Yaklaşık iki yıldır gündemde olan Dijital Telif Yasası’nın ekimden önce meclise sunulması beklenmiyor. İktidar temsilcileri, Google başta olmak üzere teknoloji şirketleriyle kapalı kapılar ardında aylardır görüşmeler yapıyordu. Gazetecilik örgütlerinden ve bağımsız medya temsilcilerinden ise kendilerini doğrudan etkileyecek bu yasal düzenlemeyle ilgili görüş alınmamıştı.
Bu hazırlıkta rol oynayan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun görevden alındı, Hüseyin Yayman ise TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanlığı’nı devretti. Yasama döneminin ilk devresi biterken Dijital Telif Yasası şimdilik rafa kaldırıldı. Ankara kulislerinde, yapay zekâ konusunu da kapsayan yeni bir taslağın hazırlanıp en erken ekimde meclise sunulacağı konuşuluyor.
Sosyal medya dâhil dijital platformlarla ilgili yasal düzenlemeleri yapmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) çatısı altında 2020’de Dijital Mecralar Komisyonu kurulmuştu. “Uzman” (ihtisas) niteliğindeki komisyon, Aralık 2023’ten beri gündemde olan, dijital platformlara yönelik ek yasal düzenlemeleri de görüşmeye başlamıştı.
Ancak komisyonun bugüne kadarki çalışmaları, vatandaşların haber alma hakkını korumak ve medya ekosisteminde sürdürülebilir bir rekabetçiliği desteklemekten çok uzak kaldı. Komisyon bunun yerine, iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP veya AK Parti), “dezenformasyon” gibi gerekçelerle basın ve ifade özgürlüğü açısından tartışmalı yasa değişikliklerinde “tâli” bir rol oynadı.
İktidar cephesinde rahatsızlık yaratan içerikler veya popüler sosyal medya kullanıcıları ne zaman dikkat çekti ise komisyon o zaman ilgili dijital platforma karşı harekete geçti. Bu kapsamda Meta’ya bağlı Facebook ve Instagram, Alphabet’e bağlı Google ve YouTube, ayrıca TikTok ve LinkedIn gibi platformların temsilcileri çağrılıp TBMM çatısı altında masaya oturtuldu, “Türkiye’nin özel ihtiyaçları var” gibi vurgularla uyarıldı.
Toplantılarda, AKP’nin Hatay milletvekili Hüseyin Yayman, Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı unvanıyla dev teknoloji şirketlerine “Siz Türkiye’ye uygun şekilde kendinize çekidüzen vermezseniz hakkınızda ilave yasal düzenlemeler yapacağız” diye özetlenebilecek sayısız uyarı yaptı. Muhalefet partilerinin komisyondaki temsilcileri ise bağımsız medyanın ekonomik sürdürülebilirliğine en büyük tehdidi oluşturduğu vurgulanan Google üzerinde eleştirilerini yoğunlaştırdı.
Google, Kültür Bakanlığı’na “çok detaylı bir bilgi notu” sunmuş
İktidar partisi, haber dağıtımı ve dijital reklam alanında tekel konumundaki Google ile meseleyi ağırlıklı olarak finansal yönüyle (vergi, telif vb.) ele alırken muhalefet ise Gazete Duvar’ın kapanması vakasında da tartışılan algoritma yanlılığı, örtülü sansür, haksız rekabet, şeffaflık ve hesap verebilirlik eksikliği gibi konuları vurguladı.
Taraflar son olarak 8 Mayıs’ta komisyonun “Google Algoritma Değişiklikleri ve Sonuçları” başlıklı toplantısında bir araya geldi. Google’ı temsilen Tolga Sobacı, Johannes Matthias Müller, Faten Dubarry Bouhaouala, Duygu Yücesoy ve Gönenç Gürkaynak‘ın son toplantıda verdiği cevaplar milletvekillerini tatmin etmedi. Kanada, Avustralya ve Fransa’daki gibi, dijital platformları içerikler için yayıncılara telif ödemesi yapmaya zorlayan yasal düzenlemenin Türkiye’de nasıl uygulanabileceğine dair tartışma derinleştirilemedi. Muhalefet milletvekillerinin Google temsilcilerine yönelik “Yanıt vermiyorlar ki” tepkisine Başkan Yayman “Vermiyorsa ne yapalım efendim, silah mı dayayalım” dedikten kısa bir süre sonra toplantıyı kapadı.
