Dosya

Kılıçdaroğlu karşıtı yalan haberleri yayan Google, %81 iktidar medyasını öne çıkarıyor

Seçim arifesinde Google algoritmalarının milyonlara yaydığı içerikler arasında Kemal Kılıçdaroğlu karşıtı yalan haberler de var. Journo Haber Gözcüsü verilerine göre Google, %81 oranında iktidar medyasını öne çıkarıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hemen her açıklamasına arama sonuçlarının en üstünde yer veren Google algoritması, muhalefeti ise kullanıcılardan büyük ilgi gördüğü hâlde baskılıyor.

Sözcü, Halk TV, Cumhuriyet, Gazete Duvar, BirGün, T24, Medyascope, Tele 1, Evrensel ve Diken gibi iktidar güdümünde olmayan yayıncıların Google’daki haber aramalarından aldığı pay, verilerde görülen yoğun kullanıcı talebinin çok gerisinde. Daha küçük bağımsız haber yayıncıları Google’da hiç yok. Haber medyası için en önemli platform olan Google’ın tercihleri, 14 Mayıs seçim sonuçlarında da belirleyici rol oynayabilir.   

14 Mayıs cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde son haberlere göre iki aday için öngörülen seçmen desteği birbirine çok yakın. Kararsız seçmen içindeki %1’in bile tercihi sonucu belirleyebilir.

Bu ortamda Türkiye’de haber tüketicileri ve medya kuruluşları için 1 numaralı dijital platform olan Google’ın, toplumun sağlıklı bilgi edinmesine yardımcı olması, dezenformasyona karşı önlem alması, güvenilir haber kaynaklarını ve yorumlarda çoğulculuğu teşvik etmesi demokrasimiz adına çok önemli.

Peki Google, Türkiye’de seçimlerden önce ne yaptı?

Merkezi ABD’de bulunan bu şirket, son yıllarda Türkiye’de medya ekosistemini bozan adımlar atmakla suçlanıyordu. Kopyala-yapıştır yayıncılığı’na verdiği destek, en yaygın eleştirilerden biriydi. Ben de geçtiğimiz yıllarda Google’ı, nefret söylemi üreten yayıncılara karşı önlem almadığı ve hatta onları öne çıkardığı için eleştirmiştim.

Ardından ABD merkezli saygın haber sitesi ProPublica, bu konuda bir araştırma yayımladı. Küresel dijital reklam verilerine dayanan bu araştırmaya göre yanlış bilgi yaymasına rağmen tüm dünyada Google’dan para kazanan yayıncı oranının en yüksek olduğu ülke Türkiye.

Google’ın Türkçe haber algoritmaları 2020’den sonra düzeldi mi?

2020’de açıkladığımız Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) Türkiye Dijital Medya Raporu, Google’ın arama motoru ve Google Haberler uygulamasının, haber arayan kullanıcıların %90,6’sını 3 adet iktidar yanlısı medya kuruluşuna yönlendirdiğini verilerle ortaya koymuştu.

Seçim sürecinde Google algoritmalarındaki durumu bir kez daha somut verilerle ölçmek istedik. Geçen hafta kamuoyuna açtığımız Journo Haber Gözcüsü panelinden son verileri siz de takip edebilirsiniz. Yöntemi ve diğer bilgileri şu sayfada bulabilirsiniz.

Aynı yöntemle derlediğimiz tüm verilerin yer aldığı, ekim-mayıs dönemini gösteren 167 MB’lık ham veri kümesini de şuradan indirebilirsiniz. Aşağıdaki analizler, Journo’nun açık veri politikası gereği herkesle paylaştığımız bu verilere dayanıyor.

Peki, Journo Haber Gözcüsü verileri ne söylüyor? Google algoritmasının iktidar medyasına verdiği destek sürüyor mu?

Önce, Google’ın iktidar medyasındaki bir içeriği öne çıkarmasının ne anlama geldiğine örnek bir “haber” üzerinden bakalım. 

