Journo Haber Gözcüsü’nün bir yıldır topladığı veriler, Türkiye’de dijital medyayı daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir. 2023’te milyonlarca veri noktasını gözlemleyerek edindiğimiz bilgileri, bu yazıda kısaca özetliyoruz.
Google’ın haberlerle ilgili 1 milyonu aşkın arama sonucunu izledik. Arama motoru, haberle ilgili sonuçların %74,8’inde iktidar medyasını öne çıkardı. Algoritmanın sunduğu haber kaynağı çeşitliliği giderek azalıyor.
10 bini aşkın medya kuruluşunun 5,1 milyondan fazla haberini yapay zekâyla çözümledik. GPT-4 ile binlerce haber başlığının duygu analizini yaptık. Haber konularını, başlıkların okunurluğunu ve bağımsız medyada da görülen “tık avcılığı” gibi sorunları inceledik.
2022’de yayımladığımız Journo Haber Tüketicisi Araştırması, Türkiye’de vatandaşlar açısından en önemli iki dijital mecranın haber siteleri ve Google arama motoru olduğunu ortaya koymuştu. Haber siteleri için de Google’ın bir numaralı trafik kaynağı olmayı sürdürdüğü bilgisiyle, Journo Haber Gözcüsü‘nü geçen yıl başında devreye aldık.
“Haber Siteleri Monitörü” ve “Google Arama Monitörü” adlı iki ayrı canlı veri panelinden oluşan Journo Haber Gözcüsü’nün çalışma yöntemini ve araştırma ekibini geçen mayısta açıklamıştık. Ardından, geçen yılki cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde Google algoritmasının siyasî yanlılığına, yerel medya dâhil haberlerle ilgili arama sonuçlarındaki kaynak çeşitliğine dair verileri yayımladık.
Seçim sürecinde haberlerdeki duyguları analiz ettik, haber sitelerinin hangi siyasetçiye ne kadar yer verdiğini ve editöryel tercihleri nasıl yaptıklarını araştırdık. Seçimlerden sonra da hem 10 bini aşkın haber sitesini hem de milyonlarca satırdan oluşan Google verilerini 2023 sonuna kadar dikkatle takip edip gözlemi sürdürdük.
Journo Haber Gözcüsü’nün etkisi ve erişimi beklediğimizin ötesine geçti. Ulusal ve uluslararası medyada Journo Haber Gözcüsü verilerine atıfta bulunan içeriklerin toplam erişimi 3 milyonu aştı. 5 bini aşkın kullanıcı verileri indirdi. Bu arada bağımsız medyanın önde gelen kuruluşları, dijital haber ekosisteminde âdil bir rekâbet ortamı oluşturulması çağrısıyla Google’a tepki gösterdi.
Bir yılın sonunda, Türkiye bu kez yerel seçimlere giderken Journo Haber Gözcüsü’nün ‘Z raporu’nu bu yazıyla alalım. 2023 boyunca gelen veriler incelendiğinde daha sayısız önemli ve ilginç bulgu ortaya konabilirse de ilk bakışta gözümüze çarpanları altta özetledik. Tüm ham verilerini, yöntemle ilgili ek bilgileri ve kaynakçayı dipnotta bulabilirsiniz.
Google Arama Monitörü Verileri
1. Google algoritmasında iyileşme var ama…
Google, 2023’te haberlerle ilgili başlıca arama sonuçlarında %74,8 oranında iktidar medyasını önerdi.
2021’de IPI Türkiye Dijital Medya Raporu‘nda bağımsız medyanın sosyal medya etkileşimindeki yükselişi ortaya koyarken Google algoritmasının ise %90 oranında iktidar medyasını öne çıkardığını saptamıştık. 3 yıl sonra bir miktar iyileşme olsa da Google’ın algoritması hâlâ âdil değil. Üstelik 2023’teki trend sürerse veriler, 2024’te durumun bağımsız medya açısından daha da kötüleşeceğini gösteriyor.
Bu verilerde, Google’ın ilk sayfasındaki tüm arama sonuçlarını saydık. Birinci sırada çıkan sonucun trafiğin çok büyük bir bölümünü aldığı biliniyor. Bu gözle baktığımızda durum daha da çarpıcı. Çünkü Google arama sonuçlarında ilk 3 sırayı alan kuruluşlar sırasıyla Sabah (10.090 adet), Hürriyet (9.940 adet) ve Habertürk (8.317 adet). Yani sadece en üst sıralardaki sonuçlara bakarsak Google algoritmasının haber aramalarında iktidar medyasını daha da çok kayırdığını görüyoruz.