Komisyona gelen Google temsilcileri, “Dijital Telif Yasası” hazırlığı konusunda geçen seneden bu yana “Kültür Bakanlığı ile çok yakın bir iletişim hâlinde” olduklarını ve “kendilerine çok detaylı bir bilgi notu” sunduklarını vurguladılar. Şirket temsilcisi Duygu Yücesoy, “Bakanlığımız da bunu çok olumlu karşılayarak yapılacak herhangi bir çalışmada bunların hepsinin dikkate alınacağını bize defâten söyleyerek çok teşekkürlerini iletti, biz de sizlerin huzurunda kendilerine açık diyalogları için çok teşekkürlerimizi iletiyoruz” dedi.
Kapalı kapılar ardında neler konuşulduğunu kamuoyu bilmiyor
Tüm haber kuruluşlarını doğrudan etkileyecek bir yasa konusunda Google’ın bu süreçte bakanlığa sunduğu belgenin içeriği bilinmiyor. Şirket ile bürokratlar arasında Dijital Telif Yasası hazırlığı sürecinde kapalı kapılar ardında yapılan görüşmelerde neler konuşulduğundan da kamuoyu ve gazetecilik meslek örgütleri habersiz.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla, Anadolu Ajansı’nın (AA) işbirliğiyle aralık ayında düzenlenen ‘II. Haberin Telifi ve Medyada Yapay Zekâ Sempozyumu’nda konuşan dönemin Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, modern bir Dijital Telif Yasası’nın yürürlüğe girmesinin elzem olduğunu söylemişti. Altun geçen ay görevinden alındı.
Medya alanındaki yasal düzenlemelerde Yayman ile birlikte çalışmalar yürüttüğü haberlere yansıyan Altun’un bilgisi dâhilinde, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nda gerekli hazırlıklar yapılmış ve yasa için bir taslak metin oluşturulmuştu. Önce geçen yıl sonunda, ardından bu yıl başında meclise sunulabileceği belirtilen bu taslak rafa kaldırıldı.
Bu arada TBMM Genel Kurulu’nda 28. Yasama Dönemi’nin ikinci devresinde görev yapacak İhtisas Komisyonu üyeleri geçen ay belli oldu. Google temsilcileriyle sadece komisyonda değil, kapalı ikili toplantılarda da birçok kez bir araya gelen Yayman, Dijital Mecralar Komisyonu Başkanlığı görevini, daha önce aynı komisyonda başkan vekili olan AKP Giresun Milletvekili Nazım Elmas‘a bıraktı. Yayman gelecek dönemde AKP Genel Başkan Yardımcılığı görevine odaklanacak.

Yapay zekâ konusunu da içeren yeni bir taslak hazırlanacak
Yayman, taslağın akıbetiyle ilgili sorumuzu yanıtsız bıraktı. Dijital Mecralar Komisyonu’nun yeni başkanı Elmas ise geçtiğimiz günlerde Meclis’te kahvaltılı bir toplantıda gelecek yasama dönemine ilişkin beklentileri anlatırken ekim ayında tekrar başlayacak çalışmalarda önceliği telif hakları düzenlemesine vereceklerini vurguladı. Ankara kulislerinde, ekim ayı sonrasında yapay zekâ meselesini de içerecek şekilde teknoloji şirketleriyle ilgili yeni bir yasa teklifinin tartışmaya açılacağı konuşuluyor.
