Haber

RTÜK “Ermeni soykırımı” sözü nedeniyle Açık Radyo’nun lisansını iptal etti

Açık Radyo'nun yayın yönetmenliğini kurucularından Ömer Madra (sağ önde) yapıyor. Radyo 1995'ten beri yayında. Fotoğraf: Açık Radyo

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK), “Ermeni soykırımı” ifadesi nedeniyle daha önce idarî para cezası ve 5 kez yayın durdurma cezası verdiği Açık Radyo’nun lisansını iptal etmesine gazetecilerden ve meslek örgütlerinden büyük tepki var.

RTÜK’ün 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 32’nci maddesinin 5’inci fıkrasında düzenlenen “(…) Programlarının yayını veya yayınları süreli durdurulan medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yaptırım kararının tebliğine rağmen kararın gereklerine aykırı olarak yayınlarına devam etmesi hâlinde yayın lisansının iptaline karar verilir” hükmü uyarınca Açık Radyo‘nun lisansını iptal ettiği bildirildi.

22 Mayıs’taki RTÜK toplantısında, Açık Gazete adlı programın 24 Nisan tarihli yayınına katılan konuğun “(…) Ermeni, yani Osmanlı topraklarında gerçekleşen tehcir ve katliamların, soykırım olarak adlandırılan katliamların 109. Yıldönümü, sene-i devriyesi. Bu yıl da yasaklandı biliyorsunuz Ermeni soykırım anması” ifadelerinin “toplumu kin ve düşmanlığa tahrik” ettiği iddiasıyla radyoya idarî para cezası, programa 5 gün yayın durdurma cezası verilmişti.

“Yayıncı para cezasını ödemiş, ancak yayın kesmemiş”

Bu karardan yaklaşık 6 hafta sonra radyonun lisansının oyçokluğuyla iptal edildiğini ise karşı oy veren üyelerden İlhan Taşcı açıkladı. Taşcı, “Gerekçe, kurulun daha önce verdiği ‘toplumu kin ve düşmanlığa tahrikten’ 5 gün program durdurma cezasına uymayıp yayını sürdürmesi. Oysa yayıncı para cezasını ödemiş, ancak yayın kesmemiş. Bu durum yayıncı lehine yorumlanmalıydı” ifadeleriyle son kararı duyurdu.

Açık Radyo kararın henüz kendilerine tebliğ edilmediğini belirttikten sonra şu açıklamayı yaptı:

Yayın durdurmayla beraber verilen para cezası için karardaki gibi taksitlendirme talebinde bulunulmuş ve bu kabul edilerek ilk taksit ödenmiştir. Böylece yasaya karşı direnmek ve yargı yolu dışında bu karara karşı gelmek gibi bir niyetimizin olmadığı ve iyi niyetli bir süreç sürdürmeye çalıştığımız ortadadır.

Gelinen noktada, Açık Gazete programındaki ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü kapsamında olduğu tartışmasız bulunan bir ifadeden yola çıkarak Açık Radyo’nun yayın izninin iptali noktasına gelinmesi kabul edilemez bir durumdur.

Anılan kararla ilgili yasal müracaatlar elbette ki yapılacaktır. Bununla beraber, 30 yıldan beri yayın hayatına devam eden Açık Radyo, bundan sonra da aynı evrensel gazetecilik ilkeleri doğrultusunda, aynı sorumlulukla yayın hayatına devam edecektir.

Bugüne kadar her zaman yanımızda bulunan siz sevgili dinleyicilerimiz ve dostlarımız ile bundan sonra da aynı kararlılık ve aynı duygular ile beraber olmaya devam edeceğiz.

