Google algoritması, arama sonuçlarındaki sıralamayı oluştururken onlarca faktörü göz önünde bulunduruyor. Bu faktörlerin bazılarının algoritmada önemli bir rol oynadığı kanıtlanmış durumda. Bazı faktörlerin Google algoritmasında ne kadar belirleyici olduğu ise arama motoru optimizasyonu (SEO) uzmanları arasında tartışılıyor. 2021 itibarıyla Google algoritmasında yer alıp arama sonuçlarını etkileyen 200’ü aşkın sıralama faktörünü listeleyen kapsamlı bir yazıyı sizin için çevirdik:
Google algoritmasında 200’ü aşkın sıralama faktörünün yer aldığı biliniyor. Bunlar şu kategorilerde gruplanabilir:
- Alan adı faktörleri
- Sayfa içi sıralama faktörleri
- Site sıralaması faktörleri
- Dış bağlantı faktörleri
- Kullanıcı etkileşimi
- Özel Google algoritmaları
- Marka sinyalleri
- Site içi spam faktörleri
- Site dışı spam faktörleri
Alan Adı Faktörleri
1. Alan Adı Yaşı: Google’dan Matt Cutts şöyle diyor: “Altı aylık bir alan adı ile bir yıllık arasındaki fark o kadar da büyük değil.” Başka bir deyişle alan adı yaşını sıralama faktörü olarak kullanıyorlar. Ama bu o kadar da önemli değil.
2. Anahtar Kelimenin Alan Adının İçinde Olması: Alan adınızda bir anahtar kelimeye sahip olmak, size geçmişte olduğu kadar büyük bir SEO desteği vermez. Ancak yine bir “alaka düzeyi” sinyali verecektir.
3. Alan Adında İlk Kelime Olarak Anahtar Kelime Olması: Hedeflenen anahtar kelime ile başlayan bir alan adı, kendi alan adında bu anahtar kelimeye sahip olmayan (ya da alan adının ortasında veya sonunda bulunan) sitelere göre üstündür.
4. Alan Adı Son Kullanma Tarihi: Google patent ofisi şunu belirtiyor: “Yasal olan alan adları genellikle birkaç yıl önceden ödenirken, yasal olmayan alan adları nadiren bir yıldan uzun süre kullanılır. Bu nedenle, bir alan adının gelecekteki son kullanma tarihi, bir alan adının yasallığını tahmin etmede bir faktör olarak kullanılabilir.”
5. Alt Alandaki Anahtar Kelime: Moz’un uzman paneli, alt alanda görünen bir anahtar kelimenin, sıralamaları yükseltebileceğini belirtiyor.
6. Alan Adının Geçmişi: Geçici mülkiyete sahip veya birkaç kez kullanılmış olan bir site, Google’a sitenin geçmişini “sıfırlamasını” söyleyebilir ve alan adını işaret eden bağlantıları reddedebilir veya bazı durumlarda, ceza almış bir alan, cezayı yeni sahibine taşıyabilir.
7. Tam Eşleşen Alanlar: Tam eşleşen alanlar (EMD) size biraz avantaj sağlayabilir. Ancak bu alanlarda düşük kaliteli bir site olursa Google’ın ilgili algoritma güncellemesi nedeniyle arama sonuçlarının üst sıralarında çıkmayacaktır.
8. Genel ve Özel Kimlikler: Özel kimlik bilgileri “saklanacak bir şeyin” olduğunun işareti olabilir. Google’dan Matt Cutts bununla ilgili şöyle diyor: “… Üzerlerindeki kimlikleri kontrol ettiğimde hepsinin üzerinde ‘kimlik gizliliği koruma hizmeti’ vardı. Bu nispeten alışılmadık bir durum… Kimlik gizliliğinin otomatik olarak açık olması kötü değildir, ancak bu faktörlerden birkaçını bir araya getirdiğinizde, genellikle tek bir siteye sahip olan birden çok farklı türde bir web yöneticisi söz konusu demektir.”
9. Cezalandırılmış Kimlik Sahibi: Google, belirli bir kişiyi spam gönderen olarak tanımlarsa, o kişiye ait diğer siteleri de inceleyecektir.
10. Ülkelere Göre TLD (ÜST Düzey Alan Adı) Uzantısı: Bir ülke kodu üst düzey etki alanına (.cn, .pt, .ca) sahip ise, sitenin söz konusu ülke için sıralamasına yardımcı olabilir. Ancak sitenin global olarak sıralama yeteneğini sınırlayabilir.
Sayfa İçi Faktörler
11. Başlık Etiketlerindeki Anahtar Kelime: Geçmişteki kadar olmasa da, başlık etiketi önemli bir sayfa içi SEO sinyali olmayı sürdürüyor.
12. Başlıkların Anahtar Kelime ile Başlaması: Moz’a göre, bir anahtar kelime ile başlayan başlıklar, anahtar kelimenin sonuna doğru olan başlık etiketlerinden daha iyi performans gösteriyor.
13. Meta Açıklamasındaki Anahtar Kelime: Google, meta açıklamasını doğrudan SEO kriterleri arasına koymuyor ve sıralama faktörü olarak saymıyor. Ama meta etiketinin düzgün ve anahtar kelime ile birlikte yazılması, önemli bir sıralama faktörü olan tıklama oranını etkileyebilir.
14. Anahtar Kelimenin H1 Etiketinde Olması: H1 etiketleri ‘ikinci başlık etkileti’dir. Bir korelasyon çalışmasının sonuçlarına göre, başlık etiketinizle birlikte Google, H1 etiketinizi ikincil bir alaka düzeyi sinyali olarak kullanır:
15. TF-IDF: “Bir makalede belirli bir kelime ne sıklıkta görünür?” Söz konusu kelime bir makalede ne kadar sık görünürse, sayfanın o kelimeyle ilgili olma olasılığı o kadar yüksektir. Google, muhtemelen TF-IDF’nin gelişmiş bir sürümünü kullanıyor.
16. İçerik Uzunluğu: Daha fazla kelimeye sahip olan içerik, daha geniş bir alanı kapsayabilir ve daha kısa, yüzeysel makalelere kıyasla algoritmada muhtemelen tercih edilir. Gerçekten de, sıralama faktörleri konulu şu sektörel çalışma, içerik uzunluğunun SERP konumu ile ilişkili olduğunu buldu.
17. İçindekiler: Bağlantılı bir içindekiler tablosu kullanmak, Google’ın sayfanızın içeriğini daha iyi anlamasına yardımcı olabilir. Ayrıca site içi bağlantılar oluşturmanızı da sağlar.
18. Anahtar Kelime Yoğunluğu: Eskisi kadar önemli olmasa da, Google anahtar kelime yoğunluğunu bir web sayfasının konusunu belirlemek için kullanabilir. Ancak aşırıya kaçmak size zarar verebilir. Bakınız:
Anahtar kelime doldurma: Haber siteleri ve Google, SEO ile interneti çöplüğe çevirdi
19. İçerikte Gizli Anlamsal İndeksleme Anahtar Kelimeleri (LSI): LSI Anahtar kelimeleri, arama motorlarının birden fazla anlamı olan kelimelerden anlam çıkarmasına yardımcı olur (Örneğin; teknoloji şirketi olarak Apple ve “elma” sözcüğünün İngilizce karşılığı olarak apple). LSI’nın varlığı da yokluğu da muhtemelen içerik kalitesi sinyali işlevi görüyor.
