Türkiye’de gazetecilere açılan 107 davada ülkenin en güçlü isimleri taraf olarak yer alıyor: Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ailesi, bakanlar, yargı mensupları ve mülkî idareciler…
Geçen adlî yılda görülen ve “Kamusal Katılıma Karşı Stratejik Davalar” (İngilizce kısaltmasıyla SLAPP) kapsamında değerlendirilen bu dosyalarda 116 gazetecinin büyük kısmı hâlâ yargılanıyor.
Geçen yıl 18 gazeteci ve 7 aktivist ceza aldı. Toplam 12 yıl 4 ay 12 gün hapis ve 79.223 TL adlî para cezası verildi. Asliye hukuk mahkemelerinde görülen davalarda ise 37.500 TL’lik tazminata hükmedildi.
Türkiye’nin en güçlü siyasî ve bürokratik figürleri, basın ve ifade özgürlüğü kapsamında açılan davalarda şikâyetçi, müştekî veya mağdur konumlarıyla gazetecilerin karşısında yer alıyor. Geçen adlî yılda toplam 107 davada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ailesi, bakanlar, yargı mensupları ve mülkî amirler karşı tarafta yer aldı. Yargılanan toplam 230 kişinin 116’sı gazeteciydi.
Bu davalar, uluslararası literatürde “Strategic Lawsuit Against Public Participation” (SLAPP: Kamusal Katılıma Karşı Stratejik Dava) olarak bilinen kategoride değerlendiriliyor. Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği’nde (MLSA) yaptığımız, 2023 Eylül ile 2024 Temmuz aylarını kapsayan 1 yıllık araştırmamızda izlenen ve SLAPP kapsamında değerlendirilen davaların büyük bölümü bu adlî yılda da devam ediyor.
Erdoğan ailesi ve yakın çevresinin taraf olduğu davalar
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 22 davada şikâyetçi veya müştekî olarak yer aldı. Bu davaların tamamında 43 kişi “cumhurbaşkanına hakaret” (TCK 299) suçlamasıyla yargılandı. İstenen hapis cezalarının alt sınırı 1 yıldan hesaplandığında 43 yılı buldu.
Erdoğan’ın eski avukatı Mustafa Doğan İnal, 8 davada şikâyetçi olarak yer aldı. Bu davalarda 17 gazeteci yargılandı. Sanıklara “hakaret” (TCK 125/1) ve “iftira” (TCK 267/1) suçlamaları yöneltildi ve toplamda 16 yıl 3 ay hapis cezası istendi. İnal ayrıca 4 ayrı manevî tazminat davasında toplam 550.000 TL talepte bulundu.
Serhat Albayrak, 4 davada taraf olarak yer aldı. Bu davalarda en az 6 yıl 3 ay hapis cezası istendi. Açılan 3 davada yargılanan 5 sanığa “hakaret” (TCK 125/1) ve “iftira” (TCK 267/1) suçlamaları yöneltildi ve toplamda en az 6 yıl 3 ay hapis cezası istendi. Ayrıca Albayrak, Evrensel gazetesine açtığı ticarî itibar davasında 200.000 TL tazminat talep etti.
Bilal Erdoğan, 2 davada 2 gazeteciye karşı “hakaret” (TCK 125/1) ve “iftira” (TCK 267/1) suçlamalarıyla şikâyetçi oldu. Bu davalarda toplam 1 yıl 3 ay hapis cezası istendi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı görevlerinde bulunan Berat Albayrak, toplamda 2 davada taraf oldu. Davalardan biri “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125/3) suçlamasıyla açıldı ve istenen cezanın alt sınırı 1 yıl hapis cezası oldu. Ayrıca, bir başka gazetecinin yargılandığı davada Albayrak, “kişilik haklarına haksız saldırı” iddiasıyla 200.000 TL manevi tazminat talep etti.
Emine Erdoğan, hakkında yapılan haber nedeniyle açılan bir davada şikâyetçi oldu. “Hakaret” (TCK 125/1) suçlamasıyla açılan bu davada, bir gazeteci hakkında 3 ay hapis cezası talep edildi.
Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, bu dönemde bir gazeteciye karşı “kişilik haklarının ihlali” iddiasıyla dava açtı. Asliye hukuk mahkemesinde görülen davada, 100.000 TL manevi tazminat talep eden Bayraktar, ikinci duruşmada 25.000 TL tazminat ödenmesine karar verilmesiyle sonuçlanan bir davayı kazandı.
Erdoğan Ailesi ve Yakın Çevresinin Tarafı Olduğu Davalar ve Sanıkların Meslekleri
| İsim | Dava Sayısı | Sanık Sayısı | Sanıkların Meslekleri |
| Recep Tayyip Erdoğan | 22 | 43 | 17 Gazeteci, 12 Aktivist, 10 Öğrenci, 3 Sanatçı, 1 Siyasetçi |
| Mustafa Doğan İnal | 8 | 17 | 17 Gazeteci |
| Serhat Albayrak | 4 | 8 | 7 Gazeteci, 1 Tüzel kişi |
| Bilal Erdoğan | 2 | 2 | 2 Gazeteci |
| Berat Albayrak | 2 | 2 | 2 Gazeteci |
| Emine Erdoğan | 1 | 1 | 1 Gazeteci |
| Selçuk Bayraktar | 1 | 1 | 1 Gazeteci |
İktidar partisi siyasetçilerinin taraf olduğu davalar
İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi’ne mensup bakanların, milletvekillerinin ve bakan yardımcılarının taraf olduğu ifade ve basın özgürlüğü davalarında en sık yöneltilen suçlama, TCK’nın 125/3. maddesindeki “kamu görevlisine hakaret” oldu. Bu kapsamda 12 dava açıldı ve 24 kişi yargılandı.
İkinci sırada “kişilik haklarına saldırı” suçlaması yer aldı. Bu gerekçeyle açılan 4 davada 5 sanık yer aldı.
“Hakaret” suçu (TCK 125/1) nedeniyle 4, “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” (TMK 6/1) suçlamasıyla 3 , “iftira” (TCK 267/1) gerekçesiyle ise 2 dava açıldı.
Ceza davalarında toplamda 54 yıl 3 ay hapis cezası talep edilirken, hukuk davalarında 340.000 TL’lik manevi tazminat istendi.
“Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” suçlamasıyla açılan 3 davanın tamamında, o dönemde Adalet Bakan Yardımcısı olan şimdiki İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek davacı olarak yer aldı. Gürlek, bakan yardımcılığı görevindeyken hakkında yapılan haberler ve yazılar nedeniyle şikâyette bulundu. Bu davalarda bazı gazetecilere hapis cezaları verildi, cezaların biri ertelendi.
Gazeteci ve aktivistlere yönelik ifade ve basın özgürlüğü davalarında şikâyetçi ya da davacı sıfatıyla yer alan isimler arasında eski başbakanlar Binali Yıldırım ve Ahmet Davutoğlu; eski İçişleri Bakanları Süleyman Soylu ve Efkan Ala; Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy; eski Sanayi ve Teknoloji Bakanı ve iktidar partisinden Bursa milletvekili Mustafa Varank; eski Avrupa Birliği Bakanı, milletvekili ve büyükelçi Egemen Bağış ile Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir yer aldı.
Ayrıca, Cumhurbaşkanı danışmanı Korkmaz Karaca, eski TBMM Başkanı ve Tekirdağ milletvekili Mustafa Şentop, eski Erzurum milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu, eski Diyarbakır milletvekili Ali İhsan Arslan, eski milletvekili Edibe Sözen, Şanlıurfa milletvekili İbrahim Halil Yıldız ve Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim de bu süreçlerde davaların tarafı oldu.
Adalet Bakan Yardımcısı olarak görev yapan ve rapor hazırlanırken İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na atanan Akın Gürlek, yine Adalet Bakan Yardımcısı Hasan Yılmaz, Milli Savunma Bakan Yardımcıları Muhsin Dere, Şuay Alpay, Alpaslan Kavaklıoğlu ve Yunus Emre Karaosmanoğlu da adı geçen diğer isimler arasında yer aldı.