Journo Haber Gözcüsü’nde Google’ın arama motoru sonuçlarının yanı sıra farklı bir algoritmaya sahip olan Google Haberler uygulamasını da takip ettik. Google’ın daha yeni bir ürünü olan, mobil cihazlarda arama kutusunun hemen altında daha fazla kişiselleştirilmiş içerikler öneren “Keşfet” ise araştırmamızın kapsamı dışındaydı. Türkiye’deki birçok bağımsız yayıncı, 2023 mayısındaki seçimlerden sonra Google Keşfet trafiklerinin sert biçimde düştüğünü söylüyor.
Bir başka önemli not: Bağımsız medya, her gün milyonlarca kullanıcıyı haber sitelerine çeken Google arama motoru sonuçlarında, ancak iktidar medyası bir haber konusunu işlemediğinde kayda değer bir oranda girebiliyor. Örneğin iktidar medyasında birçok kuruluş zam haberlerini haberleştirmekten sık sık kaçınıyor. Böyle “bilgi vakumları” oluştuğunda Google, bu haberleri yapabilen bağımsız medyaya daha çok yer veriyor. Journo Haber Gözcüsü’nün pilot araştırma döneminde bu konuda topladığımız verileri, “zam haberleri” örneği üstünden etkileşimli bir panel eşliğinde daha önce yayımlamıştık.
2. Google giderek daha az sayıda haber kuruluşunu öneriyor
Google’ın Türkçe haber araması sonuçlarında çeşitlilik azalıyor, birkaç büyük medya şirketinin içerikleri daha fazla öneriliyor. Kasım 2022’de Google’da takip ettiğimiz arama sonuçlarında her hafta 600 civarında farklı haber kaynağı öneriliyordu. 2023 başında 500 düzeyine gerileyen bu sayıda düşüş sürüyor. Bu gidişle 2024’te 400’ün altını göreceğiz. Holding medyasının Google trafiğinden aldığı pay ise artıyor.
Tek tek haber kuruluşlarına da bakalım. “Diğer” kategorisindeki tematik ve yerel medya kuruluşlarını da hesaba kattığımızda bağımsız yaygın medyanın Google aramalarından aldığı payın daha da az olduğunu görüyoruz (“son dakika” ve “haberler” anahtar kelimelerini de takip ettiğimiz için, adlarından dolayı aramalarda genelde üst sıralarda gelen Sondakika.com ve Haberler.com sitelerine bu grafikte yer vermedik):
Takip ettiğimiz haber konulu arama sonuçlarında Google sadece 19 kuruluşu 2023’te 10 bin kezden fazla önerdi. Bunların sadece 3’ü bağımsız medyadan…
3. Veriler Google'ın tezlerine ters düşüyor
Google yöneticileri, bu tür eleştiriler konusunda kamuoyuna bir açıklama yapmasa da, kapalı kapılar ardında algoritmanın "tarafsız" olduğunu, kimsenin ona müdahale etmediğini, Türkiye'de de arama sonuçlarının tamamen kullanıcıların ilgisi doğrultusunda şekillendiğini savunuyor. Ancak veriler bu teze ters düşüyor. Haber kuruluşlarının haberlerle ilgili aramalarda yer alma oranlarıyla, bu haber kuruluşlarına yönelik kullanıcı ilgisi, Google'ın kendisine ait olan Trends verilerine göre büyük uyumsuzluklar sergiliyor.
Herkese açık olan Google Trends verilerine göre çok daha az ilgi gören bir haber kuruluşu, çok fazla kullanıcının ziyaret etmek üzere aradığı bir haber kuruluşuna kıyasla Google tarafından çok daha fazla önerilebiliyor. Örneğin Sözcü, Google aramalarında, kullanıcı ilgisine kıyasla çok az önerilirken Hürriyet, Habertürk ve Milliyet tam tersine çok fazla öneriliyor. Ulusal medyanın yanı sıra yerel medyada da (örneğin Bursa'da) çok sayıda örnekte bu durumu saptadık.
Google'ın "algoritmaya insan müdahalesi yok" savunması da yanıltıcı. İnsanlar tarafından tasarlananve bir kural dizgesinden ibaret olan algoritmanın değişikliklerde de insanların büyük bir rolü var. Örneğin Google, "arama sonuçlarını iyileştirmek için" dünya çapında binlerce "kalite değerlendiricisi" çalıştırıyor. ABD şirketinin yönergeleri doğrultusunda arama sonuçlarını değerlendiren bu insanların geribildirimleri algoritmayı şekillendiriyor.
