Kritik

Şapka işareti kaldırıldı mı? Düzeltme imi nasıl kullanılır?

Şapka işareti (düzeltme imi) kaldırıldı mı sorusu “hâlâ” soruluyor. Hatta son dönemde yaygınlaşan yapay zekâ uygulamalarına sorunca şapka işaretinin kaldırıldığı yanıtı alınıyor. Ancak bu günümüz itibarıyla doğru değil. Türk Dil Kurumu (TDK) geçmişte bir dönem şapka işaretini sessizce sözlüklerden ve kılavuzlardan kaldırmıştı. TDK kaynaklarında süren bazı tutarsızlıklara rağmen bugün şapka işareti hâlâ kullanımda. Gerektiğinde şu üç harfin üstüne şapka işareti konuyor: â, î ve û.

Fransızca’da “accent circonflexe” (aksan sirkonfleks) denen “şapka” işaretinin Türkçe’de kaldırılıp kaldırılmadığı konusundaki kafa karışıklığı devam ediyor. Örneğin popüler bir yapây zekâlı sohbet uygulamasına sorduğumuzda “Evet, Türk Dil Kurumu’nun 1928 yılından itibaren yürüttüğü dil devrimi sonrasında, Türkçe yazım kurallarında şapka işareti kaldırılmıştır. Bu nedenle, Türkçe yazımda artık şapka işareti kullanılmamaktadır. Ancak, bazı eski metinlerde ve yabancı kelimelerde hala şapka işareti kullanılabilir” yanıtını alıyoruz. Bu yanıt kısmen doğru.

Şapka (düzeltme) işaretinin kullanımı

Şapka işaretinin veya TDK’nın bugünkü ifadesiyle düzeltme işaretinin Türkiye’deki tarihçesini anlatmadan önce bugünkü “doğru” nedir onu hemen belirtelim: Şapka işareti kaldırılmadı. Ana kullanım alanları ve işlevleri ise şöyle:

  1. Şapka işareti, benzer yazımlı sözcüklerde anlam karmaşasını önlemek için kullanılır: Şapka işareti, farklı anlamları ve söylenişleri olan kelimeleri birbirinden ayırmak için kullanılır. Bu işaret, uzun okunuşlu ünlülerin üzerine konur. TDK’nın verdiği örnekler şöyle:: adem (yokluk), âdem (insan); adet (sayı), âdet (gelenek, alışkanlık); alem (bayrak), âlem (dünya, evren); aşık (eklem kemiği), âşık (vurgun, tutkun); hal (sebze, meyve vb. satılan yer), hâl (durum, vaziyet); hala (babanın kız kardeşi), hâlâ (henüz); rahim (esirgeme), rahîm (koruyan, acıyan); şura (şu yer), şûra (danışma kurulu) gibi. (Not: TDK’ye göre katil kelimesi (ka:til = öldüren) ile kadir kelimesi (ka:dir = güçlü) gibi bazı kelimelerde anlam karışıklığı riskine rağmen düzeltme işareti kullanılmaz.)
  2. Şapka işareti, Arapça ve Farsça okunuşa uygun inceltmeyi yapmak için kullanılır: Arapça ve Farsça kökenli kelimelerle özel adlarda, ince g ve k ünsüzlerinden sonra gelen a ve u ünlüleri üzerine şapka işareti konur. Örnek olarak: dergâh, gâvur, karargâh, tezgâh, yadigâr, Nigâr; dükkân, hikâye, kâfir, kâğıt, Hakkâri, Kâzım; gülgûn, merzengûş; mahkûm, mezkûr, sükûn, sükût gibi. İnce l ünsüzünden sonra gelen a ve u ünlüleri de kişi ve yer adlarında şapka işaretiyle yazılır: Halûk, Lâle, Nalân; Balâ, Elâzığ, İslâhiye, Lâdik, Lâpseki, Selânik vb.
  3. Şapka işareti, işlevleri farklı eklerin karışmasını önlemek için kullanılır: Nispet ekinin, belirtme durumu ve iyelik ekiyle karışmasını önlemek için şapka işareti kullanılır. Örnek olarak: (Türk) askeri ve askerî (okul), (İslam) dini ve dinî (bilgiler), (fizik) ilmi ve ilmî (tartışmalar), (Atatürk’ün) resmi ve resmî (kuruluşlar) gibi. Nispet eki alan kelimelere Türkçe ekler getirildiğinde de şapka işareti kullanılır: millîleştirmek, millîlik, resmîleştirmek, resmîlik gibi.