Kâinatın tüm seslerine, renklerine ve titreşimlerine Açık Radyo

Anayasa’ya aykırı, “ölçüsüz” karara tepkiler büyüyor

8 gazeteciye 6’şar yılı aşan hapis cezasının verildiği gün Açık Radyo’nun da lisansının iptal edilmesi ağır bir basın özgürlüğü ihlali olarak gazetecilerin ve meslek örgütlerinin büyük tepkisini çekti. Bu tepkilerden 10’u şöyle:

  • Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS): Lisans iptal kararı, açıkça Anayasa’nın düşünce ve ifade özgürlüğünü düzenleyen 26. Maddesi’ne aykırıdır. Özerk bir kurum olması gereken RTÜK, bu kararı derhal geri çekmelidir.
  • Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC): RTÜK, Açık Radyo’nun lisansını iptal ederek basın özgürlüğüne yine zarar vermiştir. RTÜK’ü Anayasa’ya uymaya ve normalleşmeye çağırıyoruz.
  • Basın Konseyi: RTÜK’ün Açık Radyo’nun lisansını iptal etmesi, Anayasal teminat altında bulunan basın özgürlüğü ihlalidir. RTÜK’ün, sansür ve ceza kurumu olmadığını bir kez daha hatırlatıyoruz.
  • Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi ve bianet Medya Özgürlüğü Raportörü Erol Önderoğlu: RTÜK’ün Açık Radyo’nun lisansına göz dikmesi, kendini adalet ve ifade özgürlüğü değerlerinin üzerinde konumlandıranların bir fırsatçılığıdır. Onca kez ifade ettik, yineliyoruz: RTÜK, yapıcı bir düzenleme kurulu değil düzen ve söylem dayatma kuruludur.
  • Sezin Öney: Yaklaşık 15 yıl programcısı olduğum Açık Radyo’nun yaklaşık 30 yıllık yayın hayatında olmayan oldu: Lisansları iptal edildi. Türkiye’de, “kainatın tüm seslerine açık radyoyu” sessizliğe gömmek, “biz, bu kainatta tek sese açığız” demektir.
  • Yekta Kopan: Açık Radyo, her zaman dinleyicisi, her dinlediğim programda öğrencisi ve bir süre de programcısı olduğum bir radyodur. Susturulmaya çalışılması, bunun için bir toplantı yapılması bile son derece üzücüdür. Bu karardan dönülmesi gerekir. #AçıkRadyoSusturulamaz
  • Banu Güven: Açık Radyo susturulamaz! İfade özgürlüğü için dayanışmaya!
  • Cem Erciyes: Neler gördük ama bu kadar ölçüsüz bir kararı az gördük. Kainatın bütün seslerini kısamazsınız. O nedenle Açık Radyo’yu kapatamazsınız. Radyomuz hep açık kalacak.
  • Ceren Sözeri: Açıkça düşmanlık güdüyor, kimseye uygulamadıkları cezaları rahatça veriyorlar. Diyarbakır Barosu Ermeni Soykırımı ifadesinden dolayı açılan dört davanın dördünden de beraat etti. RTÜK hukuka aykırı ceza veremez.
  • Ümit Kıvanç: Açık Radyo’yu kapatmak başlıbaşına cibiliyetini ortaya koymak demek. Ve memlekete dair en küçük bir sevgi ve şefkat kırıntısı barındırmamak. Dünyaya, insanlığa dair fikri tek bir kanalizasyon çukurunda bile kaybolup gidecek kadar olmak…

İLGİLİ:

8 gazeteciye 6 yıl 3’er ay hapis cezası, 3 gazeteciye beraat

Polis 1 Mayıs’ta gazetecileri hedef aldı: “Basını süpürün”

Bilal Erdoğan olabilir misin? Haber sansürleme yeteneğini 8 soruda test et

Journo

Yeni nesil medya ve gazetecilik sitesi. Gazetecilere yönelik bağımsız bir dijital platform olan Journo; medyanın gelir modellerine, yeni haber üretim teknolojilerine ve medya çalışanlarının yaşamına odaklanıyor, sürdürülebilir bir sektör için çözümler öneriyor.

Journo E-Bülten