Geçen adlî yılda bu kapsamda görülen 24 davadan 17’si sonuçlandı; yalnızca 5’inde beraat kararı çıktı. 3 dava reddedildi. Ayrıca, “kişilik haklarının ihlali” gerekçesiyle açılan tazminat davalarında toplam 340.000 TL talep edildi.
İktidar Partisi Siyasetçilerinin Taraf Olduğu Davalarda Verilen Hükümler
| Sanık Sayısı | Mesleği | Şikayetçi/müşteki/davalı | Karar | Ceza miktarı |
| 1 | Aktivist | Süleyman Soylu | Beraat | – |
| 1 | Aktivist | Devlet Bahçeli, Süleyman Soylu | ‘Kamu görevlisine hakaret’ten ceza verildi | 55.000 TL adlî para cezası |
| 1 | Gazeteci | Mustafa Varank | Beraat | – |
| 1 | Gazeteci | Dönemin İçişleri Bakanı Efkan Ala | ‘İftira’ suçlamasıyla hapis | 1 yıl hapis cezası |
| 1 | Gazeteci | Yasin Ekrem Serim | Dava reddedildi | – |
| 2 | Gazeteci | Mustafa Varank | Beraat | – |
| 1 | Gazeteci | Akın Gürlek | ‘Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek’ten ceza | 6 ay hapis cezası |
| 1 | Gazeteci | Edibe Sözen | Dava reddedildi | – |
| 2 | Gazeteci | Hasan Yılmaz, Akın Gürlek, İrfan Fidan | Beraat | – |
| 1 | Gazeteci | Akın Gürlek | Beraat | – |
| 1 | Gazeteci | Mehmet Nuri Ersoy | ‘Kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret’ten ceza verildi | 7.080 TL adlî para cezası |
| 1 | Gazeteci | Akın Gürlek | ‘Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek’ten ceza | 2 yıl hapis cezası |
| 2 | Gazeteci | Ali İhsan Arslan | Dava reddedildi | – |
Yargı üyelerinin taraf olduğu davalar
Geçen adlî yılda toplam 18 davada 25 gazeteci, yargı üyelerine karşı suç işledikleri iddiasıyla yargılandı. Bu davalarda, hâkim ve savcılar şikâyetçi, müşteki, mağdur ya da davalı sıfatlarıyla yer aldı.
En fazla davada adı geçen yargı mensubu, Anayasa Mahkemesi üyesi İrfan Fidan oldu. Fidan, 7 farklı gazetecinin yargılandığı davalarda taraf olarak yer aldı. Onu, 4 gazetecinin yargılandığı davalarda adı geçen eski Hâkimler ve Savcılar Kurulu üyesi Hamit Kocabey izledi. İstanbul 1. Sulh Ceza Hâkimi B.A., Yargıtay üyeleri Ayhan Ayan ve Tekmen Savaş Nemli, Adalet Bakan Yardımcısı Hasan Yılmaz, Gezi Davası hâkimi M.B. ve İstanbul’daki bazı üst düzey yargı yetkilileri de davalarda taraf olarak yer aldı.
Söz konusu davalarda gazetecilere en sık yöneltilen suçlama “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125/3) oldu. Bu suçlama 12 davada 16 sanığa yöneltildi. Bunu, “terörle mücadelede görev almış kamu görevlisini hedef göstermek” (TMK 6/1) suçlaması izledi. Bu suçlama 5 davada 7 kişiye karşı kullanıldı. Ayrıca, “iftira” ve “kişilik haklarına saldırı” suçlamaları da çeşitli davalarda gündeme geldi.
Ceza davalarında toplamda 26 yıl hapis cezası istendi. Asliye hukuk mahkemelerinde açılan tazminat davalarında ise toplam 200.000 TL talep edildi.