Şapka işaretine dair TDK kuralları böyle. Diğer kaynaklara da bakalım.

TDK dışındaki kaynaklarda şapka işaretinin kullanımı

Kubbealtı Lugatı ise bu ifadeyi düzeltme imiyle yazıp şöyle tanımlıyor:

Düzeltme işâreti: Uzun olan kalın seslilerle birlikte söylenen alıntı kelimelerdeki “g”, “k” ve “l” harflerini ince okutmak için kullanılan işâret, inceltme işâreti [Arapça’dan ve Batı dillerinden Türkçe’ye geçen bâzı kelimelerde bulunan ince “l”den sonraki sesli üzerine bu işâretin konması doğru değildir: Telâffuz —-> telaffuz, lûtuf —- lutuf, lâtîfe —-> latîfe, lûgat —-> lugat, lâik –> laik. vb.].

Ali Püsküllüoğlu’na göre Arapça ve Farsça’dan Türkçe’ye girmiş kimi sözcüklerde k ve g ünsüzlerinden sonra a ve u ünlüleri geldiğinde, bunların ince ses vermesi gerekirse üzerlerine düzeltme işareti konur. Bu ünlüler â, û biçimde yazılır. Örnek:

dergâh, kâfir, mahkûm, mezkûr…

Kişi ve yer adlarında ince l ünsüzünden sonra gelen a ve u ünlüleri de düzeltme işareti ile yazılır:

Halûk, Elâzığ, İslâhiye…

Püsküllüoğlu’na göre l ünsüzünden sonra gelen a ve u ünlülerine ve eski “nispet i’si” denilen i ünlüsü üzerine düzeltme işareti konmaz:

lale, ilaç, ilan, billur, üslup, ilmi, milli, dini, resmi…

Batı dillerinde düzeltme işareti yoktur, bunun için Batı dillerinden Türkçe’ye geçen hiçbir sözcükte bu işaret yer almaz. Batı kökenli sözcüklerde l ünsüzünün ince okunması işitme yoluyla öğrenilir:

klasik, plastik, plan, plaj…

Düzeltme işaretinin tarihi: “Şapka hiçbir zaman kalkmadı”

İlk olarak, Yunanca kökenli sözcüklerin doğru seslendirilmesi amacıyla Fransızca’da 16. yüzyıldan itibaren kullanılmaya başlayan şapka işareti, Türk Dil Devrimi’nin ardından, özellikle 1940’lardan itibaren Arapça/Farsça kökenli sözcüklerle ilgili benzer bir hassasiyet üzerine Türkçe yazıma girmişti. Peki bugün Türkçe yazarken şapka kullanmak gerekiyor mu? Mevcut kafa karışıklığının nedenini anlamak için konuyu biraz irdeleyelim…

Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sinan Kaçalin 29 Nisan 2016’da Anadolu Ajansı’na şunları söylemişti:

“Şapka işareti hiçbir zaman kalkmadı. Kalkabilir, Türkiye’de harfler kalktı. Şapka da kalkar ama bence kalkması doğru değil. Anlama problemi doğar.”

Ajans metninde hiçbir sözcükte şapka işareti kullanılmamasının yarattığı tezatı yazının sonuna bırakalım.

Kaçalin’in bu açıklamasından sadece iki ay önce Fransız Edebiyat Akademisi’nin okul kitaplarından şapkayı kaldırdığı basına yansıdığını, hatta bu yüzden Fransa’da sosyal medya kullanıcıları #Jesuiscirconflexe (ben şapka işaretiyim) başlıklı bir protesto kampanyası düzenlendiğini ise şimdilik unutalım.

TDK Başkanı’nın bu ifadesindeki asıl önemli yanlış, “Şapka işareti hiçbir zaman kalkmadı” cümlesinde… Arşivlere baktığımızda tartışmanın yeni olmadığını, TDK’nın bu konudaki kararını en az iki kez değiştirdiğini görüyoruz.

