Türkiye’nin 7 coğrafî bölgesindeki 17 ilde görev yapan 25 gazeteciye, en son hangi haber için resmî kurumlardan bilgi istediklerini ve ne yanıt aldıklarını sorduk. Cevap süreleri, şehre ve haber konusuna göre büyük ölçüde değişiklik gösteriyor. Bazı gazeteciler 1 günde yanıt alırken, bazıları 5 ay beklemek zorunda kalıyor. Uzun süre bekleyenlerin önemli bir bölümünün sonunda “ret” yanıtı aldığını da belirtmek gerekiyor.
Topluma doğru, tarafsız ve nesnel bilgi aktarmakla sorumlu olan gazetecilerin Türkiye’de yaşadığı zorluklardan biri de resmî kurumlardan ve yetkililerden sorularına yanıt almak. Özellikle yerel medya bu sorunla her gün karşılaşıyor.
2024 başı itibarıyla duruma dair verilere dayalı bir fikir edinmek için 7 coğrafî bölgeden 25 gazeteciye ulaştık. Adana, Ankara, Aydın, Ağrı, Çorum, Diyarbakır, Hakkari, İstanbul, Kahramanmaraş, Kars, Kocaeli, Manisa, Mersin, Muğla, Rize, Sivas ve Van yerel medyasında görev yapan bu gazeteciler en son hangi haber için resmî kurumlardan bilgi istediklerini anlattılar.
Sağlık, eğitim, yerel yönetim işleri, sosyal meseleler, altyapı projeleri, hava durumu ve sokak hayvanları gibi konularda yetkililere yönelttikleri soruları ve al(ama)dıkları cevapları aktaran gazetecilerle ilgili ayrıntıların yer aldığı ham veri kümesini şu sayfadan inceleyebilirsiniz.
Yanıt sürelerinin illere ve konulara göre çok değişkenlik gösterdiğini görüyoruz. Yerel medyadaki gazetecilerin büyük çoğunluğu resmî kurumlardan yeterince bilgi edinemediklerini belirtti. İktidara yakınlığıyla bilinen yerel gazetecilerin bu haber kaynaklarına ve resmî bilgilere daha kolay erişim sağladığı algısı var. Özellikle Doğu ve Güneydoğu’daki yerel medya mensupları, bilgiyi resmi kurumlardan teyit edemediklerini, gelecek cevaplar için günlerce beklemek zorunda kaldıklarını anlattı.
Bu iki bölgesinin yanı sıra Ege’deki gazeteciler sıkça “izin” engeline takıldığını söylüyor. İç Anadolu ve Karadeniz’deki gazeteciler bu engelle daha az karşılaşıyor. Akdeniz bölgesinde gazeteciler belediyelerden daha kolay bilgi alıyor. İç Anadolu ve Marmara bölgelerinde görüştüğümüz gazetecilerden bazıları, resmî kurumlardaki haber kaynaklarını kaybetmek istemediklerini belirterek isimlerinin verilmesini istemedi.
Hızlı yanıt alan gazetecilere genelde istedikleri bilgi de veriliyor. Uzun süre bekleyenler ise sık sık sonunda reddediliyor veya aylarca yanıtsız bırakılıyor.
Valilik izni şart oldu, eskiden böyle değildi
Hakkari‘den Colemerg haber sitesinin editörü Serkan Kaya, resmi kurumlardan genelde bilgi alamadıklarını belirterek “Yıllardır bu bölgede çalışıyorum, sayısız olay yaşanıyor ama biz bazen sadece iddia haberi yapabiliyoruz. Özellikle 2015 yılından sonra kentte farklı bir uygulama ortaya konmaya başlandı. Bunu yürüten de genelde ilin valisi oluyor” diyor.
Manisa Sekiz Haber çalışanı Hülya Kılınç da 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminden sonra Manisa’da gazetecilere verilecek tüm bilgilerin valilik iznine tâbi kılındığını belirtiyor. Kılınç, “Haber konusunda bilgi almak istiyorsak direkt o kuruma başvurmadan önce Valiliğe resmi olarak başvuruyoruz. Hangi haber hakkında, ne tür bilgiler istediğimizi belirip Vali’nin basın müdürüne gönderiyoruz. Uygun görülürse bilgi veriliyor. Eskiden bilgi almak bu kadar zor değildi” diyor.