Google, “yalan” uyarısına rağmen Akit’in “haberini” milyonlara yaydı

Her gün milyonlarca kullanıcının yaptığı aramalarda Google, haber sitelerini arama sonuçlarının en üstüne yerleştirerek normalde hemen hiç görülmeyecek içeriklerin bile büyük kitlelere ulaşmasını sağlıyor.

Örneğin geçtiğimiz günlerde Yeni Akit, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı “Kemal Kılıçdaroğlu’na terör örgütü PKK’nın destek verdiğini” öne süren montajlanmış bir videoyu yayımladı. Cumhur İttifakı’nın adayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu sahte videoyu 7 Mayıs mitinginde gerçekmiş gibi halka gösterdi. 

Google ise milyonlarca kullanıcının o günlerde yaptığı çok sayıda anahtar kelime aramasında en üst sıralarda iktidar medyasının bu yalan haberine yer vererek onu normalde hiç erişemeyeceği kitlelere de eriştirdi. Oysa Teyit bu “haberin” yanlış olduğunu, doğruluk kontrolü amaçlı işbirliği kapsamında Google’ın da erişimi olan veritabanında işaretlemişti.

Diken‘den Altan Sancar, Kılıçdaroğlu’nu hedef alan ve manipüle edilmiş benzer videoların, Google’a ait YouTube‘da da reklam formatında yayıldığını bildirmişti. Dijital platformların, reklamları denetleme sorumluluğu var.

Sizce bu tür bir kara propaganda kaç seçmenin oy tercihini değiştirmiştir?

Bunu bilmiyoruz ama 14 Mayıs seçimleri öncesinde Erdoğan ve Kılıçdaroğlu arasındaki fark son anketlere göre bu kadar azken durumun hassaslığı ortada.

Bunlar, Google’ın Türkiye’deki taraflı pozisyonuna dair örneklerden sadece birkaçı. Şimdi bunun gibi sayısız örneğin oluşturduğu büyük resme, yani ‘Büyük Veri’ye bakalım. 

Ekim 2022’den bugüne dek Google’ın arama motorunda ve Google Haberler uygulamasında haber konulu 500 bini aşkın algoritma önerisini kaydedip çözümledik.

Sonuçlar özetle şöyle:

1. Google %81 oranında iktidar medyasını kayırıyor

Google son 7 aydaki 500 bini aşkın önerisinde %81 oranında iktidar medyasını öne çıkardı. 

Algoritma, sadece 13 haber sitesini 10 binden fazla kez önerdi. Yani tüm önerilerin yaklaşık yarısı (%49,2) bu 13 siteye yönlendirildi. 

Bu sitelerden yalnızca Sözcü ve Cumhuriyet eleştirel habercilik yapıyor. En tepedeki bu 13 siteyi dikkate aldığımızda Google’ın iktidar medyasını kayırma oranı %86’ya çıkıyor.

“İktidar medyası çok tıklandığı için Google bunları öne çıkarıyor” diyenler olabilir ama bu da doğru değil. Çünkü örneğin Sözcü, Google’ın kendi trend verilerine göre kullanıcıların açık ara en çok aradığı haber markası.

Google’ın Sözcü’den daha fazla öne çıkardığı Hürriyet ve Sabah markalarının kullanıcılar tarafından aranma sayılarının toplamı bile Sözcü kadar yüksek değil.

Önerilen tekil haberleri incelediğimizde ise şunu görüyoruz: Google'ın 50'den fazla önerdiği tekil haberlerin tamamı Hürriyet ve Habertürk'e ait. Örneğin şu haber, Google'ın arama motoru ve Google Haberler uygulamasında bir günde tam 52 kez kullanıcılara önerildi.

2. Tercihleri hemen hiç değişmeyen Google, haber tüketicisine çeşitlilik sunmuyor

Çeşitlilik, haber medyası için önemli bir dağıtım kanalı olan her dijital platformun, kamu yararı adına gözetmesi gereken bir ölçüt. 

Çünkü demokrasilerde vatandaşların farklı bilgi kaynaklarına, yorumlara ve bakış açılarına erişimi olması gerekir.