50 yıllık mesele

Gazeteci yazar Murat Bardakçı 2016’da yayımlanan bir yazısında sorunu 50 yıl öncesine dayandırıyordu:

“[TDK’nın] şimdiki başkanı olan muhterem profesör geçen gün her ne kadar ‘Şapka işaretleri hiçbir zaman kaldırılmamıştır’ buyurdu ise de kaldırılmıştır! Türk Dil Kurumu’nun yayınladığı, senelerce ‘İmlâ Kılavuzu’ olan ismi 60’ların sonunda yahut 70’lerin başında ‘Yazım Kılavuzu’ yapılan ve dilde terör estirmekten başka bir işe yaramayan kitaplara bakarsanız, imlânın ve telâffuzun canına nasıl okunduğunun bol bol örneğine rastlarsınız…”

Gazete arşivlerine baktığımızda da konunun on yıllardır tartışıldığını, birçok insanın bu konuda TDK’nın bir dönem yaptığı değişikliği hatırladığını teyit edebiliyoruz. Bu konuda bir Mandela Etkisi söz konusu değil.

Mesela 1982 yılının mart ayında darbe sonrası anayasa taslağı meclis komisyonunda görüşülürken, “ayni” sözcüğündeki “i” harfinin üzerinde şapka olup olmayacağı tartışılmış, uzadıkça uzayan mesele 20’ye yakın meclis tutanağı sayfasını doldurmuştu.

Anayasa Komisyonu bile şapka işaretini tartıştı

Hayri Birler 29 Mart 1982’de Milliyet Gazetesi’nde yayımlanan “İ’nin üzerinde şapka olmalı mı?” başlıklı köşesinde bu tartışmayı aktarmıştı.

Yazıya göre Danışma Meclisi üyesi Akif Erginay “TDK’nın bu noktalama işaretini dilimizden çıkardığını” söylemiş, Hamza Eroğlu ise kendi hazırladığı bir kitapta bu işareti kullandığını ve bunun “Talim Terbiye Riyaseti” tarafından onaylandığını belirtmişti.

Sonuçta meclis komisyonunda bir oylama yapılmış ve yazıya göre “şapkalılar” kazanmıştı. O yıl referandumla kabul edilen ve bugün hâlâ yürürlükte olan 1982 Anayasası’nın ilgili maddesi böylece şapkalı yazıldı.

Ve TDK’nın “Yazım Kılavuzu” 1985 baskısından itibaren “İmlâ Kılavuzu” oldu.

TDK’nın 1985’teki geri adımı

Prof. Dr. Hasan Eren tarafından hazırlanan yeni kılavuzun isminden de anlaşıldığı gibi, TDK artık Arapça ve Farsça kökenli sözcüklerde “a” ve “i” harflerinin üzerinde ‘inceltme işareti’ kullanılması gerektiğini salık veriyordu.

Tartışma 1990’larda da sürdü.

Şiar Yalçın 9 Eylül 1994’te Milliyet Gazetesi’nde yayımlanan köşe yazısında, “…şimdilerde okullarda ve gramer kitaplarında galiba ‘düzeltme imi’ diye öğretilen ^ işareti yüzünden güzel dilimize büyük darbeler indirilmiş, yeni kuşaklar uzun ve kısa ünlüleri, kalın ve ince ‘k’ ve ‘l’leri ayırt edemez olmuşlardır” diyordu.

Bu işaretin bazı ünlüleri uzun okutmak, bazılarını ise inceltmek için kullanılmasını eleştiren Yalçın, yetkililerin “bu şapkaları bir giydirip bir çıkarmasının hem çocukların hem büyüklerin aklını karıştırdığını” savunuyordu.

Şapka işaretinin gerekliliğine örnek: “Arabacının karı da dahil”

Toplumun ciddi bir kesmindeki kafa karışıklığı 2000’lerde de giderilemedi. Şapka yüzünden mahkemelik olanlar bile çıktı.

Hürriyet yazarı Şükrü Kızılot, Çanakkale’de konferans verirken bir yerel gazetecinin “Sayın hocam, ‘a’nın üzerindeki şapka kalktı mı, duruyor mu?” diye sorduğunu yazmıştı 2008 yılındaki bir yazısında.