Yapay zekâ teknolojileriyle ilgili Türkiye’nin atması gerekli adımları ele almak üzere Ekim 2024’te kurulan Meclis Araştırması Komisyonu, rapor hazırlama süresini 14 Mayıs’ta gecikmeli olarak tamamlamıştı. Ancak TBMM’de yaz tatili kararı alınmasına rağmen bu rapor hâlen yayımlanmadı.
Oysa dijital platformlar ve yapay zekâ şirketleri, birçok ülkede, başta haber içerikleri olmak üzere internet ortamında içerikleri kullandıkları için telif hakkı ödeme zorunluluğuyla karşı karşıya. Türkiye’de ise iş modelleri büyük ölçüde haberlerden ve başka yayıncıların ürettiği diğer içeriklerden kaynaklanmasına rağmen dijital platformlar ve yapay zekâ şirketleri, aslî içerik üreticilerine ödeme yapmadan çalışmaya devam ediyor.
Google dâhil bu şirketlerin yapay zekâ modellerini eğitirken kullandığı modeller de önemli bir ölçüde gazetecilerin ve diğer bilgi işçilerinin emeğine dayanıyor.
CHP’nin taslağı hazır, DEM ise AKP’nin adımını bekliyor
Muhalefet partileri, AKP’nin medya alanı ve internet ortamıyla ilgili son yıllardaki tüm düzenlemelerinde basın ve ifade özgürlüğü aleyhine tutumunu not ederek TBMM’ye gelecek olası yasa teklifine temkinli yaklaşıyor. Gerekçesi “telif hakları” olsa da ekim ayı ve sonrasında Meclis’e nasıl bir yasal düzenleme önerisi getirileceğini bekleyip görmek gerektiği vurgulanıyor.
Bu konudaki sorumuzu yanıtlayan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekili ve TBMM Dijital Mecralar Komisyonu üyesi Tuncay Özkan, “Ekim ayında TBMM açılır açılmaz adım atılmasını bekliyoruz. Bizim taslağımız telif hakları boyutuyla hazır durumda. Bu konuda kaybettiğimiz her gün, adeta milli servet kaybı çünkü Türk insanınca üretilen artı değer kaybolmaktadır” dedi.
“TBMM Başkanlığı’na CHP’nin taslağını sunacağız. İktidar vekilleriyle birlikte yapalım isteriz. Umuyoruz ki Google gibi şirketleriyle arka planda başka pazarlıklar yapılmıyordur. İktidarca sunulacak yasa teklifini de tartışarak; fikri hür, vicdanı hür medya ortamı olmasını sağlamayı hedefliyoruz” ifadesini kullanan Özkan, “Eğer aksi yönde, yine basın ve ifade özgürlüğünü kısıtlama amaçlı düzenleme gelirse bunu teşhir edeceğiz” diye ekledi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM) milletvekili Sevilay Çelenk Özen ise şu ifadeleri kullandı:
- Son dönemde “Dijital Telif Yasası” taslağı olduğu bilgisi bizimle paylaşılmıştı. AK Parti iktidarı, Google, TikTok platformlarıyla ilgili tartışmalara yaklaşımı aslında maddî boyutuyla ilgili görünüyor. Bu platformlar tarafından Türkiye’de elde ettikleri geliri vergi olarak da ödemeleri gerektiği görüşü vurgulanıyor. Sosyal medya alanında gelir elde etmeyi odaklanacak ve telif haklarını koruyacak bir yasa teklifi bekliyoruz. Haber içerikleri ve emeği koruma iddiasında olsa dahi ancak yasa teklifi önümüze geldiğinde gerçekten neyi amaçladıklarını göreceğiz. Bugüne kadar internet ortamında, sosyal medya alanında içerik anlamında neredeyse her türlü kısıtlama adımı atıldı. YouTube yayıncıları dâhil olmak üzere hiçbir özgürlük alanı bırakmayacak şekilde her türlü araç yaratıldı ve iktidar zaten bunları kullanıyor görünüyor.