Yargı Mensuplarının Tarafı Olduğu Davalarda Sanıklara Yöneltilen Suçlamalar
| Suçlama | Dava Sayısı | Sanık Sayısı |
| Kamu görevlisine hakaret (TCK 125/3) | 12 dava | 16 sanık |
| Terörle mücadelede görev almış kişiyi hedef göstermek (TMK 6/1) | 5 dava | 7 sanık |
| İftira (TCK 267) | 2 dava | 3 sanık |
| Kişilik haklarına saldırı | 2 dava | 2 sanık |
Polis, asker ve valilerin taraf olduğu davalar
Askerler, polisler ve valilerin de şikâyetçi, mağdur veya müştekî olarak taraf olduğu bir dizi dava açıldı. Bu davalar, otoriteye karşı direnme, hakaret ve terörle ilişkilendirme gibi suçlamaları içeriyor.
Milli Savunma Bakanlığı, bir akademisyen ve 4 gazeteci hakkında tazminat davası açarken, Türk Silahlı Kuvvetleri de 3 gazeteci ve bir siyasetçi hakkında dava açtı. İçişleri Bakanlığı ise gazetecilere yönelik çeşitli davalar açtı. Gaziantep eski Valisi Davut Gül ve Tuğgeneral Subutay Adaş gibi önemli isimler de gazetecilere karşı hakaret suçlamalarıyla davacı oldu.
Bu davaların çoğunda, “görevi yaptırmamak için direnmek” (TCK 265) suçlaması öne çıkarken, “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet” (2911 SK) ve “kamu görevlisine hakaret” gibi diğer suçlamalar da yer aldı. Gazeteciler bu davalara farklı eylemleri takip ederken, eylemcilerle birlikte gözaltına alınarak dâhil edildi.
Bazı davalarda, “devletin güvenliğine ilişkin belgeleri açıklamak” gibi ciddi suçlamalarla karşılaşıldı.
Toplamda, sanıklara 99 yıl 6 ay hapis cezası talep edildi. Ayrıca, Milli Savunma Bakanlığı, Türk Tabipleri Birliği Başkanı hakkında 100.000 TL tazminat talep etti.
Polis, Asker ve Valilerin Tarafı Olduğu Davalarda Sanıklara Yöneltilen Suçlamalar
| Davacı | Davalı | Suçlamalar |
| Milli Savunma Bakanlığı | 1 Akademisyen | Türk Silahlı Kuvvetleri’nin onur ve saygınlığını zedeleme |
| Türk Silahlı Kuvvetleri | 3 Gazeteci, 1 Siyasetçi | Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek |
| Emniyet Genel Müdürlüğü | 1 Gazeteci | Kamu görevlisine hakaret |
| Gaziantep Valisi | 2 Gazeteci | Kamu görevlisine hakaret |
| Tuğgeneral Subutay Adaş | 1 Gazeteci | Kamu görevlisine hakaret |
| Eski Jandarma Komutanı Musa Çitil | 1 Gazeteci | Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek |
| Polisler | 3 Gazeteci, 16 Aktivist, 18 Öğrenci, 21 Siyasetçi, 1 Avukat | Görevi yaptırmamak için direnme, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet |
| Avukatlar | 7 Avukat | Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere katılma |
Bu yargılamalarda, bazı sanıklar hakkında “polise direnme” ve “kamu görevlisine hakaret” gibi suçlamalarla hapis veya para cezası verilirken diğer davalarda beraat kararları çıktı.
Polis, Asker ve Valilerin Tarafı Olduğu Davalarda Verilen Hükümler
| Sanık | Sanığın Mesleği | Şikâyetçi/Müştekî/Davalı | Karar | Ceza Miktarı |
| 1 Gazeteci | Gazeteci | Polis memurları (4 kişi) | ‘Polise direnmek’ suçlamasıyla verilen 8 ay 10 günlük hapis cezası adlî para cezasına çevrildi. | 10.000 TL adlî para cezasına çevrildi |
| 1 Gazeteci | Gazeteci | Subutay Adaş | Beraat | — |
| 1 Gazeteci | Gazeteci | Emniyet Genel Müdürlüğü | Beraat | — |
| 2 Gazeteci | Gazeteci | Davut Gül | 1 gazeteciye ‘kamu görevlisine hakaret’ iddiasıyla adlî para cezası verildi. | 7.080 TL |
| 1 Gazeteci | Gazeteci | Musa Çitil | Beraat | — |
| 1 Gazeteci, 12 öğrenci | Öğrenci / Avukat | Polis memurları (2 kişi) | Beraat | — |
Farkı kişi ve kurumların taraf olduğu davalar
Geçen adlî yılda izlenen 107 davada, gazeteciler ve bir siyasetçi hakkında, çeşitli kişi ve kurumların taraf olduğu 12 dava görüldü.Bu davalarda 13 gazeteci ve bir siyasetçi olmak üzere toplamda 14 sanık yargılandı.
