ICFJ (Uluslararası Gazetecilik Merkezi), Haber Odalarında Teknoloji Kullanım Raporu’nu yayımladı. Oldukça kapsamlı hazırlanan raporda, aralarında Türkiye’nin de olduğu 130 ülkeden, 2700 sayıda haber odası ile görüşülerek veri toplandı. Raporun en önemli bulgusu olarak, habercilerin ve haber odalarının dijital becerilerde oldukça eksik kaldıkları, teknolojiyi gerektiği gibi kullanamamaları gösterilebilir. Raporun önemli bulgularını sizin için özetleyerek, çevirdik.
1. Araştırmaya konu olan haber odalarında çalışan haberciler ekseriyetle genç.
Bu gençlikleri dinamizm getirse de, tecrübe eksikleri olduğu söylenebilir ancak daha kötüsü, genelde iddia edilenin aksine, genç olmak yanında otomatik olarak dijital dünyaya hakimiyeti getirmiyor. Bulgulara göre, yeni nesil gazeteciler genelde bir önceki kuşağa göre dijital alanda daha donanımlı olsalar da, sahip olmaları gerekenden çok daha az beceriye sahipler. Bu ilk bulgu, geçtiğimiz ay Nature’da duyurulan ‘Dijital Yerli Miti’ başlıklı araştırmanın sonuçlarıyla da uyumlu. İlgili araştırma, esasında dijital yerli/göçmen gibi bir ayrımın anlamlı olmadığını; zira dijital becerilere sahip olmanın yaş veya kuşak ile pek bir ilgisi olmadığını gösteriyordu.
2. Haberciler, ihtiyaçları olan beceriler için eğitilmiyor ve bu yüzden dijital beceri eksiklerini kapatamıyorlar.
Buna göre haberciler veri gazeteciliği, siber güvenlik, kodlama, web tasarımı ve web geliştirme becerilerine ihtiyaç duyuyor oysa kendilerine sunulan eğitimler genellikle Twitter üzerinden gerçek-zamanlı muhabirlik, çoklu-platformlarda içerik yayma ve mobil gazetecilik üzerine.
3. Haber odalarında bilgi güvenliği eksik.
Dijital yenilikleri, güncel güvenlik yazılımları ve standartlarını yakından takip etmesi gereken haber odaları, maalesef siber güvenlik alanındaki gelişim ve dönüşüm hızına ayak uyduramamış gözüküyor. Siber saldırıların, kişisel ve kurumsal verilerin sızdırılmasının ve dahi rehin alınmasının oldukça yaygınlaştığı ve dijital dönüşüm laflarının çok yüksek sesle söylendiği bir dönemde, bu kadar ciddi bir güvenlik eksiğinin olması, habercilik mesleğinin ve toplumun bilgi alma hakkının geleceği açısından kötü bir haber olarak görülebilir.
4. Haberciler, sosyal medyayı yoğun, doğrulama araçlarını az kullanıyor.
Habercilerin çoğu (%70 üzeri), bilgiye erişmek ve yaymak için sosyal medyayı yoğun olarak kullanıyor. En yaygın kullanılan mecralar (sürprize yer bırakmayacak şekilde) Facebook, Twitter ve YouTube. Öte yandan habercilerin sosyal medyada yayılan yalan haberlere karşı kendilerini korumak için gereken doğrulama araçlarını pek kullanmadıkları (sadece %11’i) da bulgularla ortaya çıkmış. Yoğun sosyal medya kullanımına karşın, kısıtlı doğrulama aracı kullanımı, içinde bulunduğumuz post-gerçek dönemin doğasına dair de önemli bir done olarak görülebilir.
5. Haber platformları, analitik verilerini genelde trafik çekmek için kullanıyor.
Haber odalarının yarısına yakını (%45) günlük olarak analitik verilerini kontrol ediyor. Bu verileri ekseriyetle, sitelerine trafik çekmek için kullanıyorlar. Sayfa gösterimi, haber odaları arasında en yaygın kullanılan (%73) ve önemsenen metrik. Etkileşim metrikleri ise çok daha az önem arzediyor: Sosyal paylaşımlar (%46), dönüşüm oranı (%18).
6. Haber platformlarının gelir temel kaynakları reklam, sponsorluk, abonelik.
Haber mecraları gelirlerini öncelikle reklamdan, sonra sponsorlardan, üçüncü olarak ise abone gelirlerinden elde ediyor. Burada dikkat çeken önemli bir nokta, geleneksel mecralar ile, saece-dijital haber platformlarının gelir kaynakları açısından farlılaşması. Sadece-dijital platformlar, (bağışlar ve ortaklıklar gibi) alternatif kaynaklardan gelir elde etmeye, geleneksel ve hibrit mecralara göre daha fazla eğilimliler.
Rapora ait haber: http://www.icfj.org/news/first-ever-global-survey-news-tech-reveals-perilous-digital-skills-gap
Raporun geniş özeti: https://medium.com/@ICFJ/a-study-of-technology-in-newsrooms-cea3252ce5df
Raporun tam metni: http://www.icfj.org/news/first-ever-global-survey-news-tech-reveals-perilous-digital-skills-gap