Üstelik Google yönetiminin Türkiye'de haber konulu aramalara zaman zaman müdahale ettiğini biliyoruz. 2014'te haber sitelerine ağır yaptırımlar uygulayan Google, son yıllarda kendi geliştirici forumlarında bile seslendirilen "SEO çöplüğü" şikâyetlerini görmezden geliyor. Oysa örneğin 6 Şubat 2023'te, depremin hemen ardından Google Trends'in günlük e-bülteninin gönderilmesinin yaklaşık 1 ay boyunca durdurulması, Türkiye'de güncel haberlere dair durumun Google tarafından yakından takip edildiğinin ve gerektiğinde müdahalede bulunulduğunun bir göstergesi olabilir.
Özetle, Google'ın mevcut politikası, arama motoru optimizasyonuna (SEO) yönelik olarak kurulan daha büyük ekiplere sahip, bu açıdan gazeteciliği önceliklendirmeyen, siyasî olarak taraflı bir dizi holding şirketine yarıyor. Bu şirketlerinin SEO uzmanlarının izin yaptığı, dolayısıyla hacimli aramaları hedefleyen içerik sayılarının azaldığı dönemlerde Google görünürlüklerinin düşmesi de bunun bir göstergesi.
Haber Siteleri Monitörü Verileri
1. Siyasî muhalefet, haberlere daha olumsuz yansıdı
2023'teki seçim sürecinde haber sitelerinde muhalefet siyasetçileri daha olumsuz içeriklerle yer aldı. Örneğin cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce muhalefetin adayı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan bahseden haberlerin %45,8'i olumsuzken iktidarın adayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için bu oran sadece %26,4 idi.
Diğer partilerden siyasetçilere ve pozitif-negatif ikiliğini ötesindeki duygu dağılımlarına da baktık. İktidar temsilcileriyle ilgili haberlerin %55'inde "umut" duygusu ağır bastı. Muhalefet temsilcilerinin yer aldığı haberlerde ise "üzüntü" ve "iğrenme" oranları ağırlıklıydı:
2. Haber sitelerinin ayrışan gündemi
2023'te haber sitelerindeki manşetlerin %56'sı olumsuz durum ve olaylara işaret etti. Yılın ilk aylarında "umutlu" haber sayısı daha fazlaydı. Bunda, 6 Şubat depremlerinin ardından "mucize" gibi ifadelerin sık sık haberlerde yer almasının da etkisi var. Bağımsız medyanın haberleri ise yıl boyunca iktidar medyasına kıyasla belirgin biçimde daha umutsuz, mutsuz ve öfkeliydi.
İktidar medyasının aksine bağımsız medyanın, haber değeri taşıyan ve duyurulmasında kamu yararı olan olumsuz gelişmelere daha çok yer vermesinin bu durumda kuşkusuz payı var. Örneğin ekonomi kategorisinde takip ettiğimiz "iflas" ve "konkordato" haberlerinde bunu saptadık.
İktidar medyası ise bunlar yerine, dış haberler ve spor gibi kategorilerdeki "zararsız" konuları daha çok işledi. "Diğer" kategorisinde magazin haberler, hava durumuyla ilgili gelişmeler ve ChatGPT, Bitcoin gibi anahtar kelimeleri taradık. Bu kategorilerdeki günlük haber sayıları dikkat alınırsa yıl boyunca allttaki gibi bir ısı haritası oluştuğu görülüyor. Dünya kategorisinde yıl sonuna doğru artan haber sayısı, büyük oranda İsrail-Gazze savaşından kaynaklanıyor.
Haber başlıklarında en sık kullanılan sözcük ikilileri
Haber başlıklarında en sık kullanılan sözcük ikililerini (bigram) incelediğimizde, iktidar medyasında zirvede "ne zaman" ifadesini görüyoruz. "son dakika," "belli oldu," "Cumhurbaşkanı Erdoğan," "saat kaçta" ve "ne kadar" ifadeleri onu izliyor. "Borsa İstanbul" başta olmak üzere finans haberlerine işaret eden sözcük ikilileri iktidar medyasında daha ağırlıklı.
Bağımsız medyada en çok kullanılan sözcük ikilileri ise "belli oldu," "hayatını kaybetti," "ortaya çıktı," "ne zaman," "gözaltına alındı," "son dakika" ve "Prof. Dr." Buradan hareketle bağımsız medyanın ölüm ve gözaltıların yanı sıra uzman görüşlerini haber başlığına daha çok taşıdığını, iktidar medyasının ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarına ve finansal gelişmelere haber başlıklarında daha sık yer verdiğini söyleyebiliriz.