- Konu epeydir gündemde olmasına ve taslak hazırlığı olduğu paylaşılmasına rağmen hâlen yasal girişimde bulunulmadığı için arka planda iktidar ile Google gibi bu teknoloji şirketleri arasında başka pazarlıklar olabileceği şüphesi, evet, doğuyor. Ama böyle pazarlıklar var mıdır, somut bir bilgi olmadan yorum yapamayız. İktidar, ekim ayı sonrasında yeni yasama yılında yeni yasa taslağını TBMM’ye getirecek diye bekliyoruz. Ancak bunun zamanlamasını kestirmek güç görünüyor. O dönemde medyadaki başka bir gündemi baskılamak için de yeni yasa taslağı gelmesi mümkün olabilecektir. Yasa teklifi geldiğinde amacını ve neye yarayacağını konuşabileceğiz.
Dijital tekeller karşısında gazetecilik örgütleri ne diyor?
Ankara’da Gazeteciler Cemiyeti’nin ev sahipliğinde dün düzenlenen “Dijital Tekellere Karşı Gazetecilik Mücadelemiz” başlıklı etkinlikte, Medya Dayanışma Platformu çatısı altındaki meslek örgütlerinin “İkinci Hak ve Özgürlükler Deklarasyonu” da açıklandı. Deklarasyonda şu ifadeler kullanıldı:
- Tekelleşen web tarayıcıları ile arama motorları, insanların haber alma sürecini “Keşfet” ve “sosyal medya” gibi uygulamalara hapsetmekte, arama motorları ve tarayıcıların yerini almaya başlayan yapay zeka uygulamaları da haber trafiği ile medya ilişkisini tümden koparmaktadır. Dev platformların dijital zemindeki etik kodlarını belirleyen, telif modellerini öngören düzenlemeler ve uluslararası anlaşmalar bulunmaması gazetecileri, medyayı ve yayıncı kuruluşları platformlar karşısında oldukça güçsüz ve korunmasız bırakmaktadır.
- Platformların hükûmetler ile ticarî ve siyasî ilişkileri, medya ve ifade özgürlüğü aleyhine bir dijital ortam oluşmasına yol açmaktadır. Erişim engelleri, görünmez kılınan hesaplar, hukuksuz yasaklamalar söz konusu olmakta ve dijital alan zehirlenmektedir. Platformlar, kullanıcıların medya izleme ve tüketim alışkanlıkları da dâhil olmak üzere tüm verilerini şeffaf olmayan yöntemlerle toplamakta, bunları ticarî amaçlarla yönlendirerek ya da pazarlayarak insanların mahremiyet haklarını ihlal etmektedirler.
- Dijital Telif Kanunu, dijital telif gelirlerinin gazeteciler ve medya kuruluşlarına dağıtımı konusunda net hükümler içermelidir. Reyting, tıklama ve basın kartlı çalışan sayısı, dağıtımda yegâne kriter olarak görülmemeli; özgünlük, alıntılanma yoğunluğu gibi niteliksel kriterler öne çıkarılmalıdır. Dijital Hizmet Vergisi, tüm kullanıcıların verilerine ve sanal izlerine sahip olan dijital platformları da kapsayacak şekilde düzenlenmelidir. Bu platformlardan alınacak vergilerin bir bölümü, medya ve ifade özgürlüğünü desteklemek için kullanılmalıdır.

Medya Dayanışma Platformu’nun bileşenleri arasında Basın Konseyi, Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), DİSK Basın İş, Diplomasi Muhabirleri Derneği (DMD), Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD), Gazeteciler Cemiyeti, İzmir Gazeteciler Cemiyeti, Parlamento Muhabirleri Derneği (PMD), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Türkiye Foto Muhabirleri Derneği (TFMD) ve Türkiye Haber Kameramanları Derneği (THKD) var.
İLGİLİ:
Google’ın yanıtlamadığı soru: Mesele algoritma değil, dijital telif yasası mı?
Bağımsız medyadan açık mektup: “Google’ın yıkıcı ambargosunu protesto ediyoruz”
İktidar medyasının nefret söylemine Google’ın reklam desteği sürüyor