20. Başlık ve Açıklama Etiketlerinde LSI Anahtar Kelimeleri: Web sayfası içeriğinde olduğu gibi, sayfanın meta etiketlerindeki LSI anahtar kelimeleri de Google’ın birden çok olası anlamı olan kelimeleri ayırt etmesine yardımcı olabilir. Alaka düzeyi sinyali olarak da yarar sağlayabilir.
21. Konuyu Derinlemesine Kapsayan Sayfa: Konu kapsamının derinliği ile Google sıralaması arasında bilinen bir korelasyon vardır. Bu nedenle, bir konuyu kapsamlı olarak işleyen sayfalar, bir konuyu yalnızca kısmen ele alan sayfalara göre arama sonuçlarında daha avantajlıdır.
22. HTML ile Sayfa Yükleme Hızı: Hem Google hem de Bing, sıralama faktörü olarak sayfa hızını kullanır. Arama motoru robotları, sitenin hızını sayfanın HTML koduna göre oldukça doğru bir şekilde tahmin edebilir ve bunu sıralama faktörü olarak kullanabilir. Hızlı açılan sayfalar, yavaş açılan muadillerine göre arama sonuçlarında daha üst sıralarda yer alır.
23. Chrome ile Sayfa Yükleme Hızı: Google, bir sayfanın yükleme hızını daha iyi izlemek için Chrome kullanıcı verilerini kullanır. Bu sayede, bir sayfanın kullanıcılara gerçekte ne kadar hızlı yüklendiğini ölçebilirler.
24. AMP Kullanımı: Doğrudan bir Google sıralama faktörü olmasa da, AMP, Google Haberler’in mobil sürümünde sıralama almak için gerekli olabilir.
25. Varlık Eşleşmesi: Bir sayfanın içeriği, kullanıcının aradığı “varlıkla” eşleşiyor mu? Eğer öyleyse, o sayfa anahtar sonuçlarında bir sıralama artışı elde edebilir.
26. Google Hummingbird: Bu algoritma değişikliği Google’ın anahtar kelimelerin ötesine geçmesine yardımcı oluyor. Hummingbird sayesinde Google artık bir web sayfasının konusunu daha iyi anlayabiliyor.
27. Yinelenen İçerikler: Aynı sitedeki aynı içerik (biraz değiştirilse bile) bir sitenin arama motoru görünürlüğünü olumsuz yönde etkileyebilir.
28. Rel = Canonical: Doğru kullanıldığında bu etiket Google’ın sitenizi yinelenen içerik nedeniyle cezalandırılmasını engelleyebilir.
29. Görsel Optimizasyon: Görseller, arama motorlarına dosya adları, alt metinleri, açıklamaları ve başlıkları aracılığıyla önemli ilgi sinyalleri gönderir.
30. İçerik Yeniliği: Google’ın Caffein adlı algoritma güncellemesi, özellikle zamana duyarlı aramalar için yakın zamanda yayımlanan veya güncellenen içeriği tercih eder. Bu faktörün önemini vurgulayan Google, belirli sayfalar için bir sayfanın son güncelleme tarihini gösterir.
31. İçerik Güncellemelerinin Büyüklüğü: Düzenlemelerin ve değişikliklerin önemi aynı zamanda bir yenilik faktörü olarak işlev görür. Uzun bir bölümü eklemek veya kaldırmak, birkaç kelimenin sırasını değiştirmekten veya bir yazım hatasını düzeltmekten daha önemlidir.
32. Geçmiş Sayfa Güncellemeleri: Sayfa zaman içinde ne sıklıkla güncellendi? Günlük, haftalık, 5 yılda bir? Özetle, sayfa güncellemelerinin sıklığı da güncellikte rol oynar.
33. Anahtar Kelimenin Önemi: Bir sayfanın içeriğinin ilk 100 kelimesinde bir anahtar kelimenin yer alması, Google sıralamasını olumlu etkiler.
34. H2 ve H3 Etiketlerinde Anahtar Kelime: Anahtar kelimenizin H2 veya H3 formatında bir alt başlık olarak görünmesi başka bir zayıf ilgililik sinyali olabilir. Google çalışanı John Mueller şöyle söylüyor: “HTML’deki bu başlık etiketleri, sayfanın yapısını anlamamıza yardımcı olur.” Özetle, üst başlıklarda geçen anahtar kelime, ara başlıklarda tekrarlanmamalıdır.
35. Giden Bağlantı Kalitesi: Çoğu SEO uzmanı, yetkili sitelere bağlantı vermenin Google’a güven sinyalleri göndermeye yardımcı olduğunu düşünüyor. Bu yorum, son zamanlarda yapılan bir sektör araştırmasıyla desteklendi.
36. Giden Bağlantının Konusu: Hilltop Algoritması’na göre Google, bağlantı verdiğiniz sayfaların içeriğini ilgililik sinyali olarak kullanabilir. Örneğin, filmle ilgili sayfalara bağlanan otomobillerle ilgili bir sayfanız varsa, bu bağlantılar Google’a sayfanızın otomobiller değil, “Arabalar” filmi hakkında olduğunu söyleyebilir.
37. Dilbilgisi ve Yazım: Doğru dilbilgisi ve yazım kalitesi iyi bir işarettir, ancak Cutts birkaç yıl önce bunun önemli olup olmadığına dair karışık mesajlar vermişti.
38. Ortak İçerik: Sayfadaki içerik orijinal mi? Otomatik olarak bir başka isteden “kazınan” ve elle kopyala yapıştır yapılan içerikler Google tarafından endekslenmeyebilir. Bu nedenle bu içerikler arama sonuçlarında hiç çıkmayabilir.
Google algoritması değişti: Arama sonuçlarında artık özel haberler öncelikli
39. Mobil Uyumlu Güncelleme: “Mobilegeddon” olarak anılan bu güncelleme, mobil cihazlar için uygun şekilde optimize edilmiş sayfaları ödüllendirmeye başlamıştı.
40. Mobil Kullanabilirlik: Mobil kullanıcıların kolayca kullanabileceği web siteleri, Google’ın ‘Mobil Öncelik Dizini’nde bir avantaja sahip olabilir.
41. Mobil Cihazlarda “Gizli” İçerik: Mobil cihazlardaki gizli içerik, tamamen görünür içerik yerine dizine alınmayabilir (veya yoğun şekilde tartılmayabilir). Ancak, bir Google çalışanı yakın zamanda gizli içeriklerin de algoritma için uygun olduğunu belirtti. Aynı açıklamaya göre sadece “kritik” içeriklerin mutlaka görünür olması gerekiyor.
42. Yararlı “Ek İçerik”: Google Değerlendirici Yönergeleri Belgesi‘ne göre, yardımcı tamamlayıcı içerikler, bir sayfanın kalitesinin (ve dolayısıyla Google sıralamasının) bir göstergesidir. Örnekler arasında para birimi dönüştürücüler, kredi faiz hesaplayıcıları ve etkileşimli tarifler yer alıyor.
43. Sekmelerin Arkasında Gizli İçerik: Kullanıcıların sayfanızdaki içeriğin bir kısmını ortaya çıkarmak için bir sekmeye tıklaması gerekiyor mu? Google bu tür içerikleri arama sonuçları için dizine eklemeyeceğini söylemişti.
44. Giden Bağlantıların Sayısı: Giden “dofollow” linklerin sayısı çok fazla olursa, ortalama link çıkışı de çok olur. Bu nedenle PageRank ve dolayısıyla bu sayfanın arama sonuçlarındaki sıralaması düşebilir.