“Bulunmaz fırsat!.. Kömürün tonu 200 YTL. Buna arabacının karı da dahil…” diyen bir ilân yayımlanınca, “kâr” sözcüğünün bu cümlede şapkasız yazılmasının yaratabileceği yanlış anlama nedeniyle ilân veren kişi ve eşi bu yerel gazeteye dava açmıştı.

“İnceltme imi” ismi de veriliyordu

Gerçi, aynı yazıda da belirtildiği gibi, nüfus kâğıtlarındaki yazım konusunda gelen sorular üzerine İçişleri Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşâvirliği, “İsimlerde inceltme iminin (^) kaldırılmasının söz konusu olmadığını” 2008’de medya yoluyla halka duyurmuştu ama TDK’nın kendi kaynakları arasındaki çelişkiler kafa karışıklığının bugüne dek sürmesine neden oldu.

Örneğin kısa süre öncesine kadar “yadigâr” sözcüğü, Güncel Türkçe Sözlük’te bu imlâyla yazılırken, Büyük Türkçe Sözlük’te ise “yâdigâr” diye kayıtlıydı. Neyse ki bugün her ikisinde de “yadigâr” yazıyor.

TDK açısından en azından son birkaç yıldır şapka konusundaki duruş büyük ölçüde netleşti ama hâlâ bazı çelişkiler var: Örneğin a harfini uzun okuduğumuz bazı sözcüklerde şapka kullanılırken, bazılarında kullanılmıyor. “İşaret” sözcüğüne baktığımızda, Türkiye Türkçesi Ağızları sözlüğü “işâret” yazımını kullanırken, TDK’nın diğer sözlüklerinde “işaret” yazılıyor.”

Türkçe’de ilkesel olarak şapka işaretini yeri geldiğinde kullanmak gerektiğini, belirli bir sözcüğün yazımında tereddüt oluştuğunda TDK’nın mevcut yönergelerini ve güncel sözlüğünü referans alabileceğimizi söyleyebiliriz.

Şapka işareti klavyede nasıl yazılır?

Düzeltme işaretinin kullanımının azalmasının nedenlerinden biri, dijitalleşme olabilir. Batı dillerinde olmadığı için çoğu klavye düzeninde tek bir tuşla düzeltme işareti yazmak mümkün değil. Belki de bu yüzden â ve î gibi harfler daha az kullanılıyor.

Gazetecilerin, Windows yüklü bir bilgisayarda haber yazarken klavyede fazladan bir tuşa basmaya veya mobil cihazlarda harfin üzerinde bir saniye daha durmaya üşenmemesi, dilin doğru kullanımı yolunda bir ihtiyacı gideren şapkanın “bekâsı” için önemli.

Evet, bilgisayarda şapka işaretini klavyede yazmak için çoğu düzende Shift ve 3 tuşlarına aynı anda basıp sonrasında a, i veya u tuşuna basmak gerekiyor. Mobil cihazlarda ise ekran klavyesinde a, i ve u harfine uzun süre basılı tutup Türkçe’de kullanılan şapka işaretli biçimi seçmek yeterli.

İLGİLİ İÇERİKLER:

Gazeteciler imlada hangi kaynakları referans alıyor? 5 haber merkezinde son durum

Sık yapılan yazım yanlışları: Haberlerden 10 örnek

Yazmanın kuralları: Fakir Baykurt’un 10 ilkesi

 

 

Bermal Baran

Kocaeli Üniversitesi'nin Görsel İletişim Tasarımı (İletişim Fakültesi) ve Türk Dili ve Edebiyatı (ÇAP) bölümlerinden mezun oldu. Gaziantep Üniversitesi 'nin İletişim ve Toplumsal Dönüşüm Ana Bilim Dalı’nda yüksek lisansını tamamladı. Kocaeli ve Gaziantep’te yerel televizyon ve gazetelerde editör, TV muhabiri ve seslendirmen olarak çalıştı.

Journo

Yeni nesil medya ve gazetecilik sitesi. Gazetecilere yönelik bağımsız bir dijital platform olan Journo; medyanın gelir modellerine, yeni haber üretim teknolojilerine ve medya çalışanlarının yaşamına odaklanıyor, sürdürülebilir bir sektör için çözümler öneriyor.

Journo E-Bülten