Ani gelişmelerle bir anda artan SEO trafiğini kapmak için başlığında "son dakika" ifadesine yer verilen haberlerin 98.632'sini iktidar medyası, 14.815'ini bağımsız medya, 21.992'sini ise teknoloji gibi alanlardaki tematik haber siteleriyle yerel medyanın oluşturduğu üçüncü yayıncı grubu yayımladı. Alttaki grafik, 6 Şubat depremleri ve 2023 mayıs seçimleri döneminde, başlığında "son dakika" geçen haber sayısının zirveyi gördüğünü gösteriyor:
3. Haber sitelerinde yaygın gazetecilik kusurları
Gazetecilikteki kusurların sayısız türü ve uzun uzadıya tartışılabilecek pek çok olası nedeni var. Bunlardan bazılarını Journo Haber Gözcüsü'nün veri panelleriyle saptayıp gündeme getirmek istedik.
Ele alabileceğimiz ilk tür kusur, birçok haber sitesinin gazeteciliği siyasî manipülasyon için kullanma yönündeki sistematik çabasından kaynaklanıyor. Bunu örneğin iktidar medyasında, "... rezervi bulundu" haberlerinde görüyoruz. Son yıllarda her seçim döneminde Türkiye'de bir anda doğalgaz, petrol, altın vb. rezervler keşfediliyor! Ekonominin kötü yönetimle krize girdiği bir dönemde halka geleceğe yönelik (çoğu kez boş) umut veriliyor.
2023'te bu türden en az 100 farklı haber yayımladığını saptadık. "... rezervi bulundu" haberleri mayıstaki seçimler öncesinde ve iktidar medyasında yoğunlaştı:
Elbette siyasî olmayan gazetecilik kusurları da var. Tık avcılığı için atılan yanıltıcı başlıklar, "küstah açıklama" gibi taraflı ifadeler, "bildirildi" gibi haber kaynağını bildirmeyen dolaylı kelimeler, "bayan sürücü" gibi cinsiyetçi sözler, belirli bir toplumsal grubu hedef alan ayrıştırıcı ifadeler ve nefret söylemi, "logar" gibi yazım hataları vb. bunlar arasında yer alıyor.
Medya ekonomisine ve işgücü niteliğine dair durumu da gösteren bu tür kusurlar yine iktidar medyasında ağırlıklı olsa bile, bağımsız ve diğer kategorisindeki kuruluşları da etkiliyor. Topladığımız verilere göre bağımsız medya özellikle atıf hataları ile muğlak veya abartılı haber dili gibi kusurlarda iktidar medyasına yaklaşıyor:
4. İktidar medyasının okunabilirliği bağımsız medyadan yüksek
Türkçe metinlerin okunabilirliği için bilimsel olarak kullanılan ölçütlerden biri, Bezirci ve Yılmaz’ın (2010) Yeni Okunabilirlik Değeri (YOD). Bu değer, cümlenin ve içindeki kelimelerin uzunluğu hesaplanarak bulunuyor. 1-8 arası YOD değeri ilköğretim, 9-12 arası lise, 13-16 lisans, 16 üstü ise akademik düzeyde bir okunabilirlik demek.
5,1 milyon başlığın YOD değerlerini hesapladığımızda şunu gördük. Sadece 6 haber kuruluşu 10’un üstünde skorlar aldı: Bağımsız medyadan Medyascope (11,2) ve T24 (10,3) ile diğer kategorisinden Webtekno (12.2), Medyatava (10.9), Onedio (10.3) ve Webrazzi (10).
En düşük YOD değerleri ise (yani ilköğretim seviyesi ve altı okunabilirlik düzeyi) yerel siteler Gaziantep'in Habercisi (5.22), Pusula (5.28) ve Tigris Haber'in (5.4) başlıklarından çıktı.
İktidar medyasından Gazete Vatan (5.5), CNN Türk (6.1) ve Hürriyet (6.3) de düşük YOD skorlarıyla, yani daha düşük eğitim seviyesinden kullanıcıların kolayca okuyabileceği başlıklarla dikkat çekiyor. Bağımsız medyanın YOD ortalaması 7,7, iktidar medyasının 7,2, diğer kategorideki haber sitelerinin ise 5,7.
5. Haber başlıklarında yıl sonuna doğru artan soru işaretleri
Bir de soru işaretleri meselesi var ki Türkiye'de dijital gazetecilik kalitesinin nasıl yükseltilebileceğine dair simgesel bir veri kümesini bize sunuyor.