45. Multimedya: Görüntüler, videolar ve diğer multimedya öğeleri, içerik kalitesi sinyali olarak işlev görebilir. Örneğin şu sektör araştırması multimedya ve sıralamalar arasında bir ilişki buldu:
46. Sayfaları Gösteren İç Bağlantıların Sayısı: Bir sayfaya giden dâhili bağlantıların sayısı, o sayfanın sitedeki diğer sayfalara göre önemini belirtir (daha fazla dâhili bağlantı = daha önemli).
47. Sayfaları Gösteren İç Bağlantıların Kalitesi: Etki alanındaki yetkili sayfalardan gelen iç bağlantılar, PageRank değeri olmayan veya düşük olan sayfalara göre daha güçlü bir etkiye sahiptir.
48. Kırık Bağlantılar: Bir sayfada çok fazla bozuk bağlantı olması, ihmal edilmiş veya terk edilmiş bir sitenin işareti olabilir. Google Değerlendirici Yönergeleri Belgesi, bir ana sayfanın kalitesini değerlendirmek için bozuk bağlantıları da sayar.
49. Okuma Düzeyi: Google’ın web sayfalarının okuma düzeyini hesapladığına şüphe yok. Ancak bu bilgilerle ne yaptıkları tartışmaya açık. Bazıları, temel bir okuma seviyesinin daha iyi sıralamanıza yardımcı olacağını, çünkü kitlelere hitap edeceğini söylüyor. Yani örneğin ilkokul düzeyindeki bir metni herkes okuyabilir. Ancak bazı uzmanlar da bu tür metinlerle alakalı kişileri yakalamanın zorlaşacağı görüşünde. Zira düşük kaliteli fabrikasyon içerik üreten birçok sayfa da temel okuma düzeyine hitap ediyor.
50. Satış Ortağı Bağlantıları: Bağlı kuruluş bağlantıları muhtemelen sıralamalarınıza zarar vermez. Ancak çok fazla içeriğiniz varsa, Google’ın algoritması “zayıf bir satış ortağı sitesi” olmadığınızdan emin olmak için diğer bir kalite sinyallerine daha fazla dikkat edebilir.
51. HTML Hataları / W3C Doğrulaması: Çok sayıda HTML hatası veya baştan savma kodlama, kalitesiz bir sitenin işareti olabilir. Tartışmalı da olsa, SEO uzmanı birçok kişi, iyi kodlanmış bir sayfanın kaliteli sinyal olarak kullanıldığını düşünüyor.
52. Alan Adı Yetkisi: Her şey eşit olduğunda, yetkili bir alan adındaki bir sayfa, daha az yetkiye sahip bir etki alanındaki bir sayfadan daha güçlüdür. Bu faktör, sayfa içi yetkinliği de ilk bölümdeki alan adı yetkinliğine bağlar:
53. Sayfanın PageRank’ı: Mükemmel bir ilişkili olmamakla birlikte çok yüksek otoriteye sahip sayfalar, çok fazla bağlantı yetkisi olmayan sayfaları aşağı sıralara itmekte ya da üst sıraya çıkmakta daha güçlü.
54. URL Uzunluğu: Çok uzun URL’ler, bir sayfanın arama motoru görünürlüğüne zarar verebilir. Aslında birçok sektör araştırması, kısa URL’lerin Google’ın arama sonuçlarında küçük bir avantaj sağlama eğiliminde olduğunu bulmuştur.
55. URL Yolu: Ana sayfaya daha yakın bir sayfa, bir sitenin mimarisinin derinlerine gömülü sayfalara göre hafif bir yetki artışı sağlayabilir.
56. İnsan Editörler: Google, hiçbir zaman tam olarak onaylamasa bile, gerçek editörlerin Google arama sonuçlarını etkilemesine izin veren bir sistem için patent başvurusunda bulunmuştur.
57. Sayfa Kategorisi: Sayfanın veya gönderinin içinde bulunduğu kategori bir alaka düzeyi sinyalidir. Yakından alakalı bir kategorinin parçası olan bir sayfa, ilgisiz bir kategori alanında açılan bir sayfaya kıyasla alaka düzeyi artışı sağlayabilir.
58. URL’deki Anahtar Kelime: Başka bir alaka düzeyi sinyali daha… Kısa bir süre önce bir Google temsilcisi bunun “çok küçük bir sıralama faktörü” olduğunu söyledi. Ancak yine de bir sıralama faktörü olarak kabul ediliyor.
59. URL Yapısı: URL dizesindeki kategoriler Google tarafından okunur ve bir sayfanın neyle ilgili olduğuna dair tematik bir sinyal sağlayabilir.
60. Referanslar ve Kaynaklar: Araştırma makalelerinde olduğu gibi referanslara ve kaynaklara atıfta bulunmak bir kalite işareti olabilir. Google Kalite Yönergeleri, gözden geçirenlerin belirli sayfalara bakarken kaynaklara dikkat etmeleri gerektiğini belirtiyor: “Bu, uzmanlığın ve yetkili kaynakların önemli olduğu bir konudur…” Ancak Google, harici bağlantıları sıralama sinyali olarak kullandıklarını reddetti.
61. Madde İşaretleri ve Numaralı Listeler: Madde işaretleri ve numaralandırılmış listeler, okuyucular için içeriğinizi bölmeye yardımcı olarak sayfayı daha kullanıcı dostu hâle getirir. Google büyük olasılıkla madde işaretleri ve sayılar içeren içeriği kabul ediyor ve hatta arama sonuçlarında üst sıralar için tercih ediyor.
62. Site Haritasındaki Sayfanın Önceliği: Bir sayfaya sitemap.xml dosyası aracılığıyla verilen öncelik, sıralamayı etkileyebilir.
63. Çok Fazla Giden Bağlantı: Yukarıda belirtilen Kalite Derecelendirme Belgesi’nde şu sonuca varılıyor: “Bazı sayfalarda, sayfayı kapatan ve ana içeriğin dikkatini dağıtan çok sayıda bağlantı var.”
64. Diğer Anahtar Kelimelerdeki Kullanıcı Deneyimi (UX): Sayfa birkaç başka anahtar kelime için sıralanıyorsa, Google’a dâhili bir kalite işareti verebilir. Aslında, Google’ın son “Arama Nasıl Çalışır” raporunda şu belirtiliyor: “Benzer sorgular için birçok kullanıcının değer verdiğini düşündüğü siteleri arıyoruz.”
65. Sayfa Yaşı: Google yeni içeriği tercih etse de, düzenli olarak güncellenen eski sayfalar, yeni sayfalara nazaran daha iyi performans gösterebilir.
66. Kullanıcı Dostu Sayfa Düzeni: Google Kalite Yönergeleri Belgesi’nde konuya ilişkin olarak şu belirtilir: “En yüksek kaliteli sayfalardaki sayfa düzeni, ana içeriği kolayca görünür hâle getirir.”
67. Alan Adı Park Etme: Aralık 2011’de yapılan bir Google güncellemesinin ardından, park edilmiş alan adlarının arama görünürlüğü azaldı.
68. Yararlı İçerikler: Backlinko okuyucusu Jared Carrizasles’in belirttiği gibi, Google “kaliteli” ve “yararlı” içeriği ayırt edebiliyor.
Site Faktörleri
69. İçerik, Özgün Bir Bakış Açısı ve Değer Taşımalı: Google, masaya yeni veya yararlı hiçbir şey getirmeyen siteleri, özellikle de zayıf satış ortağı siteleri cezalandırmaktan mutluluk duyduğunu belirtti.
