Haber Yeni Medya

Journo modeli küresel Reuters raporunda

2017 Global Editörler Ağı Zirvesinde bir oturum.

Reuters Enstitüsü, Avusturya’nın başkenti Viyana’da yedincisi düzenlenen Global Editörler Ağı Zirvesi (GEN Summit) kapsamında ‘Dijital Haberler Raporu’nu paylaştı. Bu detaylı çalışma, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 36 ülkeden 70 bin online haber tüketicisi ile yapılan ankete ve her ülkeden uzmanlar ile yapılan mülakatlara dayanıyor. Raporun odak konuları ‘sahte haberler’ (fake news) çağında haberlere karşı duyulan güven, habercilikte değişen iş modelleri, ve platformların rolü olarak sıralanabilir.

Raporun işaret ettiği temel iki nokta:
-Sahte haberlerden bahsederken, her ne kadar vurgu hep İnternet ve sosyal medya üzerine olsa da, anket sonuçları birçok ülkede haberlere duyulan güvenin düşmesinin arkasında politik nedenler olduğunu gösteriyor.
-Yankı odaları (echo chamber) ve filtre baloncukları (filter bubble) birçok okur/izleyici için somut bir gerçekliğe işaret etse de, sosyal medyayı ve arama motorlarını etkin bir şekilde kullananların eriştikleri haberlerin tek yanlı olmaktan uzak olduğu görülüyor.

Türkiye’nin yüzde 25’i haberi WhatsApp’tan alıyor

  • Birçok ülkede (özellikle Malezya, Brezilya ve İspanya) habere erişim için sosyal medyanın kullanımı azalırken, WhatsApp ve benzeri mesajlaşma uygulamalarının bu alanda kullanımı artıyor. Türkiye’de de bu trend mevcut. Habere erişim için öncelikli olarak kullanılan sosyal mecralar Türkiye’de sırasıyla Facebook (%54), YouTube (%32), Twitter (%25), WhatsApp (%25) ve Instagram (%17) olmuş. Mesajlaşma uygulamalarının, sosyal medyaya göre çok daha mahrem olması ve içeriği algoritmalar ile filtrelememelerinin bu değişimde etkili olduğu söylenebilir.
Türkiye’de habere erişim için kullanılan sosyal mecralar.
  • Katılımcıların sadece %24’ü sosyal medyanın gerçek ile kurguyu ayırt etmekte iyi bir performans gösterdiğini ifade ederken bu oran haber medyası için %40. Sosyal medyaya duyulan bu düşük güvenin sebebi olarak kuralsızlık ve viral algoritmalarının düşük kaliteyi ve sahte haberleri teşvik etmesi gösterilebilir.
  • Haberlere duyulan güven hususunda ülkeler arasında büyük farklılıklar mevcut. Finlandiya, %62 ile haberlere duyulan güvenin en yüksek odluğu ülke olurken, en düşükler de %23 ile Yunanistan ve Güney Kore oldu.Türkiye’de ise bu genel tabloya zıt bir şekilde katılımcıların %40’ı genel olarak haberlere, %46’sı ise kendi takip ettiği haberlere güvendiğini belirtmiş.
  • Birçok ülkede medyaya karşı güvensizlik, medyanın politik bakımdan taraflı olması ile ilişkilendiriliyor. Bu durum özellikle siyasi kutuplaşmanın yüksek olduğu ABD, İtalya ve Macaristan’da yoğun bir şekilde hissediliyor.
  • Katılımcıların yaklaşık üçte biri (%29) bazen haberleri görmezden geldiğini ifade ediyor. Birçokları için bunun sebebi haberlerin morallerini bozması iken diğerleri için sebep haberlere güvenilemeyecek olması…
  • Birçok ülkede habere mobilden erişenlerin oranı, bilgisayarlarından erişenleri geçmiş durumda. Mobil haber notifikasyonları gittikçe popülerleşiyor. Notifikasyonların kullanım oranı ABD’de %8, Güney Kore’de %7, Avustralya’da ise %4 artmış durumda. Türkiye’de mobil notifikasyonlar ile habere erişenlerin oranı %24.
  • Benzer şekilde mobilin evde kullanımı da ciddi şekilde artmış. Katılımcıların %46’sı akıllı telefonlarını yatakta da kullandıklarını belirtiyorlar.
  • Amazon Echo ve benzeri sesle yönetilen dijital asistanlar habere erişimde en yeni platformlar olarak dikkat çekiyor. Çok yeni olmalarına karşın gelişmiş ülkelerde habere erişim bakımından akıllı saatlerin önündeler.
  • Online haber kaynaklarına abonelik hususunda ABD’de Trump faktörü nedeniyle yaşanan dramatik artış dikkat çekici. 2017 yılında ABD’de dijital haber abonelikleri %9’dan %16’ya çıkmış. Bu aboneliklerin çoğu da beklenenin aksine genç nüfustan gelmiş.
  • Tüm ülkeler hesaba katıldığında online haber okurları arasında abonelik için para ödeyenlerin oranı %13. Bu oranın en yüksek olduğu bölge Nordik ülkeler.
  • Tüm ülkelerde online haber okurlarının %21’i bilgisayarlarında ad-blocker (reklam önleyici) kullanıyor (Türkiye %27 ile 9. sırada). Bu oran akıllı telefonlarda %7. Bu kullanıcıların yarısı, haber okumak için gerektiğinde ad-blocker’ı kapattıklarını belirtmişler.
  • Avusturya ve İsveçliler hala basılı mecraları tercih ederken, Alman ve İtalyanlar televizyonu, Latin Amerikalılar ise sosyal medya ve chat uygulamalarını tercih ediyor.