Farklı şehirlerde farklı deneyimler
Resmî kurumların gazetecilere verdiği yanıtlar illere ve medya kuruluşlarına göre de büyük değişkenlik gösteriyor.
Ankara’dan İlk Sayfa gazetesinin muhabiri Cemal Emre Kurt, yerelde çalışan gazeteciler olarak belediyeye daha rahat ulaşabildiklerini ama geri kalan resmî kurumlardan bilgi edinmek için günlerce beklemek zorunda kaldıklarını söyledi.
Kars’ta Gazete Münevver isimli bir haber sitesi kuran gazeteci Selda Manduz, kayyum dışındaki diğer resmî kurumlardan daha rahat bilgi edinebildiğini ifade etti. Bazen küçük bir yerde gazetecilik yapmanın avantajlı olduğunu ekledi.
Ağrı Karaköse haber sitesinden Ahmet Genç de resmî kurumlardan bilgi edinme konusunda hiç zorlanmadığını, istediği zaman haberini teyit ettirebildiğini ifade etti.
Amed Radyo ve TV Genel Yayın Yönetmeni Ferat Mehmetoğlu ise Diyarbakır‘daki herhangi bir resmi kurumdan bilgi edinmenin zorluklarına dikkat çekti. Mehmetoğlu,“Küçük bir haberin teyidi için bile günlerce beklemek zorunda kalıyoruz. 30. yılımızı kutlamak için tüm resmî kurumlara davet gönderdik, bir çiçek gönderen dahi olmadı. Oysa 30 yıldır bu kentte yayıncılık yapıyoruz. İsmimizden tutun, yayıncılık politikamıza kadar özellikle bu muameleye maruz kalıyoruz” dedi.
Gazetecilikte resmî teyit önemlidir ama…
Van’da Ajans65 Yayın Koordinatörü İdris Yılmaz; “Güvenlik riskleri ve kaynak kısıtlılığı öne çıkıyor. Yerel yetkililerle iletişim eksiklikleri ise resmî bilgilere ulaşma sürecini karmaşıklaştırıyor” diyerek şu örneği veriyor:
- Bir trafik kazası haberi için resmî kaynaklardan bilgi almak, havuz medyasına göre daha zorlayıcı bir süreç olabiliyor. İlişkiler yerine bilgilere erişim sağlama yolunda engellemeler ve direnişlerle karşılaşabiliyoruz. Veya şüpheli bir ölüm vakasıyla ilgili bilgi edinmek istediğinizde, en yakın bilgi kaynağı olarak hastane yetkilileri gözükse de, bilgiyi sağlama süreci il sağlık müdürlüğü veya valilik gibi üst düzey kurumlara kadar uzayabilir.
- Gazetecilik mesleğinde, yaptığımız her haberin doğruluğunu ve güvenilirliğini sağlamak için resmî kurum veya kuruluşlardan bilgi teyidi almak son derece önemlidir. Haberin güvenilirliğini artırır ve kamuoyuna doğru bilgi sunma sorumluluğunu yerine getirmemize yardımcı olur. Bizde yanıtlar genellikle eksik veya gecikmiş oluyor. Bu, haberin zamanında yayımlanmasını zorlaştırırken, haberi hazırlarken daha fazla çaba ve zaman harcamamıza neden oluyor.
Journo bu konuda daha önce Konya, Bursa ve İzmir’den gazetecilerin görüşlerini de aktarmıştı.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: “YEREL MEDYA” KONULU İÇERİKLER
Valinin oğlunun karıştığı kazayı haberleştiren Karabüklü gazeteci: Baskı altındayız
Yerel medyada ne var ne yok? 81 ildeki haber sitelerinin içeriklerini ve arayüzlerini araştırdık
Yerel medyada en çok YouTube abonesi Trabzon, Hakkâri ve Bartın’da