70. Bize Ulaşın Sayfası: Google Kalite Belgesi, “uygun miktarda iletişim bilgisi” olan siteleri tercih ettiğini belirtiyor. İletişim bilgilerinizin whois bilgilerinizle eşleştiğinden de emin olun.
71. Alan Adı Güveni/TrustRank: Birçok SEO uzmanı, ‘TrustRank’in çok önemli bir sıralama faktörü olduğuna inanıyor ve “güvene dayalı arama sonucu sıralaması” başlıklı bir Google Patenti de bunu destekliyor.
72. Site Mimarisi: İyi tasarlanmış bir site mimarisi (Örneğin bir silo yapısı) Google’ın içeriğinizi tematik olarak düzenlemesine yardımcı olur. Ayrıca, Googlebot’un sitenizin tüm sayfalarına erişmesine ve dizine eklemesine yardımcı olabilir.
73. Site Güncellemeleri: Birçok SEO uzmanı, web sitesi güncelleme sıklığının, özellikle yeni içerik eklendiğinde bir güncellik faktörü oluşturduğunu düşünüyor. Google ise algoritmalarında ‘yayın sıklığı’nı sıralama faktörü olarak kullanıldığını yakın zamanda reddetti.
74. Site Haritası Varlığı: Bir site haritası, arama motorlarının sayfalarınızı daha kolay ve daha kapsamlı bir şekilde dizine eklemesine yardımcı olarak görünürlüğü artırır. Ancak Google kısa süre önce HTML site haritalarının SEO için “yararlı” olmadığını belirtti.
75. Site Çalışma Süresi: Site bakımının süresi veya sunucu sorunlarından kaynaklanan çok sayıda kesinti, sıralamanıza zarar verebilir (ve hatta düzeltilmezse dizin dışı bırakılarak Google arama sonuçlarından çıkarılmaya neden olabilir).
76. Sunucu Konumu: Sunucu konumu, sitenizin farklı coğrafi bölgelerde sıralandığı yeri etkiler. Coğrafyaya özgü aramalar için özellikle önemlidir.
77. SSL Sertifikası: Google, HTTPS’yi bir sıralama faktörü olarak kullandığını onaylamıştı. Ancak Google’a göre, HTTPS yalnızca “eşitliği bozan” bir işlev görüyor.
78. Hizmet Şartları ve Gizlilik Sayfaları: Bu iki sayfa, Google’a bir sitenin internetin güvenilir bir üyesi olduğunu bildirmeye yardımcı olur. Ayrıca sitenizin EAT’sini iyileştirmeye de yardımcı olabilir.
79. Sitede Yinelenen Meta Bilgileri: Sitenizde yinelenen meta bilgiler, sayfanızın tüm görünürlüğünü azaltabilir.
80. Breadcrumb Navigasyon: Bu, kullanıcıların (ve arama motorlarının) bir sitede nerede olduklarını bilmelerine yardımcı olan, kullanıcı dostu bir site mimarisi tarzıdır. Google’a göre; “Google Arama, arama sonuçlarında sayfadaki bilgileri kategorilere ayırmak için bir web sayfasının gövdesinde içerik haritası işaretlemesini kullanır.”
81. Mobil Cihazlar için Optimizasyon: Mobil cihazlardan yapılan tüm aramaların yarısından fazlasıyla Google, sitenizin mobil kullanıcılar için optimize edildiğini görmek istiyor. Aslında, Google artık mobil uyumlu olmayan web sitelerini cezalandırıyor.
82. YouTube videoları: YouTube videolarına SERP’lerde ayrıcalıklı muamele yapıldığına şüphe yok (muhtemelen Google’a ait olduğu için). Search Engine Land, Youtube.com trafiğinin Google Panda’dan sonra önemli ölçüde arttığını buldu.
83. Site Kullanabilirliği: Kullanımı veya gezinmesi zor olan bir site, sitede geçirilen süreyi, görüntülenen sayfaları ve hemen çıkma oranını (başka bir deyişle, RankBrain sıralama faktörleri) azaltarak sıralamalara dolaylı olarak zarar verebilir.
84. Google Analytics ve Google Search Console Kullanımı: Bazı SEO uzmanları, sitenize kurulu bu iki eklentinin yüklenmesinin sayfanın endekslenme gücünü artırdığını düşünüyor. Ayrıca Google’a üzerinde çalışacak daha fazla veri vererek (yani, daha doğru hemen çıkma oranı, linklerden gelen trafik vb.) doğrudan sıralamayı etkileyebilir. Bununla birlikte, Google bunu sadece bir teori olduğunu söyleyip reddediyor.
85. Kullanıcı Yorumları/Site İtibarı: Bir sitenin Yelp.com gibi sitelerdeki itibarı, Google’ın algoritmasında büyük rol oynar. New York Times’ın bir haberinde, bir işletmenin, müşterilerine kasten kötü davranarak olumsuz yorum yapmalarını sağladığını bildirmişti. O dönemde kullanıcı yorumları olumsuz da olsa, etkileşim bol olduğu için o işletme arama sonuçlarında üst sıralarda çıkıyordu. Google bu haberin ardından ender görülen bir adım atmış ve algoritmasını değiştirdiğini açıklamıştı.
Dış Bağlantı Faktörleri
86. Yaşlı Sitelerden Link Alma: Eski alan adlarından gelen dış bağlantılar, yeni alan adlarından gelenlere kıyasla daha etkili olabilir.
87. Kök Domain Bağlama Sayısı: Yönlendirilen alan adlarının sayısı, 1 milyon Google Arama sonucuyla ilgili bu çalışmadan da görebileceğiniz gibi, Google’ın algoritmasındaki sıralama faktörlerinden biri.
88. C Sınıfı IP’lerden Bağlantı Sayısı: Ayrı C sınıfı IP adreslerinden gelen bağlantılar, size daha geniş bir sitenin bağlantı verdiğini önerir ve bu da sıralamada yardımcı olabilir.
89. Bağlantı Verilen Sayfaların Sayısı: Aynı alan adında bile olsa bağlantı sayfalarının toplam sayısı sıralamaları etkiler.
90. Dış Bağlantı Metni: Google şöyle diyor: “Bağlantı metinleri genellikle web sayfalarının kendisinden daha doğru web tanımları sağlar.” Eskiden bu faktör daha önemliydi. Bugün küçük de olsa bir alaka düzeyi sinyali gönderiyor.
91. Alt Etiketi (Resim Bağlantıları için): Alt metni, görüntüler için bağlantı metni olarak da işlev görür.
92. .Edu veya .Gov Alan Adlarından Alınan Linkler: Matts Cutts, TLD’nin sitenin önemini önemli derecede etkilemediğini belirtiyor ve özellikle Google’ın çok sayıda .edu bağlantısını “yok saydığını” söylüyor. Ancak bu, SEO uzmanlarının .gov ve .edu TLD’ler için özel bir yeri olduğunu düşünmesini engellemiyor.
93. Yönlendirme Sayfası Yetkisi: Yönlendirilen sayfanın yetkisi (PageRank), Google’ın ilk günden beri son derece önemli bir sıralama faktörü oldu ve hâlâ öyle.
94. Alan Adı Bağlama Yetkisi: Link verilen alan adının yetkisi, bir bağlantının değeri konusunda bağımsız bir rol oynayabilir.