Türkiye’de habere erişim verileri

Türkiye özelinde haberlere erişim için en çok tercih edilen geleneksel mecralar sırasıyla Fox TV, CNN Türk, NTV, Kanal D, Hürriyet olurken; online mecralarda bu sıralama CNNTürk.com.tr, Mynet.com, Hürriyet.com.tr, Sözcü.com.tr ve NTV.com.tr şeklinde.

Türkiye’de habere erişim için kullanılan geleneksel ve dijital mecralar.

Raporun Türkiye sayfasında medya ve habercilere yönelik baskılara, tutuklamalara ve sansüre detaylı vurgu yapılmış. Ayrıca dijital-doğmuş mecralar (OdaTV, T24, Diken vd.) sıralanmış ve Journo’nun ticârî olmayan özgün ekonomik modeline ayrı bir paragraf ayrılmış. Raporda, Journo için yazılanlar şu şekilde:

“Journo, dijital doğmuş diğer mecralardan farklı bir yaklaşım ortaya koyarak freelance habercilere bir platform sunuyor ve MATRA insan hakları fonu üzerinden haberleri için telif almalarını sağlıyor. Son dönemlerde işten çıkarılmış birçok ünlü muhabir Journo’ya özel haberleri ile katkıda bulunuyor.”


Raporun tamamı için tıklayın.

Orhan Şener

TGS Akademi Direktörü Orhan Şener, aynı zamanda Akademi bünyesinde gazeteciliğin dijital dönüşümü, online haber formatları, yeni nesil gelir modelleri gibi konularda eğitimler veriyor ve Journo.com.tr'ye benzer konularda katkıda bulunuyor.

Lisans eğitiminde işletme ve iktisat okuyan Şener, City University London’da Enformasyon, Toplum ve İletişim alanında yüksek lisans yaptı, şimdilerde Galatasaray Üniversitesi'nde 'Enformasyona Erişim ve Filtreleme Pratikleri: Türkiyeli Gazeteciler Üzerine Çalışma' başlıklı doktora tezini yazıyor ve Bahçeşehir Üniversitesi'nde ve çeşitli eğitim programlarında dersler veriyor.

Journo E-Bülten