Uluslararası gazetecilik standartlarında özellikle başlıklarda soru sorulması içeriğin niteliksiz olduğunun bir belirtisi olarak görülür. Çünkü internet çağında özellikle tık avcılığı yapan medya siteleri başlıklarında soru soruyor. Her soru işareti mutlaka niteliksiz bir içeriğin sinyali olmasa bile bize büyük resme dair önemli ipuçları verebilir.
2023 boyunca 317.504 adet Türkçe haber başlığında soru işareti saptadık. Bunların %50,2'si iktidar medyası, %19,4'ü bağımsız medya, %30,3'ü diğer kategorisindeki haber sitelerince kullanıldı.
2023'ün son aylarında haber başlıklarında soru işareti sayısının aniden artmasının nedeni, özellikle iktidar medyasındaki SEO ekiplerinin, yıl sonu trafik hedeflerini tutturmak için tık avcılığı yapan daha fazla içeriği yayına alması olabilir. Bu dönemde yılbaşı zamları ve sezon ortası futbol transfer dedikoduları gibi bol soru işaretli SEO içeriklerinin de yoğunlaştığı mâlum:
Sonuç ve Öneriler
Tarihin başından beri haberi herkes üretebiliyor ve sosyal medya çağında herkes ürettiği haberle milyonlarca insana ulaşabiliyor. Alelade bir haberin, teyit gibi süreçlerden geçmediği için, doğru olmama veya taraflı olma ihtimali daha yüksektir. Hedef kitlesinin ilgisini çekmek, onları eğlendirmek veya onlara bir şey satmak amacını taşıyor olma ihtimali de... Alelade bir haberi ve "haber benzeri ürünleri" üretmek ekonomik olarak daha az maliyetli, siyasî ve toplumsal açıdan daha az risklidir.
Gazeteciliği ise ancak gazeteciler üretebilir. Bu meslekî topluluğun 100 yılı aşkın süredir geliştirdiği meslekî standartları, araçları ve ilkeleri kullanırlar. Bu yüzden nitelikli gazetecilik ürünlerinin doğru ve nesnel olma ihtimali daha yüksektir. Gazeteciliğin temel amacı, kamuoyunu bilgilendirmek ve siyasî, ekonomik, teknolojik vb. her tür iktidar odağının vatandaşlara hesap vermesine bilgi temelli bir altyapı sunarak katkıda bulunmaktadır. Nitelikli gazeteciliğin üretimi ekonomik olarak daha maliyetli, siyasi ve toplumsal açıdan daha risklidir.
Bir yıl süren bu sektörel araştırmada, hem tüketiciler hem de medya kuruluşları için en önemli iki mecraya, yani haber sitelerine ve Google aramalarına dair özgün veriler toplayıp 2024 başı itibarıyla manzarayı göstermeye çalıştık. Veriler, her iki mecrada da görülebilen sistemik sorunlara dikkat çekiyor. Hem haber sitelerinde hem de Google'da nitelikli gazetecilik, bu sistemik sorunlar nedeniyle, "haber benzeri ürünler" ile âdil olmayan şartlarda yarışmak zorunda kalıyor.
"Bilgi algoritması değil, reklam algoritması"
Verilerde görülen örnekler, söz konusu sorunların neredeyse hepsini kesen bir mecra olarak Google'ın rolünün önemine de dikkat çekiyor. Üretici yapay zekâ uygulamalarıyla birlikte muhtemelen kısa bir süre içerisinde bambaşka bir arama deneyimi göreceğiz ve "SEO çöplüğü" belki Türkiye'de de bu yüzden kendiliğinden tarihe karışacak. Ama bunu beklemeden, hem Google'ın hem haber sitelerinin, bir kamusal mal olan nitelikli gazeteciliğin yaygınlaşabileceği âdil dijital platformlar oluşturmak için elinden geleni yapması, tarihi bir sorumluluk olmayı sürdürüyor.
Dr. Safiya Umoja Noble'ın belirttiği gibi "bir bilgi algoritması değil, reklam algoritması" yaratan Google'ın, Türkiye'deki yoğun eleştirileri görmezden gelmekten vazgeçip dünyada uyguladığı içerik kalitesi standartlarını ülkemizde de uygulaması gerekiyor. Şirketin, 2014'te (Sabah gazetesi hariç) en büyük haber sitelerine bugünkünden daha hafif ihlaller için uyguladığı cezaların günümüzde neden uygulanmadığının yanıtını da vermesi şart.