95. Rakiplerden Bağlantılar: Aynı SERP’de sıralanan diğer sayfalardan gelen bağlantılar, o anahtar kelime için bir sayfanın sıralaması açısından daha değerli olabilir.
96. “Beklenen” Web Sitelerinden Gelen Bağlantılar: Spekülatif olsa da, bazı SEO uzmanları, sektörünüzdeki bir dizi “beklenen” siteden bağlantı kurulana kadar Google’ın web sitenize tam olarak güvenmeyeceğine inanıyor. Onlara göre algoritma şu faktörü kullanıyor: “Bu sayfa kaliteli olsaydı, şu sitelerden mutlaka link verilirdi…”
97. Kötü Komşulardan Gelen Bağlantılar: “Kötü komşular” denilen bağlantılar sitenize zarar verebilir.
98. Misafir İçerikler: İlk olarak bir başka sitede yayımlanmış içeriklere “misafir” olarak yer verebilirsiniz. Böyle içeriklerden gelen bağlantılar değerli olsa da, gerçek editöryel içeriklerden gelenler kadar güçlü değildir. Bununla birlikte “büyük ölçekli” misafir gönderiler, sitenize yarar yerine zarar getirebilir.
99. Reklamlardan Gelen Bağlantılar: Google’a göre reklamlardan gelen bağlantılar “nofollowed” olarak tanımlanmalıdır. Ancak Google büyük olasılıkla izlenen bağlantıları reklamlardan belirleyip filtreleyebiliyor.
100. Ana Sayfa Yetkilisi: Yönlendirilen bir sayfanın ana sayfasına bağlanan bir sitenin ve dolayısıyla bağlantının ağırlığının değerlendirilmesinde özel bir önemi olabilir.
Türkçe özel haberler de listede: Google yöneticisi yeni algoritmayı anlattı
101. Nofollow Bağlantılar: Bu, SEO’daki en tartışmalı konulardan biridir. Google’ın konuyla ilgili resmi açıklaması ise şöyle: “Genel olarak onları takip etmiyoruz.”Bu da aslında ne yaptıklarını gösteriyor… En azından belirli durumlarda böyle. Nofollow bağlantılarının belirli bir yüzdesine sahip olmak, doğal ve doğal olmayan bağlantı profilini de gösterebilir.
102. Bağlantı Türlerinin Çeşitliliği: Bağlantılarınızın doğal olmayan büyük bir yüzdesinin tek bir kaynaktan gelmesi (Örn: forum profilleri, blog yorumları) ‘web spam’in bir işareti olabilir. Öte yandan çeşitli kaynaklardan gelen bağlantılar, doğal bir bağlantı profilinin işaretidir.
103. “Sponsorlu” veya “UGC” Etiketleri: “rel=sponsorlu” veya “rel=UGC” olarak etiketlenen bağlantılar, normal “takip edilen” veya rel=nofollow bağlantılarından farklı şekilde ele alınır.
104. Bağlamsal Bağlantılar: Bir sayfanın içeriğine gömülü bağlantılar, boş bir sayfadaki veya sayfanın başka bir yerinde bulunan bağlantılardan daha güçlü olarak kabul edilir.
105. Çok Fazla 301 Sayfa Yönlendirmesi: 301 yönlendirmelerinden gelen bağlantılar, bir Web Yöneticisi Yardım Videosu’na göre PageRank’i kısmen zayıflatır.
106. Dahili Bağlantılarda İlişkili Bağlantı Metni: Dâhili bağlantılarla ilişkili bağlantı metni, başka bir alaka sinyalidir. Bununla birlikte, dâhili bağlantılar muhtemelen harici sitelerden gelen bağlantı metninden çok daha az etkiye sahiptir.
107. Bağlantı Başlığının Niteliği: Bağlantı başlığı (bir bağlantının üzerine geldiğinizde görünen metin), zayıf da olsa bir alaka sinyali olarak kullanılabilir.
108. Yönlendirilen Alan Adının Ülke Uzantısı: Ülkeye özgü üst düzet etki alanı uzantılarından (.de, .cn, .co, .uk) bağlantılar almak, o ülkede daha iyi sıralamaya yardımcı olabilir.
109. İçerikteki Bağlantının Konumu: Bir içeriğin başındaki bağlantılar, sonlara yerleştirilen bağlantılardan biraz daha etkilidir.
110. Sayfadaki Bağlantının Konumu: Bağlantının sayfada göründüğü yer de önemlidir. Genel olarak, bir sayfanın içerisine gömülü bir bağlantı, altbilgi ve kenar çubuğu alanındaki bir bağlantıdan daha etkilidir.
111. Alan Adı Alakalılğını Bağlama: Benzer bir iş içindeki bir siteden gelen bir bağlantı, tamamen ilgisiz bir siteye ait bir bağlantıdan çok daha etkilidir.
112. Sayfa Seviyesi Alaka Düzeyi: İlgili bir sayfadan gelen bağlantı da daha fazla değer aktarır.
113. Başlıktaki Anahtar Kelime: Google, sayfanın anahtar kelimesini başlıkta bulunan sayfalardan gelen bağlantılara ekstra ilgi gösterir (“Uzmanlara bağlantı veren uzmanlar böyle söyler.”).
114. Pozitif Bağlantı İvmesi: Bir sayfaya kısa bir süre birçok kaynaktan link veriliyorsa, pozitif bağlantı ivmesi oluşmuş demektir. Bu, sitenizin popülaritesinin arttığını gösterdiği için genellikle SERP desteği alır.
115. Negatif Bağlantı İvmesi : Negatif bir bağlantı ivmesi ise azalan popülerliğin bir sinyali olduğundan sıralamaları önemli ölçüde düşürebilir.
116. “Merkez” Sayfalardan Bağlantılar: Google’ın Hilltop Algoritması, belirli bir konuda en iyi kaynaklar (veya “merkezler”) olarak kabul edilen sayfalardan gelen bağlantılara özel muamele yapıldığını söylüyor.
117. Yetkili Sitelerden Gelen Bağlantılar: “Yetkili site” olarak kabul edilen bir siteden gelen bir bağlantı, küçük ve nispeten bilinmeyen bir siteden gelen bağlantıdan daha fazla etkilidir.
118. Wikipedia’dan Gelen Bağlantılar: Bağlantılar nofllow olsa bile, birçok SEO uzmanı ve ajansı Wikipedi’dan bir bağlantı almanın arama motorlarının gözünde size biraz daha güven ve otorite sağladığını düşünüyor.
119. Eş Anlamlı Anahtar Kelimelerle Link: Bağlantılarda bolca görünen eş ve yakın anlamlı kelimeler Google’a bu sayfanın ne hakkında olduğunu söylemesine yardımcı olur.
120. Backlink Yaşı: Search Engine Journal’da yayımlanan bir Google patentine göre, eski bağlantılar, yeni verilmiş bağlantılara göre sıralamaya daha güçlü etki eder.
121. Gerçek Sitelerden Gelen Bağlantıları: Blog yayıncılarının yaygınlaşmasından dolayı Google muhtemelen “gerçek sitelerden” gelen bağlantılara, bloglardan gelenlere kıyasla daha fazla önem veriyor. Muhtemelen ikisi arasında ayrım yapmak için marka ve kullanıcı etkileşimi sinyallerini kullanıyorlar.
122. Doğal Bağlantı Profili: “Doğal” bir bağlantı profiline sahip bir site, bağlantıları oluşturmak için “black hat” (siyah şapka) stratejiler kullananlara göre daha yüksek dereceli ve güncellemelere daha dayanıklı olacaktır.
