Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) heyeti, deprem bölgesini ziyaret ettikten sonra uluslararası gazetecilik topluluğuna seslendi: “IPI’ın küresel ağını, yıkılan bölgede yerel gazeteciliğin yeniden inşasında Türkiye’deki meslektaşlarına yardım etmek için dayanışmada bulunmaya çağırıyoruz.”
Kurulduğu 1950 yılından bu yana dünyada ve Türkiye’de basın özgürlüğü ile nitelikliği gazeteciliği geliştirmek için çalışan Viyana merkezli Uluslarararası Basın Enstitüsü, geçen hafta Adana ve Hatay’ı ziyaret ederek depremzede gazetecilerle ve bölgedeki meslek örgütü temsilcileriyle bir araya geldi.
Viyana’dan gelen IPI İcra Kurulu Direktörü Frane Maroević, gazetecilerle dayanışma ve mesleki durumun tespiti amacıyla düzenlenen ziyaretin ardından bugün bir mesaj yayımladı.
Hatay’ın üç ilçesine gidip 6 Şubat depremlerinde ağır hasar alan Antakya Gazeteciler Cemiyeti binasını inceleyen, birçok depremzede gazeteciye geçici barınma ve çalışma mekânı sağlayan Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nde de temaslarda bulunan ve afet bölgesindeki çok sayıda haberciyle görüşen Maroević, mesajında şunları söyledi:
“Hiçbir şey bizi gördüklerimize hazırlayamazdı”
- IPI Türkiye Ulusal Komitesi’nin daveti üzerine, IPI İcra Kurulu Başkan Yardımcısı ve IPI Türkiye Ulusal Komitesi Başkanı Emre Kızılkaya ile Türkiye’nin güneyine gerçekleştirdiğimiz ziyarette, depremden etkilenen gazetecilerle dayanışmamızı sergilemek ve bölgedeki medyanın ihtiyaçlarını saptamak istedik. Bölgedeki insanî felaket ve yıkım inanılmaz boyutlarda. Milyonlarca insan evlerini kaybetti ve ölü sayısı artıyor. Şehirler yıkık; konutlar, işyerleri ve altyapı yerle bir. Hiçbir şey bizi gördüklerimize hazırlayamazdı. En büyük hasar, Suriye sınırındaki Antakya’da. İçine girip yaşanabilecek durumda tek bir bina bile görmedik. Çoğu bina enkaza dönmüş. Biz ayrıldıktan bir gün sonra bölgeyi bir de sel vurdu ve can kayıpları, yıkım ve çaresizlik daha da arttı.
- IPI, gazeteciler arası dayanışma ve destek temelinde kurulmuştur. Deprem bölgesinde bu dayanışmayı eylemde gördük. Bölgedeki gazeteci cemiyetleri, kapılarını ve hatta evlerini depremzede meslektaşlarına açtı, onlara acil gıda ve barınak yardımı sağladı. Masaları birleştirip bilgisayarlar, ışıklar ve tripodlar kurarak geçici haber merkezleri ve TV stüdyoları yaratıp meslektaşlarının çalışmaya devam etmesine imkân tanıdılar. Aile üyelerini ve arkadaşlarını kaybeden gazetecilerle konuştuk. Çektikleri acıya rağmen bölgede çalışmaya ve haber yapmaya kararlı olduklarını gördük. Çünkü dünyanın gerçeği bilmesi gerektiğine inanıyorlar.
“Bağımsız gazeteciliğe her zamankinden fazla ihtiyaç var”
Maroević şöyle devam etti:
- Bu yüzden bir dayanışma çağrısında bulunuyoruz: Gazeteciler olarak bağımsız medyanın kriz zamanlarında oynadığı önemli rolü biliyorsunuz. Deprem bölgesinin bağımsız gazeteciliğe her zamankinden fazla ihtiyacı var. Çekilen acının hikâyelerini anlatmak, bu büyük afetin etkilerini anlamak ve hayatların, toplulukların yeniden kurulmasına rehberlik ve gözlemcilik yapmak için bu gerekiyor.
- Konuştuğumuz gazetecilerin, mesleklerini sürdürebilmek için bizden mütevazı talepleri oldu. Bariz insanî gereksinimlerin dışında; bilgisayar, fotoğraf makinesi, kamera, cep telefonu, powerbank ve jeneratör gibi temel malzemelere işlerine devam edebilmek için ihtiyaç duyuyorlar. Bugün IPI’ın küresel ağını, yıkılan bölgede yerel gazeteciliğin yeniden inşası için Türkiye’deki gazetecilerle dayanışma göstermeye çağırıyoruz. IPI’ın Viyana’daki Sekreteryası, toplanan bağışların gerekli ekipmanın alınıp ihtiyaç sahibi depremzede gazetecilere ulaştırılmasını sağlamak için IPI Türkiye Ulusal Komitesi ile yakın çalışacak.
İLGİLİ:
