

Seçimlerin tüm Türkiye’de nasıl sonuçlandığını insanlar ağırlıklı olarak bu görseller üzerinden öğrendi. TV kanallarında yorumcular seçim sonuçlarını bu haritalar üzerinden verdi ve analiz etmeye çalıştı. Kamuoyunda seçim sonuçları ile yapılan tartışmalara bile bu haritaların renkleri ile yapılan yorumlar eklendi. Seçimi kazanan parti taraftarları Türkiye’nin ne kadar çok ilini sarıya boyadıklarından gururla bahsetti. Muhalefetteki partilerin taraftarları ise bir türlü “değişmeyen” bu harita renklerine bakarak umutsuzluğa kapıldı, yılgınlık yaşadı.

Çoğunluk olmasa bile çoğunluk hissi veriyor

Peki, bu haritalama yöntemi gerçeği olduğu gibi yansıtıyor mu? Sadece kazanana odaklanan bu yöntem, veri görselleştirme tekniklerinden kaynaklanan basitleştirme mantığından ötürü kazanan partinin, aslında çoğunluk olmasa bile haritaya bakana çoğunlukmuş hissi vermesini sağlıyor. Böylece insanların algılarını şekillendiriyor, farklı kesimlerde seçim sonuçlarına dair olumlu veya olumsuz bir bakış açısı yaratıyor.

Bu hafta sonu yapılacak yerel seçimlerde de yine aynı tartışmalara kilitlenileceğini tahmin ettiğimiz için, Türkiye’deki seçim sonuçlarının farklı bir veri görselleştirme yöntemi ile gerçeğe daha sâdık bir biçimde nasıl sunulabileceğini araştırdık.

Yeni gösterimle 2014 yerel seçim sonuçları

Yukarıdaki harita 2014 yerel seçimlerine ait verilerin farklı bir teknikle görselleştirilmesi sonucu oluştu. 2014 yerel seçimlerini analiz etmemizin sebebi 31 Mart yerel seçimleri ile bir karşılaştırma temeli yaratıyor olması.

Haritada bir ildeki ilk dört partinin (diğer partileri haritayı basit tutmak adına bu analize sokmadık) aldığı oylar, ilin kapladığı alanla oranlanarak gösteriliyor. Yani ilin kapladığı alanı sadece kazanan partinin rengine değil, seçimlerde en yüksek oyu alan 4 partinin aldığı oy oranlarını temsil edecek şekilde kendi renklerine boyuyoruz. Böylece oyların haritadaki temsil oranı artıyor.

İki gösterim şeklinin karşılaştırılması

Bu gösterim şekli, Türkiye’de sonuçların ilk haritadaki gösterimden kaynaklanan şekilde homojen olmadığını, her ilde farklı siyasi görüşlerin daha çok temsil edildiğini göstermesi açısından önemli.

Geleneksel gazetecilik ve alternatif / muhalif medya, ifade özgürlüğünün önüne konulan engelleri aşmanın bir yolu olarak uzun yıllardır “veri gazeteciliğine” özel bir önem atfediyor. Büyük veri (big data) kullanımını da içeren veri gazeteciliği örnekleri yayıldıkça gazeteciler daha çok veri analizi yapmaya ve yaptıkları analizleri daha farklı şekillerde görselleştirmenin yöntemlerini araştırmaya başladı. Gazetecilere özel veri görselleştirme yazılımları da geliştirilmeye başladı.

Google Fusion, Tableau, Canva, Infogram gibi birçok farklı yazılım verileri en hızlı ve kolay şekilde görselleştirebilecek içerikleri hazır olarak sunuyor. Statik ya da interaktif olarak görselleştirilebilen veriler için haberin niteliği ve haberi hazırlayan kişinin bireysel becerileri, yapılan haberin görselliğini de etkiliyor.

Kutuplaşmayla parti sayısı azaldı

2002 senesinden bu yana iktidarda olan AKP’nin yerel ve genel seçimlerde art arda başarılar kazandığını biliyoruz. Toplumun yarıya yakınının oylarını mobilize etmeyi başaran partinin kazandığı seçimler sonucunda Türkiye haritası üzerinde sadece “kazanan” partiyi işaret eden bir “gösterim şekli” baskın hale gelmeye başladı.

Daha önce de veri görselleştirmede harita üzerinde kazanan partiler gösteriliyordu ancak yıllar içerisinde siyasetin kutuplaşması ve seçmen tercihlerinin kemikleşmesi sonucu harita üzerinde gösterilen parti sayısı azaldı (şu an dört partiyi gösteriyoruz). Bunun birçok nedeni olmakla birlikte, bu haberin esas konusunun haritanın nasıl hazırlandığı olduğu gerçeğiyle konumuza devam edelim.

Haritalar hazırlanırken (ister var olan bir yazılımdan hazır formatlanan haritalar kullanılsın, isterse konuya özel yeni yazılımlarla haritalar oluşturulsun) genelde o ilin ya da ilçenin sonuçlarını haritanın içerisine girmek için sadece bir tek hücreye izin veriliyor. O nedenle bir gazeteci tüm illerin sonuçlarını tek bir Türkiye haritasında vermek istediğinde her il için sadece bir tek hücreye veri girebildiğinden doğal olarak (teknik zorunluluk gereği) harita sadece kazananların sonuçlarının girilmesi ile hazırlanıyor.