123. Karşılıklı Bağlantılar: Google’ın Bağlantı Hileleri sayfası, “aşırı bağlantı değişiminden” kaçınılması gerektiğini vurguluyor.
124. Kullanıcılar Tarafından Oluşturulan İçerik Linkleri: Google, gerçek site sahibi tarafından yayımlanan içeriğe karşı oluşturulmuş linkleri spam olarak tanımlayabilir. Örneğin, resmi wordpress.com bloğundaki bir bağlantının besttoasterreviews.wordpress.com’daki bir linkten çok daha farklı ve değerli olduğunu bilirler.
125. 301 Yönlendirmesi ile Gelen Bağlantılar: 301 yönlendirmelerinden gelen bağlantılar, doğrudan bir bağlantıya kıyasla çok az otorite kaybedebilir. Ancak, Matt Cutts’a göre 301 yönlendirmeleri ile gelen linkler doğrudan gelen linklere kıyasla pek de farklı değil.
126. Schema.org Kullanımı: Mikro verileri destekleyen websiteleri ve sayfalar, “schema” verisine sahip olmayan sayfaların üzerinde yer alabilir.
127. Link Veren Sitenin Güvenilirliği: Size link veren sitenin güvenilirliği, size ne kadar “Güven Sıralaması” aktarılacağını belirler.
128. Sayfadan Verilen Linklerin Sayısı: Yüzlerce dış bağlantı veren bir sayfadaki bir bağlantı, az sayıdaki dış bağlantı içeren bir sayfadan daha az PageRank alır.
129. Forum Linkleri: Sektörel düzeydeki spam bolluğu nedeniyle Google, forumlardaki bağlantıları olumsuz değerlendirebilir ve değerini düşürebilir.
130. Bağlantı Veren İçeriğin Kelime Sayısı: 1000 kelimelik bir yazıdan gelen bir bağlantı, genellikle 25 kelimelik bir pasajın içindeki bir bağlantıdan daha değerlidir.
131. Bağlantılandıran İçeriğin Kalitesi: İyi yazılmamış, sonradan bozulmuş ya da güncelliğini yitirmiş içeriğe ait bağlantılar, iyi yazılmış içeriğe ait bağlantılar kadar değerli değildir.
132. Site Genelinde Bağlantılar: Matt Cutts, site genelindeki bağlantıların tek bir bağlantı olarak sayılması için bazen “sıkıştırıldığını” onaylamıştı.
Kullanıcı Etkileşimi
133. RankBrain: RankBrain, Google’ın yapay zekâ algoritmasıdır. Birçok kişi asıl amacının, kullanıcıların arama sonuçlarıyla nasıl etkileşime girdiğini ölçmek ve sonuçları buna göre sıralamak olduğuna inanıyor.
134. Anahtar Kelime için Organik Tıklama Oranı: Google’a göre, CTR’da (click through rate = tıklanma oranı) daha başarılı olan sayfalar, söz konusu anahtar kelime için bir SERP artışı sağlayabilir.
135. Tüm Anahtar Kelimeler için Organik CTR: Bir sitenin aradığı tüm anahtar kelimeler için tıklanma oranı, insan tabanlı bir kullanıcı etkileşimi sinyali olabilir. Diğer bir deyişle organik sonuçlar için bir “Kaliteli Puanı” göstergesi oluşturabilir.
136. Hemen Çıkma Oranı: SEO’daki herkes hemen çıkma oranı meselelerini kabul etmiyor, ancak Google’ı kullanıcıların kalite testçisi olarak kullanmak için bir yol olabileceğini düşünüyorlar. Sonuçta, yüksek bir hemen çıkma oranına sahip sayfalar muhtemelen bu anahtar kelime için iyi bir gösterge değildir. Ayrıca, SEMRush tarafından yapılan bir araştırmaya göre, hemen çıkma oranı ile Google sıralaması arasında bir ilişki var.
137. Doğrudan Trafik: Google’ın kaç kişinin siteyi ziyaret ettiğini ve bunun ne sıklıkla olduğunu izleyebilmek için Google Chrome’dan veri kullandığı doğrulandı. Çok fazla doğrudan trafik alan siteler, muhtemelen çok az doğrudan trafik alan sitelere kıyasla daha kaliteli sitelerdir. Aslında, az önce bahsettiğim SEMRush çalışması, doğrudan trafik ile Google arasında anlamlı bir ilişki kuruyor.
138. Tekrar Eden Trafik: Bir siteye tekrar tekrar gelen kullanıcılar sitenin Google sıralamasını iyileştirebilir.
139. Pogosticking: “Pogosticking” siteden sekmenin (bounce) bir türüdür. Bir kullanıcı, arama sonuçlarından birini tıkladıktan sonra o sayfadan hemen çıkıp bir başka arama sonucuna tıklıyorsa “pogosticking” yaparak istediğini bulmaya çalışıyor demektir. Pogosticking yapan kullanıcıyı tutmayı başaramayan sayfaların Google arama sonuçları da olumsuz etkilenir. Bu durum sıralamalarda önemli ölçüde düşüşe neden olabilir.
140. Engellenen Siteler: Google, Chrome’da bu özelliği iptal etti. Ancak, Panda bu özelliği web sitesinin kalite sinyali olarak hâlâ kullanıyor. Yani Google hâlâ bunu SEO kriterlerinden biri olarak kullanıyor gibi.
141. Chrome Yer İşaretleri: Google’ın Chrome tarayıcısının kullanım verilerini topladığını hepimiz biliyoruz. Chrome’da yer işareti alan sayfaların arama sonuçlarında da üst sıralara yükseltildiği sanılıyor.
142. Yorum Sayısı: Çok fazla yorum içeren sayfalar kullanıcı etkileşimi ve kalitenin bir işareti olabilir. Bir Google çalışanı, yorumların sıralamaya çok yararlı olabileceğini söylüyor.
‘Yorumları kapatan haber siteleri, okurları sosyal medyaya yönlendirmiş olmuyor’
143. Bekleme Süresi: Google, “bekleme süresine,” yani bir Google aramasından gelen insanların sayfanızda ne kadar zaman geçirdiğine çok dikkat eder. Bu aynı zamanda “kısa tıklamalara karşı uzun tıklamalar” olarak da adlandırılır. Kısacası, Google, arama yapanların sayfanızda ne kadar süre harcadığını ölçer. Ne kadar uzun zaman harcarsa o kadar iyidir.
Özel Google Algoritma Kuralları
144. Yeni Sayfalar: Google, yeni sayfalara belirli aramalar için bir destek sağlıyor.
145. Sorgu Çeşitliliği: Google, birden çok anlama gelen muğlak anahtar kelimeler arandığında, arama sonuçları sayfasında daha fazla çeşitliliğe yer veriyor. (Türkçe bir örnekle, mesela “pazar” kelimesi arandığında ilk sırada hisse senedi piyasalarıyla ilgili bir sayfa, ikinci sırada Rize’nin Pazar belediyesinin sayfası, üçüncü sırada ise arama yapılan konuma en yakın haftalık pazar yeriyle ilgili bir bağlantı sıralanıyor.
146. Kullanıcının Tarama Geçmişi: Muhtemelen bunu fark etmişsinizdir; sık ziyaret ettiğiniz web siteleri aramalarınız için bir SERP artışı sağlıyor.