Ancak Google, ticari ortak olduğu birkaç büyük yayıncıyı algoritmalarıyla kayırarak kullanıcılara dar bir menü sunuyor:

Google zaman boyutunda da çeşitliliği sergilemiyor. Algoritmanın hangi tarihte, hangi haber kuruluşunu ne kadar öne çıkardığına baktığımızda tepedeki büyük resim pek değişmiyor:

Sadece tepede değil, genel olarak Google’ın önerdiği Türkçe haber sitesi sayısı son dönemde daha da azaldı. Bu sayı sonbaharda 700’lere yaklaşmışken yıl sonuna doğru 500’lere düştü ve bu seviyede devam ediyor.

Oysa Google'ın kendi verileri (Google Trends) son aylarda Halk TV, Gazete Duvar, Diken, Medyascope, Tele 1 ve daha birçok bağımsız yayıncıya tüketici ilgisinin arttığını ortaya koyuyor.

Haftalara göre durum şöyle: 

 

3. Muhalefete kullanıcı ilgisi büyük, Google hep Erdoğan’ı öne çıkarıyor

Haber kaynaklarında çeşitliliği gözetmemesi, Google’ın seçim sürecinde siyasi olarak taraf tuttuğu izlenimini verilerle güçlendiriyor.

Her gün yaklaşık 2 milyon vatandaş Google’da “haberler” ve “son dakika” kelimelerini arama motorunda arattırıp algoritmanın önerdiği içerikleri görüyor.

Tamamen Google’ın algoritmik tercihlerini yansıtan bu tabloda 5.000’den fazla kez önerilen tek siyasetçinin Erdoğan olduğunu görüyoruz. 

Cumhurbaşkanı” kelimesini de dikkate alırsak başlığında Erdoğan geçen ve büyük bölümü resmi açıklamalardan oluşan haberler, Google tarafından 7 ayda 20 bini aşkın kez önerilmiş.

Bu durumu da “kullanıcı ilgisi” ile açıklamak mümkün değil. Bunu yine Google’da “trend” olan arama konularını incelediğimizde görebiliyoruz.

“Haberler” gibi genel aramalarda sonuçlar tamamen Google’ın kontrolüyle şekilleniyor. Herhangi bir gün hangi aramanın trend olacağını ise kullanıcılar belirliyor.

Trend olan aramaların konularını incelediğimizde, Cumhuriyet Halk Partisi'nin 12.264, Recep Tayyip Erdoğan'ın 12.067, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin 11.880, Kemal Kılıçdaroğlu'nun ise 5.607 kez trend konu olduğunu, yani Google'da çok fazla kullanıcı tarafından arandığını görüyoruz.

Ancak Google algoritması bu dengeyi yansıtmıyor, kullanıcının bu ilgisini dikkate almak yerine tek taraflı davranıyor. Milyonları, çok büyük oranda iktidar medyasının haberlerine ve Erdoğan’ın açıklamalarına yönlendiriyor.

Google, Türkiye'de kullanıcılarının taleplerine hâlâ saygı göstermiyor

Özetle, Google’ın Türkiye haber medyası ekosisteminde genel olarak bozucu etkisinin 14 Mayıs seçim sürecinde de sürdürdüğünü bu verilere dayanarak söyleyebiliriz.

Öncelikle Google, Türkiye'de kullanıcılarının talep ve tercihlerine hâlâ saygı göstermiyor. Seçmenlerin aşağı yukarı yarısı muhalefeti tercih ederken Google en az %81 oranında iktidarın sesini duyuruyor. Her gün milyonlarca seçmene ve haber tüketicisine erişen böyle büyük bir platformun bu tutumu, 14 Mayıs gibi yakın seçimlerin sonuçlarını dahi değiştirebilir.

Siyasetin ötesinde Google’ın tavrı, Türkiye’de dijital ekosistemi daha birçok yönden bozmaya devam ediyor. Google’ın neredeyse bütün trafiği birkaç siteye yönlendirmesi haber ve yorum çeşitliliğini zedelediği gibi, dijital medyada haksız bir ticari rekabet de yaratıyor. 