İnsanlar tarafından tasarlanan, Google'ın dünyanın dört bir yanında iş verdiği binlerce 'Kalite Değerlendiricisi'nin sürekli geribildirimiyle şekillenen arama algoritmasının "tarafsız" olduğu şeklindeki şirket savunması da artık dünyada kabul görmüyor. Yine Noble'ın ifadesiyle, "arama algoritmalarını ve mimarisini geliştiren insanların bazıları cinsiyetçi ve ırkçı tavırları işyerinde ve ötesinde teşvik ederken bizim bu çalışanların 'nötr' ve 'objektif' karar alma araçları geliştireceğine inanmamız isteniyor."
Henüz bu ay iki ayrı ülkeden gelen haberler, durumun vahametini gözler önüne seriyor. Nieman Lab'deki habere göre Google, ABD'de reklam alıp "güvenilmez ürün önerileri yayımlayan büyük medya yayıncılarını" algoritmasında öne çıkarıyor. Reklam almadan, kullanıcıların bağışlarıyla dürüstçe ürün testleri yapan bağımsız yayıncıları ise algoritmasında baskılamakla suçlanıyor. Rusya'da da Ukrayna savaşıyla ilgili bağımsız ve nitelikli gazetecilik yapan bir haber sitesi, keyfî olarak Google Haberler ve Google Keşfet uygulamasından çıkarıldığını, ayrıca arama sonuçlarında alt sıralara itildiğini savunuyor.
Türkiye'deki çarpık dijital haber medyası ekosistemini biraz olsun düzeltebilmek için Google'ın yapabileceği çok şey olsa da, California'daki yöneticilerinin ülkemizdeki kullanıcıları ve demokrasiyi ne kadar umursadıklarını bilmiyoruz. Bir yandan da, medya ekosistemimizde kötü giden her şeyden kuşkusuz tek sorumlu veya kabahatli Google değil. Örneğin haber sitelerinin dikkat çekme yarışını bırakıp vatandaşlarla güven bağını güçlendirmelerini sağlayacak kamu yararına gazeteciliği sistematik olarak üretmesi, etik ilkeler ve nesnel haber dili gibi konularda kurumsal standartlar oluşturması, gerektiğinde süreçlerini bağımsız denetime tâbi tutması yerinde adımlar olur.
Demir kafesi kırmak zor ama imkânsız değil
Sivil toplum da, hem Google'ı hem de haber sitelerini nitelikli gazeteciliğe yaklaşımları bağlamında yakından izlemeli, sistemik sorunları önceliklendirerek veri temelli savunuya odaklanmalı; sadece belirli bağımsız haber kuruluşlarında değil, Türkiye'nin medya ekosistemi genelinde etki yaratacak çabalara girişmeli, gazeteciliğin niteliğini şimdi yapay zekâ gibi araçları da yan etkilerini önleyerek kullanarak artırmanın yollarını gerektiğinde işbirlikleri yaparak bulmalı.
Max Weber, 20. yüzyıl başında, "makine üretiminin teknik ve ekonomik koşullarına bağlı" olan bürokratik kapitalist toplumu, "mekanik temelleri" olan bir 'demir kafes'e benzetmişti. 21. yüzyılda ise Dr. Shoshana Zuboff, bu demir kafesin, "Gözetim Kapitalizmi" ile birlikte artık dijital temeller üstünde yükseldiğini anlattı. Sürekli izlenen vatandaşların kişisel verilerinden devşirilen "davranışsal artık değer" dünyanın dört bir yanında bir yandan gözetimci siyasî iktidarların, bir yandan bunları geliştiren çokuluslu holdinglerin merkezinde yer aldığı bir grup insanın zenginleşip daha da fazla güç kazanması için kullanılıyor.
Dar odakların çıkarına hizmet eden bu 'demir kafes'i kırıp kamu yararına nitelikli gazeteciliğin yeşerebileceği yeni bir medya ekosistemini Türkiye'de inşa etmek 2024 itibarıyla çok zor görünse de, imkânsız değil. Kurulu düzenin kitle içerik üretim sisteminin semptomları yerine, dijital temellerine odaklanıp çürük parçaları tek tek sökebilecek bir bağımsız gazetecilik topluluğu; taze fikirler ve yapay zekâ başta olmak üzere yeni araçlar etrafında, ama zamanın sınavını geçmiş meslekî ilkelerden ayrılmadan kurulabilirse, neden olmasın?
Yapay zekânın hem arama motorlarını hem de haber yayıncılarını kökten dönüştürdüğü 2024'te bu sorunun en doğru yanıtını, en hızlı biçimde vermek gerekiyor.