147. Kullanıcı Arama Geçmişi: Google, arama geçmişini bir zincir şeklinde düzenler ve daha sonraki aramalar için arama sonuçlarını etkiler. Örneğin, “incelemeler” için ve ardından “ekmek kızartma makineleri” için arama yaparsanız, Google ekmek kızartma makinesi incelemesi yapmış siteleri, size gösterdiği SERP’lerde daha yüksek sıralara taşır.
148. Öne Çıkan Parçacıklar: Bir SEMRush çalışmasına göre Google, içerik uzunluğu, biçimlendirme, sayfa yetkisi ve HTTP kullanımının bir kombinasyonuna göre “Öne Çıkan Parçacıklar” veya “Bilgi Paneli” içeriğini seçer.
149. Coğrafi Hedefleme: Google, yerel sunucu IP’si ve ülkeye özgü etki alanı adı uzantısına sahip siteleri tercih eder.
150. Güvenli Arama: Güvenli Arama açık olan kişilerde, küfürlü kelimeler veya yetişkin içerikli arama sonuçları görünmez.
151. “YMYL” Anahtar Kelimeler: Google, kullanıcının can ve mal güvenliği ile geleceği için kritik öneme sahip siteleri “Ya Paranız Ya Canınız” adını verdiği bir kategoride özel değerlendirmeye tâbi tutuyor. Değerlendirici Yönergesi’ne göre bu sayfalar çok daha yüksek içerik kalitesi standartlarına sahip.
152. DMCA Şikayetleri: Google, DMCA gibi telif hakkı yasası şikayetleriyle sayfaların sıralamalarını ve otoritelerini düşürebilir.
153. Alan Adı Çeşitliliği: Bigfoot olarak adlandırılan güncelleme ile her bir SERP sayfasına daha fazla alan adı eklendi.
154. İşlemsel Aramalar: Google, alışverişle ilgili anahtar kelimeler için sonuçları farklı şekillerde gösterebilir. Mesela uçuş aramalarında saatler de gösterilebilir.
155. Yerel Aramalar: Google, yerel aramalar için genellikle yerel sonuçları “normal” organik SERP’lerin üzerine yerleştirir.
156. En Çok Okunan Haberler: Bazı anahtar kelimeler En Çok Okunan Haberler kutusunu tetikler. (Türkçe “son dakika” anahtar kelimeleri gibi)
Yeter Google yeter: Aramalar, reklamlar ve kötülüğün finansmanı
157. Marka Tercihi: Vince güncellemesinden sonra Google, büyük markalara belirli anahtar kelimeler için destek vermeye başladı.
158. Alışveriş Sonuçları: Google bazen Google Alışveriş sonuçlarını organik SERP’lerde görüntülüyor.
159. Görsel Sonuçları: Google görselleri bazen normal görseller sekmesinde, bazen ise organik arama sonuçlarında görünür.
160. Paskalya Yumurtası Sonuçları: Google’da bir düzine kadar Paskalya Yumurtası sonucu vardır. Örneğin, Google görsel aramada “Atari Breakout” kelimesini aradığınızda, arama sonuçları oynanabilir bir oyuna dönüşür.
161. Markalar İçin Tek Site Sonuçları: Alan adı ya da marka odaklı anahtar kelimeler aynı siteden birkaç sonuç getirir.
162. Paydal Loans Güncellemesi: Bu güncelleme “spam sorguları” temizlemek için tasarlanmış özel bir algoritmadır.
Marka Sinyalleri
163. Marka Adı Bağlantı Metni: Markalı bağlantı metni, basit ama güçlü bir marka sinyalidir.
164. Markalı Aramalar: İnsanlar markaları arar. İnsanlar markanızı Google’da ararsa, bu Google’a sitenizin gerçek bir marka olduğunu gösterir.
165. Marka + Anahtar Kelime Arama: İnsanlar, markanızla birlikte belirli bir anahtar kelimeyi de arıyorsa, Google söz konusu anahtar kelimenin markasız sürümü arandığında da sitenize bir sıralama artışı sağlayabilir.
166. Popüler Facebook Sayfası: Markalar, birçok beğeni alan Facebook sayfalarına sahip olma eğilimindedir.
167. Popüler Bir Twitter Hesabı: Çok sayıda takipçisi olan Twitter profilleri popüler bir markaya işaret eder.
168. Resmi LinkedIn Şirket Sayfası: Çoğu gerçek işletmenin resmi LinkedIn hesabı vardır.
169. Tanınmış Yazar: Google CEO’su Eric Schmidt Şubat 2013’te şu meşhur iddiayı dile getirmişti: “Arama sonuçlarında, doğrulanmış profillere bağlı bilgiler ve içerikler, bu tür bir doğrulaması olmayan içerikten daha üst sırada yer alacak ve bu da çoğu kullanıcının doğal olarak en iyi ve doğrulanmış sonuçları tıklamasına neden olacaktır.”
170. Sosyal Medya Hesaplarının Meşruiyeti: 10.000 takipçisi ama sadece 2 gönderisi olan bir sosyal medya hesabı, yine 10.000 takipççisi olup çok fazla etkileşime sahip bulunan güçlü bir hesaptan çok farklı yorumlanır. Hatta Google, sosyal medya hesaplarının gerçek veya sahte olup olmadığını belirlemek için bir patent başvurusunda bulundu.
171. En Çok Okunan Haberlerdeki Marka İsmi: “Başlıca Haberler” karuseline giren sitelerde her zaman büyük markalardan bahsedilir. Aslında, bazı markaların ilk sayfalarında kendi markaları hakkında “basında biz” gibi bir haber akışı bile vardır.
172. Bağlantısız Markalar: Çeşitli sosyal medya hesaplarınızda ya da herhangi bir Google platformunda, bir web sitesinde bağlantı belirtmeden markanızdan da söz ediliyorsa bu Google için bir marka sinyalidir.
173. Fiziksel İşyerleri: Gerçek işletmelerin ofisleri vardır. Google’ın, bir sitenin büyük bir marka olup olmadığını belirlemek konum verilerini de kullandığı sanılıyor.
Site İçi Spam Faktörleri
174. Panda Cezası: Düşük kaliteli içeriğe sahip siteler (özellikle içerik çiftlikleri), Panda cezasına çarptırıldıktan sonra aramada daha az görünür.
175. Kötü Mahalle Bağlantıları: Spam içeren “kötü mahalle” sitelerine bağlantı vermek, arama görünürlüğünüze zarar verebilir.
176. Yeniden Yönlendirmeler: Google sinsice yapılan yeniden yönlendirmelere güçlü bir HAYIR diyor. Yakalanırsa, bir site yalnızca geçici olarak cezalandırılmakla kalmaz, aynı zamanda arama sonuçlarından çıkarılabilir.
177. Pop-up’lar veya “Dikkat Dağıtıcı Reklamlar”: Resmi Google Değerlendirici Yönergeleri Belgesi, pop-up’ların ve dikkat dağıtıcı reklamların düşük kaliteli bir sitenin işareti olduğunu söylüyor.
178. Geçişli Pop-up’lar: Google, mobil kullanıcılara tam sayfa “geçiş” pop-up’ları gösteren siteleri cezalandırabilir.
179. Aşırı Optimizasyon: Evet, Google insanları sitelerini aşırı optimize ettikleri için cezalandırıyor. Bunlara örnek şöyle: Anahtar kelime ve başlık etiketi ile sayfayı doldurma ve aşırı anahtar kelime dekorasyonu.