Pasta  grafikten oransal gösterimli haritaya

Bu bakış açısının çeşitli handikapları var. Öncelikle diğer partilerin aldığı oyları görünmez kılıyor. Diyelim ki A partisi herhangi bir ili %39 oy alarak kazandı, siz gösterimde sadece o partinin oyunun rengine boyama yaptığınızda kalan %61’lik oy haritada temsil edilmemiş oluyor. Haritaları bu şekilde hazırlamak, (sadece bu gösterim şekli) “oyların yarıya yakınını alan bir partiyi bütün ülkede tüm oyların üçte ikisinden fazlasını almış gibi” göstermek anlamına geliyor. Bu gösterim şeklinin (bilinçli olmasa da), iktidar partisinin “sürekli kazanan / yenilmesi zor” imajını pekiştirmeye destek olduğunu görüyoruz. Bu durumu, AKP’nin 2002 seçimlerinde %34 oy almış olmasına rağmen baraj sorunu nedeniyle dışarıda kalan oyları da alarak mecliste %66 oranında milletvekili çoğunluğuna ulaşması mantığıyla beraber değerlendirmek mümkün.

Peki bu gösterimin önüne geçmek ve oyları olduğu gibi temsil edecek şekilde bir harita gösterimi mümkün mü? Evet, biraz uğraştırıcı ama mümkün.

Alternatif tekniklerden biri her bir ilin gösterilmek istenen verilerinin önce bir pie-chart (pasta şeklindeki grafikler) üzerinde yapılması, daha sonra bu oransal gösterimin haritanın içerisine yerleştirilmesi ile elde ediliyor. Her bir il ile tek tek uğraşıldığı için hazırlaması oldukça zahmetli olan bu gösterim yöntemi ile Türkiye’nin 81 ilinin sonuçları haritaya teker teker bu şekilde işleniyor. Bu uygulamayı grafik gösterimi olan birçok programda yapabilirsiniz (bizim uygulamamız Powerpoint grafiklerinin Illustrator’da çizilmesi ile oluşturuldu).

Örneğin Ankara ilinin örnek harita uygulaması şöyle oluyor:

Partilerin oy oranları ile Türkiye haritası üzerinde gerçekte ne kadar temsil edildiklerine baktığımızda da benzer bir durumla karşılaşıyoruz. Soldaki harita sadece CHP’nin kazandığı illeri gösterirken, sağdaki harita CHP’nin tüm illerden aldığı oyları gösteriyor. Yeni gösterim ile CHP’nin tüm illerden aldığı oyları görebiliyor ve sadece sahil kenarına sıkışmış bir parti olmadığını, Güneydoğu Anadolu bölgesi dışında birçok ilden oy alabildiğini görüyoruz.

2014 yerel seçim sonuçları (CHP oylarının dağılımının eski ve yeni gösterim şekli)

Aynı şey MHP ve HDP’nin aldıkları oy oranlarının harita üzerinde gösteriminde de görünüyor. Sadece kazandığı illeri gösteren soldaki haritalarda her iki partinin de daha az ili kazandığı algısı yaratılırken, sağdaki gösterimler gerçeği daha isabetli şekilde yansıtan oy oranlarını temsil ediyor.

2014 yerel seçim sonuçları (MHP oylarının dağılımının eski ve yeni gösterim şekli)

2014 yerel seçim sonuçları (HDP oylarının dağılımının eski ve yeni gösterim şekli)

Verinin ne olduğu, nasıl toplandığı, neyi anlatmak istediği ve analizinin nasıl yapıldığı gibi konular gazeteciler arasında da farklı boyutlarıyla tartışılıyor. Bu tartışmalar, sadece verinin analizi aşamasında değil, verilerin görselleştirilmesi aşamasında da farklı manipülasyonlara neden olunabileceğini öngörüyor.

Türkiye’de seçim sonuçlarının kamuoyuna aktarılmasında kullanılan haritalar üzerinden yapılan bu haber-analiz, sonuçların verilirken sadece kazananlara odaklanması ve sonuçları toplulaştırarak basitleştirmesi, diğer seslerin varlığının görsellerde temsil edilemiyor olması ve haritalardaki gösterim şeklinin hem iktidar- muhalefet yanlısı seçmenlerin zihninde seçimlere dair oluşan algıları pekiştirmeye alan açması bakımından çarpıcı sonuçlar ortaya koyuyor. Hafta sonu yapılacak 2019 yerel seçimleri öncesinde, bu analizin seçim sonuçlarının değerlendirilmesine ilişkin farklı bir okuma yapmak isteyenlere yardımcı olmasını diliyoruz.

Yunus Erduran

Araştırmacı, yazar, yeni medya alanında sosyal girişimci. Açık Radyo ve IMC TV’de çeşitli araştırma programları hazırladı ve sundu. Özellikle yurttaş gazeteciliği alanındaki araştırmaları birçok platformda makale ve kitap olarak yayımlandı. Alternatif medya ve yeni medya ekonomisi alanlarını yakından takip ediyor ve araştırıyor, bir yandan da veri gazeteciliği ve veri görselleştirme üzerine yazıp çiziyor, yeni haber formatları denemeye çalışıyor.

Journo E-Bülten