Davaların müştekileri yalnızca kamu kurumlarıyla sınırlı kalmadı. Aralarında medya gruplarının, dinî vakıfların ve akademisyenlerin bulunduğu geniş bir yelpazede etkili kişi ve kuruluşlar yer aldı. Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA), Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Memur-Sen gibi kurumların yanı sıra, Türk Devletleri Şehit Yakınları ve Gaziler Vakfı ile Demirören Medya Grubu da davacı olarak öne çıktı.
Dava dosyalarında ayrıca Boğaziçi Üniversitesi’nde görevli akademisyen Dr. Mehmet Turan, Türkiye Wushu Federasyonu (TWF) Yönetim Kurulu Üyes Abdurrahman Akyüz, milli sporcu olan kızı Elif Akyüz, Sosyal Doku Vakfı Başkanı Nurettin Yıldız ve “Cübbeli Ahmet” olarak tanınan Ahmet Mahmut Ünlü gibi kamuoyunda tanınan isimlerin de şikâyetçi olduğu görüldü. Diğer müştekiler arasında avukat Sezgin Keleş, akademisyen Süheyb Öğüt ve Almanya’da öldürülen Osmanen Germania yöneticisi Taner Ay’ın yakınları da yer aldı.
Gazetecilere yönelik adlî taciz davalarında en sık yöneltilen suçlamalar
İncelenen bu 107 davada en çok yöneltilen suçlamalar “kamu görevlisine hakaret” (30 dava, 46 sanık) ve “cumhurbaşkanına hakaret” (22 dava, 43 sanık) oldu. “Hakaret” suçlaması ise 19 davada 31 kişiye yöneltildi.
Tazminat taleplerinin yer aldığı “kişilik haklarının ihlali” suçlamasıyla 15 dava açılırken, istenen toplam tazminat 1.960.000 TL’ye ulaştı.
“Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” (9 dava), “görevliye direnme” (7 dava, 53 sanık) ve “toplantı ve gösteri yürüyüşüne muhalefet” (5 dava, 48 sanık) suçlamaları da sıkça görüldü.
Daha az rastlanan suçlamalar arasında “iftira” (10 dava), TCK 301 (4 dava), “veri gizliliği,” “devlet güvenliği,” “dinî değerleri aşağılama” ve “kişinin hatırasına hakaret” yer aldı.
Yöneltilen Suçlamalar (Suç Türüne Göre Dağılım)
| Suçlama | Açılan Dava Sayısı | Yargılanan Sanık Sayısı |
| Kamu görevlisine hakaret (TCK 125/3) | 30 | 46 |
| Cumhurbaşkanına hakaret (TCK 299) | 22 | 43 |
| Hakaret (TCK 125/1) | 19 | 31 |
| Kişilik haklarının ihlali (Asliye hukuk – tazminat talepli) | 15 | 16 |
| Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek (TMK 6/1) | 9 | 11 |
| Görevi yaptırmamak için direnmek (TCK 265) | 7 | 53 |
| 2911 sayılı Kanuna muhalefet | 5 | 48 |
| İftira (TCK 267) | 10 | 22 |
| Devlet kurumlarını alenen aşağılamak (TCK 301) | 4 | 6 |
| Kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak (TCK 136/1) | 1 | 2 |
| Devletin güvenliğine ilişkin belgelerle ilgili suçlamalar (TCK 326) | 1 | 4 |
| Ticari itibarı zedelemek | 2 | 3 |
| Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek (TCK’nın 216) | 2 | 3 |
| Dini değerleri alenen aşağılamak (TCK 216/3) | 1 | 10 |
| Kişinin hatırasına hakaret (TCK 130) | 1 | 1 |
Verilen cezalar: Hakaret ve iftira başta geliyor
İfade özgürlüğü davalarına ilişkin yapılan analiz, ceza hükmüyle sonuçlanan davaların önemli bir bölümünde gazetecilerin hedef alındığını ortaya koydu. İncelenen dönemde mahkemeler 6 davada hapis, 5 davada ise adlî para cezası verdi. Asliye hukuk mahkemelerinde görülen 2 davada ise tazminata hükmedildi.