180. Anlamsız İçerik: Bir Google patentinde şirketin “anlamsız” içeriği nasıl tanımladığını görebiliyoruz. Bu, manipüle edilmiş veya otomatik olarak oluşturulan içeriği Google dizinlerinde filtrelemeye yardımcı olur.
181. Giriş Sayfaları: Google, ona gösterdiğiniz sayfanın, kullanıcının nihayetinde gördüğü sayfa olmasını ister. Sayfanız insanları başka bir sayfaya yönlendiriyorsa, bu bir ‘köprü sayfası’dır. Google’ın köprü sayfaları kullanan siteleri sevmediğini söylemeye gerek yok.
182. Ekranın Üst Kısmındaki Reklamlar: “Sayfa Düzeni Algoritması,” ekranın üst kısmında çok sayıda reklam olan (ve fazla içeriği olmayan) siteleri cezalandırır.
183. Ortaklık Bağlantılarını Gizleme: Bağlı kuruluş bağlantılarını saklamaya çalışırken çok ileri gitmek bir ceza getirebilir.
184. Fred: 2017’den itibaren bir dizi Google güncellemesine verilen takma ad. Search Engine Land’a göre, Fred “gelir elde etmeyi kullanıcılarına yardım etmenin üzerinde tutan düşük değerli içerik sitelerini hedefliyor.”
185. Satış Ortağı Siteleri: Google’ın satış ortaklarının en büyük hayranı olmadığı bir sır değil. Birçok SEO uzmanı, ortaklık programıyla para kazanan sitelerin daha fazla inceleme altına alındığını düşünüyor.
186. Otomatik Oluşturulmuş İçerik: Google, otomatik oluşturulmuş içerikleri anlar ve bundan nefret eder. Sitenizin bilgisayar tarafından oluşturulan içerikler yayımladığından şüpheleniyorsa bu durum bir cezaya ya da sitenin endekslenmemesine neden olabilir.
187. Aşırı PageRank Şekillendirme: PageRank şekillendirme ile fazla ileri gitmek (tüm giden bağlantıları takip etmeyerek) sistemde hile yapmanın bir işareti sayılabilir.
188. Spam Olarak İşaretlenen IP Adresi: Sunucunuzun IP adresi spam olarak işaretlenmişse, bu sunucudaki tüm siteleri etkileyebilir.
189. Meta Etiket ile Spam Yapma: Anahtar kelime doldurma, meta etiketlerde de olabilir. Google, algoritmasını kandırmak için başlık ve açıklama etiketlerinize anahtar kelimeler eklediğinizi düşünürse, sitenize ceza verebilir.
Site Dışı Spam Faktörleri
190. Saldırıya Uğramış Site: Siteniz saldırıya uğrarsa, arama sonuçlarından düşürebilir.
191. Doğal Olmayan Bağlantı Akışı: Ani ve doğal olmayan bağlantı akışı, sahte bağlantıların kesin bir işaretidir.
192. Penguen Cezası: Google Penguen algoritması tarafından cezalandırılan siteler aramada önemli ölçüde daha az görünür. Görünüşe göre Penguen artık kötü bağlantıları filtrelemeye ve web sitelerinin tamamını cezalandırmaya odaklanıyor.
193. Düşük Kalite Bağlantı Yüzdesi Yüksek Bağlantı Profili: Siyah şapkalı SEO’lar tarafından yaygın olarak kullanılan kaynaklardan gelen birçok bağlantı (blog yorumları ve forum profilleri gibi), sistemde hile yapıldığının bir işareti olabilir.
194. Alakasız Web Sitelerinden Bağlantılar: Konuyla ilgisiz sitelerden gelen geri bağlantıların yüksek bir yüzdesi, manuel ceza olasılığını arttırabilir.
195. Doğal Olmayan Bağlantı Uyarısı: Google, Search Console ile doğal olmayan linkler için uyarı bildirimi gönderir. Bu, genellikle %100 olmasa da bir sıralama düşüşünden hemen önce gelir.
196. Düşük Kaliteli Dizin Bağlantıları: Google’a göre düşük dizinlerden gelen geri bağlantılar bir cezaya yol açabilir.
197. Widget Bağlantıları: Google, kullanıcı sitelerine bir “widget” yerleştirdiğinde otomatik olarak oluşturulan bağlantıları sevmez.
198. Aynı C Sınıfı IP’sinden Gelen Bağlantılar: Aynı sunucu IP’sindeki sitelerden doğal olmayan miktarda bağlantı almak, Google’ın bağlantılarınızın bir blog ağından geldiğini belirlemesine yardımcı olur.
199. “Zehirli” Bağlantı Metni: Sitenize işaret eden “zehirli” bağlantı metnine sahip olmak, spam ya da saldırıya uğramış bir sitenin işareti olabilir. Her iki durumda da sitenizin sıralaması zarar görebilir.
200. Doğal Olmayan Bağlantı Spike: 2012 tarihli bir patent, Google’ın bir sayfaya bağlantı akışının meşru olup olmadığını nasıl belirleyebileceğini açıklıyor. Doğal olmayan bağlantılar değersiz hâle gelebilir.
201. Makalelerden ve Basın Bültenlerinden Bağlantılar: Makale dizinleri ve basın bültenlerinden verilen bağlantılar yıllarca kötüye kullanıldı. Bu nedenle Google artık bu iki kaynağı çoğu durumda bir “düzenek” olarak görüp buradan gelen bağlantılara değer vermiyor.
202. Manuel İşlemler: Bunların birkaç türü var, ancak çoğu meşru olmayan bağlantı kurma türleri sayılıyor.
203. Satışı Bağlantıları: E-ticaret sitelerinde satış bağlantılarını linklemeler aracılığı ile yaymak ve Google tarafından fark edilmek arama görünürlüğünüze ciddi zararlar verebilir.
204. Google Sandbox: Ani bir bağlantı akışı alan yeni siteler bazen Google Sandbox’a yerleştirilir ve bu da arama görünürlüğünü geçici olarak sınırlar.
205. Google Dance: Özellikle yeni site ve sayfaların bir süre için arama sonuçlarında çok farklı sıralarda gelmesine Google Dance (Google dansı) deniliyor. Bir Google patentine göre, bu, bir sitenin algoritmayı aldatmaya çalışıp çalışmadığını belirlemenin bir yolu. Algoritma, sayfayı farklı sonuç konumlarında deneyip gelen kullanıcı geribildirimlerini değerlendirerek nihai kararını veriyor.
206. Reddetme Aracı: Spam sitelerinden bağlantı alırsanız sizin sayfanız da zarar görür. Böyle bir site sizden habersiz böyle bir girişimde bulunursa Google’ın reddetme (disavow) aracını kullanarak durumu bildirebilir ve verilen cezayı kaldırtabilirsiniz.
207. Yeniden Değerlendirme İsteği: Sitenize gelen yaptırımlarla ilgili Google’a yeniden değerlendirme talebinde de bulunabilirsiniz. Google bu durumda cezayı kaldırabilir.
208. Geçici Bağlantı Hilesi: Google, spam içerikli bağlantılar oluşturan ve sonra bunları hızla kaldıran kişileri de yakalar.
* Bu yazının İngilizce orijinali, 22 Ocak 2021’de Backlinko’da Brian Dean imzasıyla yayımlanmıştı. Türkiye bağlamında anlaşılabilirliği artırmak için birkaç küçük ek yapıldı.
Veri seti arama: Google Dataset Search gazetecilerin de işine yarayacak