Bu araştırmanın ham veri kümeleri şu sayfada. Proje kapsamındaki veri analizi ve görselleştirmeler için Python'ın Pandas, Matplotlib ve Seaborn gibi kütüphanelerinin yanı sıra Datawrapper, Flourish ve Tableau uygulamalarını tercih ettik.
Duygu analizinde OpenAI'ın GPT-4 modelini, en olası yanıtları verebilmesi için "sıcaklık" (temperature) seçeneği 0'a ayarlanmış biçimde kullandık. Bu bilimsel bir araştırma olmasa da, web kazıma gibi veri toplama yöntemlerini kullanırken akademik rehberlere ve etik kurallara bağlı kaldık.
Google Arama Monitörü'nde, ilgili aramalarda önerilen tüm haber sitelerini kaydettik. Haber Siteleri Monitörü'nde 10 bini aşkın Türkçe haber sitesini taradık. Editöryel bağımsızlıkla ilgili Google analizi için bu grubu daralttık. İktidar medyası kategorisinde şu siteleri inceledik: A Haber*, Akşam*, Anadolu Agency*, Aydınlık, Bloomberg HT, CNN Türk*, DHA*, Ensonhaber*, Vatan, Haber7*, Haber Global, Haberler.com, Habertürk*, Hürriyet*, İHA*, İnternet Haber, Memurlar.net, Milliyet*, Mynet, NTV*, Posta, Sabah*, Son Dakika, Takvim, TGRT, TRT Haber*, Türkiye, Ulusal Kanal, Yeni Akit, Yeni Şafak*. Bağımsız medya kategorisinde şu siteleri inceledik: Bianet, BirGün*, Cumhuriyet*, Daktilo1984, Diken*, Dokuz8Haber*, Gazete Duvar*, Gerçek Gündem, Halk TV*, İleri Haber, IndyTurk, Karar*, Korkusuz*, KRT*, Medyascope*, Milli Gazete*, Odatv4, Sözcü*, Tele1*, T24*, Veryansın TV, Yeniçağ*, Yeşil Gazete. Diğer medya kategorisinde ise şu siteleri inceledik: Adana Haber*, Ajansspor, A Spor, BBC Türkçe*, Bursa Muhalif*, Dokuz Eylül*, Donanım Haber*, Dünya*, DW Türkçe*, Edirne Haber, Fanatik, Fotomaç*, Gaziantep'in Habercisi, Gazete Oku, Independent Türkçe*, Investing, Kon Haber*, Magazin Haberleri*, Marketing Türkiye, Medya Koridoru, Medya Radar, MedyaTava, Memleket, NTV Spor, Olay53, Onedio*, Pazarlamasyon, Pusula*, ShiftDelete, Tigris Haber*, Uşak Haber Merkezi, Webrazzi, Webtekno, Yüksekova Haber*. Duygu analizinde ise her kategoriden 15 haber sitesi seçtik (üstte yıldız* ile gösterilenler). Bu seçimi yaparken mecralar (dijital çıkışlı siteler, TV, gazete vb.), kurum ölçeği (holding medyası veya küçük yayıncılar), yayın kapsamı (genel haber siteleri, teknoloji haberleri siteleri vb.) ve coğrafi dağılım gibi unsurlarda çeşitliliği gözettik.
Haber Siteleri Monitörü'nde önde gelen 30'u aşkın siyasetçinin yanı sıra şu anahtar kelimeleri de izledik: son dakika, canlı yayın [sıcak haberler için]; zam, enflasyon, dolar kuru, asgari ücret, konut fiyatları, kira, iflas etti, konkordato, sert düşüş, [ekonomi haberleri]; Ukrayna, Suriye, İsrail, Gazze, ABD, Çin, Avrupa Birliği [dış haberler]; Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor, basketbol, voleybol [spor haberleri]; Survivor, Dilan Polat, burç yorumları, hava durumu, ChatGPT, Bitcoin [diğer haberler]; bildirildi, iddia edildi, öne sürüldü [haber dilinde muğlaklık]; skandal, şok, mucize, önemli açıklamalar, emekliye müjde, rezervi bulundu, [haber dilinde abartı ve sansasyon]; müjde verdi, tokat gibi yanıt, küstah açıklama, kara gece [taraflı dil]; bayan sürücü, LGBT örgütü, travesti, Ermeni dölü, Yahudi zulmü, Suriyeli katil [ayrımcı dil ve nefret söylemi]; taktir, verdiği konser, sarf ettiği sözler, şarter, logar [Türkçe hataları]...
Anderson, A., & Roth, A. (2020). Queer erasure: Internet browsing can be biased against LGBTQ people. Index on Censorship, 49, 75-77.