Bir yandan da Google, özgün haberleri değil kopya içerikleri öne çıkarması ve verilerde görüldüğü gibi yerel medyanın özgün içeriklerine neredeyse hiç yer vermemesi nedeniyle nitelikli gazeteciliği baltalamayı sürdürüyor.

Üstelik bu tür eleştiriler yıllardır sürüyor. Örneğin Ekşi Sözlük'te "haber sitelerinin google'ı çöplüğe çevirmesi" başlığı 2018'de açıldı ve bugüne dek 71 sayfa uzunluğunda kullanıcı yorumu aldı.

Bu başlıkta 1 Mayıs 2023 tarihli son 'entry', tık avcısı sitelerin bir şarlatanı "deprem kâhini" diye sunmasını ve Google'ın bu "haberleri" öne çıkarmasını eleştiriyor. Yanlış bilgiyi yayan her bir tık, hem bu içerikleri üreten sitelere hem de onları yayan Google'a para kazandırıyor.

Google, ABD ve Avrupa’da bunu yapamıyor

Bir başka olgu, Google’ın Türkiye için uyguladığı çifte standard. Çünkü küresel şirket, ABD ve Avrupa’daki algoritmalarında, bu ülkedeki düzenleyici kurumların ve kamuoyunun da baskısıyla böyle bâriz bir taraflılık sergile(ye)miyor. 

Bu ülkelerde ciddi ihlalleri nedeniyle birçok haber sitesi, arama sonuçlarından tamamen çıkarılırken Türkiye’de Google bunu yapmak bir yana, ısrarla yalan haber üretenlere dahi büyük bir trafik (ve reklam geliri) sağlıyor. 

Journo Haber Gözcüsü ile Google algoritmasını seçimler sonrasında da takip edeceğiz. Ayrıca herkese açık bu verileri genişletip diğer platformları ve haber sitelerini de izleyecek, haberlerin yapay zekâ temelli duygu analizlerini yakında yayımlayacağız.

Çünkü platform algoritmaları dâhil dijital medyanın adil, şeffaf ve hesap verebilir olması, demokratik kamuoyu ve nitelikli gazetecilik için kritik bir unsur. 

Haber Gözcüsü raporlarını kaçırmamak için Journo’nun haftalık e-bültenine şu sayfadan ücretsiz abone olabilirsiniz.

Soru ve yorumlarınızı ise emre@journo.com.tr e-posta adresinden bana iletebilirsiniz.

İLGİLİ:

Yanlış bilgi yaymasına rağmen Google’dan para alan yayıncı oranı en yüksek Türkiye’de

İktidar medyası ve Google, deprem haberlerinden bile SEO hileleriyle para kazanıyor

Google’ın dijital reklam tekeline karşı ABD’den yeni dava

AB’nin Google’a kestiği tekelleşme faturası 4,1 milyar Euro oldu

Journo Haber Gözcüsü: Google algoritmasını ve haber sitelerini izliyoruz

Bir taş da Zuckerberg’den: Facebook’tan iktidar propagandasına seçim öncesi destek

Emre Kızılkaya

İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde Uluslararası İlişkiler lisansının ardından Marmara Üniversitesi'nde Gazetecilik yüksek lisansını tamamladı. 2003-2019 yılları arasında Hürriyet gazetesinde editör, dış haberler şefi ve dijital içerik koordinatörü; Hürriyet Daily News'da idari editör görevlerinde bulundu. İstifasının ardından Harvard Üniversitesi'nde Knight Nieman bursuyla misafir araştırmacı olarak medyada sürdürülebilirlik konusunda çalıştı. Journo'nun proje editörü, Viyana merkezli Uluslararası Basın Enstitüsü'nün (IPI) Başkan Yardımcısı ve IPI Türkiye Ulusal Komitesi Başkanı olarak görevlerini sürdürüyor. Galatasaray Üniversitesi'nde dijital medya alanında doktora yapıyor.

Journo E-Bülten