Aynı dönemde 20 dava beraatle sonuçlandı. 7 dava reddedildi, bir dosyada davanın düşmesine karar verilirken, bir diğerinde ise “hüküm kurulmasına yer olmadığına” hükmedildi.
Ceza verilen davalarda öne çıkan suçlamalar arasında “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125/3) ilk sırada yer aldı. Bu suçlamadan 6 sanık mahkûm edildi. İkinci en yaygın suçlama olan “iftira” (TCK 267) nedeniyle ise 5 kişi ceza aldı.
“Terörle mücadelede görev yapan kişileri hedef göstermek” (TMK 6/1) ve “devlet kurumlarını alenen aşağılamak” (TCK 301) suçlamalarından ise 2’şer sanık cezaya çarptırıldı. Bunun yanı sıra, “kamu görevlisine direnmek” (TCK 265/1) ve “kişi haklarına saldırı” suçlamalarından da birer sanık hüküm giydi.
Ceza verilen davalarda sanıkların meslekî profili dikkat çekiciydi. Mahkûm edilen 27 kişinin 18’i gazeteci, 7’si ise hak savunucusu ve aktivistti.
Verilen toplam hapis cezası 12 yıl, 4 ay ve 12 gün olarak kaydedildi. Adlî para cezalarının toplamı ise 79.223 TL’ye ulaştı. Asliye hukuk mahkemelerinde “kişilik haklarının ihlali” nedeniyle verilen tazminat miktarı 37.500 TL olarak kayıtlara geçti.
Ceza Hükmü Verilen Davalarda Kararların Dağılımı
| Karar Türü | Sayı |
| Hapis cezası verilen dava sayısı | 6 |
| Adlî para cezası verilen dava sayısı | 5 |
| Asliye hukukta tazminat kararı verilen dava sayısı | 2 |
| Beraat kararı verilen dava sayısı | 20 |
| Reddedilen dava sayısı | 7 |
| Düşme kararı verilen dava sayısı | 1 |
| Hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilen dava sayısı | 1 |
Ceza Hükmü Verilen Davalarda Sanıkların Meslekî Profili
| Meslek Grubu | Sanık Sayısı |
| Gazeteciler | 18 |
| Aktivistler | 7 |
| Diğer | 2 |
Toplam hapis cezası: 12 yıl 4 ay 12 gün
Toplam adlî para cezası: 223 TL
Toplam tazminat miktarı (Asliye hukuk): 500 TL
SLAPP nedir?
“Kamusal Katılıma Karşı Stratejik Davalar” (SLAPP), ifade özgürlüğü kapsamında yapılan eleştirileri bastırmak amacıyla açılır ve genellikle gazetecilere, aktivistlere, akademisyenlere ve çevre savunucularına yöneliktir.
Bu tür davalar uzun sürer ve yüksek maliyetlidir, sanıklar üzerinde psikolojik baskı yaratır ve topluma “eleştirirsen cezalandırılırsın” mesajı verir.
Avrupa Birliği, bu tehdide karşı 2024 yılında ‘Anti-SLAPP Yönergesi’ni kabul etti. Bu düzenleme, gazetecileri ve kamu yararına konuşan diğer bireyleri korumayı amaçlıyor.
Yönerge, güçlü aktörlerin açtığı yıldırma davalarına karşı savunma mekanizmaları oluşturmayı ve haksız davaların erkenden reddedilmesini sağlamayı hedefliyor. Ayrıca sanıkların yasal masraflarının karşılanması gibi önlemler de getiriyor.
İLGİLİ:
Gazeteci İsmail Arı: Menzil’in Kasası’nı yazdım, soruşturma ve tehdit yağmuru başladı
SLAPP davaları: “Stratejik” yargılamalar gazetecileri yıldırmıyor