Arsan, E. (2013). Killing Me Softly with His Words: Censorship and Self-Censorship from the Perspective of Turkish Journalists. Turkish Studies, 14(3), 447–462.
Baykurt, B., (2013). The Gezi protests have shown the rampant institutional bias in Turkey’s media. EUROPP. London School of Economics Blog. https://shorturl.at/hrsGO
Bezirci, B., & Yılmaz, E.A. (2010). Metinlerin Okunabilirliğinin Ölçülmesi Üzerine Bir Yazılım Kütüphanesi ve Türkçe İçin Yeni Bir Okunabilirlik Ölçütü. DEÜ Mühendislik Fakültesi Fen Bilimleri Dergisi, 12, 49-62.
Cardenal, A. S., Aguilar-Paredes, C., Galais, C., & Pérez-Montoro, M. (2019). Digital Technologies and Selective Exposure: How Choice and Filter Bubbles Shape News Media Exposure. The International Journal of Press/Politics, 24, 465-486.
Çarkoğlu, A., & Yavuz, G. (2010). Press–party Parallelism in Turkey: An Individual Level Interpretation. Turkish Studies, 11(4), 613-624.
Committee to Protect Journalists (CPJ). (2024). Journalist casualties in the Israel-Gaza conflict. https://shorturl.at/npQZ7
Committee to Protect Journalists (CPJ). (n.d.). Database of attacks on the press. https://cpj.org/data/
Deveci, C., & Kınık, B. N. B. (2018). Nationalist bias in Turkish official discourse on hate speech: a Rawlsian criticism. Turkish Studies.
Díaz, A. (2008). Through the Google Goggles: Sociopolitical Bias in Search Engine Design. , 14, 11-34.
European Commission. (n.d.). EU Digital Services Act. https://digital-strategy.ec.europa.eu/en/policies/dsa-vlops
European Parliament. (2023, June 1). EU AI Act: First regulation on artificial intelligence.
Fredrickson, B. (1998). What Good Are Positive Emotions?. Review of General Psychology, 2, 300 - 319.
Gartner. (2024). Gartner Top Strategic Technology Trends for 2024. https://shorturl.at/dOPY6
Google Organic CTR History Dashboard (2024). https://shorturl.at/pvHJ6
Haim, M., Graefe, A., & Brosius, H. (2018). Burst of the Filter Bubble?. Digital Journalism, 6, 330-343.
Hamilton, K., Karahalios, K., Sandvig, C., & Eslami, M. (2014). A path to understanding the effects of algorithm awareness. CHI '14 Extended Abstracts on Human Factors in Computing Systems.
The International Press Institute (IPI) Türkiye Dijital Medya Raporu. (2021). https://shorturl.at/acA08
Jiang, S., Joseph, K., Friedland, L., Lazer, D., & Wilson, C. (2018). Auditing Partisan Audience Bias within Google Search. Proceedings of the ACM on Human-Computer Interaction, 2, 1-22.
Journo Türkiye Haber Tüketicisi Araştırması (2022). https://journo.com.tr/haber-colleri
Li, X., Chen, C., & Li, Y. (2007). Algorithm for Ranking News. Third International Conference on Semantics, Knowledge and Grid (SKG 2007), 314-317.
Lin, H., Garro, H., Wernerfelt, N., Shore, J. C., Hughes, A., Deisenroth, D., … Rand, D. G. (2024, February 7). Reducing misinformation sharing at scale using digital accuracy prompt ads.
Metaxa, D., & Torres-Echeverry, N. (2017). Google's Role in Spreading Fake News and Misinformation. Social Science Research Network.
Nechushtai, E., & Lewis, S. (2019). What kind of news gatekeepers do we want machines to be? Filter bubbles, fragmentation, and the normative dimensions of algorithmic recommendations. Comput. Hum. Behav., 90, 298-307.
Reporters Without Borders (RSF). “World Press Freedom Index 2023” and “Media Ownership Monitor: Turkey”
Türkiye'nin Haber Çölleri. (2021). https://journo.com.tr/haber-colleri
Türkiye Büyük Millet Meclisi Dijital Platformlar Komisyonu 4. Oturumu Tutanağı, 2 Aralık 2021. https://www5.tbmm.gov.tr/develop/owa/komisyon_tutanaklari.goruntule?pTutanakId=2890
Weber, M. (2001). The protestant ethic and the spirit of capitalism. Routledge.
İNGİLİZCE RAPOR: THE JOURNO NEWS MONITOR
Journo News Monitor Investigates Turkish Media Practices, Exposes Google’s Pro-Government Bias