Haber

Meral Akşener 26 yıl önce de bir reklam arasında “Koalisyonu ben yıktım” demişti

Habertürk yayınında cumhurbaşkanı olmak istediğini söyleyen hukukçu Ersan Şen’i reklam arasında Meral Akşener’in araması sosyal medyada gündem oldu. Akşener 26 yıl önce de 32. Gün programının reklam arasında Mehmet Ali Birand’a siyasetle ilgili önemli bir açıklama yapmıştı. Akşener’in “Refah-Ana koalisyonunu ben yıktım… İyi bir örgütçüyüm” dediği videonun geçen yıl sosyal medyada yayılması üzerine 32. Gün arşivini yöneten Umur Birand özür dilemişti.

Habertürk televizyonunun dün akşamki canlı yayınına siyasi gelişmeleri değerlendirmek üzere katılan hukuk profesörü Ersan Şen, İYİ Parti’den (İYİP) davet gelirse cumhurbaşkanı adayı olmak istediğini söyledi. Şen’in aktarımına göre programın reklam arasında bu partinin lideri Meral Akşener kendisini arayıp “Bunda ciddi misiniz” diye sordu ve hukuk profesörünün olumlu yanıtı üzerine ona “Gelin görüşelim” dedi.

Akşener, Millet İttifakı’nda İYİP ile birlikte yer alan 5 muhalefet partisinin Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu‘nu cumhurbaşkanlığı seçiminde ortak aday göstermesine karşı çıkarak geçen hafta siyasi bir krizi tetiklemişti. Son gelişme üzerine sosyal medyada Akşener’e tepki gösterenler, “18 ayda Kılıçdaroğlu’na ikna olmadı, reklam arasında Ersan Şen’e ikna oldu” gibi ifadeler kullandı.

Akşener’in içişleri bakanı olarak ilk canlı yayınıydı

Meral Akşener tam 26 yıl önce de önemli bir siyasi açıklama için bir reklam arasını seçmiş, bu programın görüntüleri ancak 2022’de ortaya çıkmıştı.

Refah Partisi ile birlikte koalisyon hükûmetinde yer alan Doğru Yol Partisi’nin (DYP) kadın kolları başkanlığını yaparken 1996’da İçişleri Bakanlığı’na getirilen Akşener, ilk kez canlı yayımlanan bir televizyon programına özel bir söyleşi vermek için Türkiye’de görsel haberciliğin öncülerinden olan Mehmet Ali Birand‘ın 32. Gün programını seçmişti.

“Devlet-siyaset-mafya” üçgeninin ifşa olduğu Susurluk Skandalı‘dan kısa süre sonra çekilen bu program, Türkiye siyaset ve televizyonculuk tarihinin önemli kayıtlarından biri olmayı sürdürüyor. Programın reklam arasından kısa bir kesit ise ancak geçen yıl ortaya çıkmış ve sosyal medyaya sızdırılınca büyük tartışma yaratmıştı.

Videoda Akşener’in, canlı yayının reklam arasında Birand’a, “Refah-Ana [Refah Partisi ve Anavatan Partisi] koalisyonunu ben yıktım. Kadınlarla yıktım. 50 kadını dökemediler. Ben iyi bir örgütçüyüm” dediği görülüyor.

Akşener’in bu sözlerden uzun yıllar sonra, muhalefet ittifakının en önemli aktörlerinden olduğu bir dönemde ve cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde söz konusu videonun sızdırılmasından iktidar çevrelerini suçlayanlar oldu.

32. Gün’ün yıllar sonra ortaya çıkan reklam arası:

 

Mehmet Ali Birand‘ın oğlu olan, duayen gazetecinin 2013’teki vefatının ardından 32. Gün’ü sunan ve bugün de program arşivini yöneten Umur Birand, reklam arası görüntülerin sızması üzerine geçen yıl Akşener’den özür dilemişti.

Birand, “Eski programları koyarken reklam aralarını çıkarırız. Bu bizim için kutsal. Bizde çalışan genç bir asistan ham görüntüyü Facebook’a koymuş. Facebook’tan yayıldı. Görüntüyü 1 hafta önce yayımlamış. Genel başkandan özür dileriz. Facebook’tan kaldırdık. İlk defa başımıza geldi, yol kazası” demişti.

“Gazeteciliğin bir mottosu vardır, haber namustur diye”

Akşener, 2 Kasım 2022’de TBMM’de yapılan parti grup toplantısında görüntülerin yıllar sonra sızdırılmasıyla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ı eleştirmiş ve şunları söylemişti:

  • Gazeteciliğin bir mottosu vardır, haber namustur diye. Yani Refah-Yol [Refah Partisi ve Doğru Yol Partisi koalisyonu] ile Anavatan koalisyonunu yıktık… Yerine ne kurulmuş, Refah-Yol kurulmuş. Peki nasıl oluyor da ben Refah-Yol’u yıkıyorum ve o arada da Refah-Yol’un İçişleri Bakanı olarak oradayım? Konuşmaya gittiğimiz konu da Susurluk meselesi. Böyle bir zekâsızlığın, böyle bir zamanda, böyle bir şekilde ortaya konmasına hayretler içindeyim. Gerçekten Sayın Erdoğan adına çok üzüldüm. İyi ki de o Refah-Yol’un kurulmasını sağlamışım, iyi ki de o Refah-Yol’un kurulmasına vesile olmuşum. Çünkü 28 Şubatçılar çerçevesi içinde, yıkılıncaya kadar Türkiye’nin ekonomisine, ahlâkına, yönetimine son derece önemli katkıları olan bir iktidardı. O iktidarın da bakanı olmaktan kurur duyuyorum.

Birand reklam arasında da gazetecilikten taviz vermemişti

Görüntülerde Birand’ın reklam arasında bile gazetecilikten taviz vermediği de görülüyor. Birand reklam arasında, Susurluk Skandalı’na toplam kaç kişinin karıştığını sorunca Akşener tam listenin sadece Başbakanlık’ta olduğunu belirtip kendisine bu konunun yayında sorulmamasını istiyor. Birand ise canlı yayın başlayınca bunu yine de soracağını, Akşener istiyorsa aynı cevabı kamuoyu önünde verebileceğini belirtiyor.

Sonuçta Birand dediğini yaptı ve söyleşinin 45. dakikasında bu soruyu Akşener’e sordu. Duayen gazeteci, Susurluk Skandalı sonrasındaki yargılama sürecinde birkaç devlet görevlisinin feda edilip diğer sorumluların kurtarılacağı yönünde o dönemde kamuoyunda yükselen endişeleri de vurguladı. Program boyunca İçişleri Bakanı Akşener’in en çok zorlandığı gözlenen bölüm de bu oldu.

32. Gün’ün Akşenerli bölümünün televizyonda yayımlanan kaydı:

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: “TV HABERLERİ İZLEYİCİYİ YATIŞTIRMAMALI, KAŞINDIRMALI

“Mehmet Ali Birand bir gün bir haber yaptı ve bütün hayatım değişti”

Serdar Akinan ile ‘hayatının haberi’ni konuştuk: ‘Türkiye’de 32. Gün gazeteciliği bugün de mümkün’

Journo

Yeni nesil medya ve gazetecilik sitesi. Gazetecilere yönelik bağımsız bir dijital platform olan Journo; medyanın gelir modellerine, yeni haber üretim teknolojilerine ve medya çalışanlarının yaşamına odaklanıyor, sürdürülebilir bir sektör için çözümler öneriyor.

Journo E-Bülten