Hürriyet gazetesi köşe yazarı Abdulkadir Selvi’nin “Biraz omurgalı gazetecilerle çalışmaya alışın” sözleri, son günlerin sıcak medya tartışmalarından birini tetikledi.
Konuyu bir anketle Journo takipçilerine havale ediyoruz: Selvi’ye 5 üzerinden kaç “omurga puanı” verirsiniz? En “omurgalı” ve en “omurgasız” gazeteciler sizce kimler?
Gazetecilikte “omurga” tartışması zaman zaman alevleniyor. Geçen yıl Yılmaz Özdil, kendisi gibi Sözcü’de köşe yazan Soner Yalçın’a “omurgasız” demişti. Bu yıl da Ertuğrul Özkök ile Emin Çapa arasında bir omurga polemiği yaşanmıştı. Son tartışmayı ise Hürriyet köşe yazarı Abdulkadir Selvi başlattı.
‘Köşe yazarlarının hayal âleminde gezmemeleri lazım’
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 10 Aralık’ta Medyascope’da gazeteci Ruşen Çakır’ın sorularını yanıtlamıştı. Çakır’ın “Abdulkadir Selvi sizin partinize atfen ‘CHP’nin adayı Abdullah Gül’ demiş” ifadesi üzerine Kılıçdaroğlu şunları söylemişti:
“Neye dayanarak bunları söylüyorlar, doğrusunu isterseniz ben bilmiyorum. Köşe yazarlarının hayal âleminde gezmemeleri lazım. Köşe yazarlarının oturup araştırma yapmaları lazım. Konuşmaları lazım. Belli çevrelerle, belli kişilerle konuşmaları lazım. Abdulkadir Selvi telefon açıp sorabilirdi bana, ‘Ya şunu yazma, bunu yaz’ falan diyebilirdik yani. Konuştuk mu? Hayır, konuşmadık. Benim adıma Abdulkadir Selvi niye konuşuyor? Hangi gerekçeyle konuşuyor? Yoksa Abdulkadir Selvi’ye birileri yazdırıyor mu? Bu cümle önemli. Birileri onlara belli cümle kalıplarını veriyorlar. ‘Onları köşenizde yazacaksınız’ diyorlar. Onlar da ‘Emredersiniz’ diyorlar, yazıyorlar.”
‘Kimseden emir alacak değilim’
Bunun üzerine Selvi 11 Aralık’ta Hürriyet’te yayımlanan yazısında Kılıçdaroğlu’na şu yanıtı verdi:
“CHP, Türk siyasetinin en önemli partilerinden biri. Atatürk’ün kurduğu bir parti. Kılıçdaroğlu ise önemsediğim bir lider. Öncelikle bu cevabı kendisine yakıştıramadım. Benim Kılıçdaroğlu adına konuşmak gibi bir merakım yoktur. Hatta hiçbir lider adına konuşmak gibi bir hevesim olmadı. Ama siyasi kulisleri yorumlamak bir gazeteci olarak benim görevim. Kusura bakmasın, bunu yaparken de kimseden emir alacak değilim. Biraz omurgalı gazetecilerle çalışmaya alışın. İzin verin de aldığımız kulislerin ışığında bağımsız bir şekilde analizlerimizi yapalım.”
Selvi’nin “Biraz omurgalı gazetecilerle çalışmaya alışın” sözleri sosyal medyada tartışma yarattı.
Journo anketinin sonuçları
Biz de konuyu size sorduk. İki gün boyunca bu haberin içinde yaptığımız ankete 41 kişi oy verdi.
“Abdulkadir Selvi ne kadar omurgalı” sorusunda katılımcıların yüzde 80’i 1 puan (en düşük), yüzde 7.5’i 2 puan, yüzde 12.5’i 3 puan verdi. 4 veya 5 puan (en yüksek) veren olmadı. Böylece 5 üstünden 1.32 puanlık bir ortalama oluştu.
“En omurgalı gazeteci kim” sorusuna yanıt veren 29 kişiden 5’i Ahmet Şık dedi. Kadri Gürsel 3 oy alırken Çiğdem Toker ve Yılmaz Özdil’e de 2’şer oy geldi.
“En omurgasız gazeteci kim” sorusuna gelen 30 yanıttan 11’i Ahmet Hakan, 4’ü Abdulkadir Selvi oldu. Geri kalan 15 yanıt arasında ismi geçen gazetecilerden hiçbiri 2 oyu aşamadı.
Omurga ne demek?
Türk Dil Kurumu (TDK) “omurga” sözcüğünün birinci anlamına, “Sırt boyunca uzanarak vücuda destek sağlayan, kemikten, kıkırdaktan veya her ikisinden oluşan, içinde omuriliği barındıran kemik yapı” tanımını veriyor.
Omurganın denizcilikteki ikinci anlamı, “Gemi kaburgasının aşağı taraftan bağlı bulunduğu boy ekseni doğrultusunda boydan boya geçen ana yapı ögesi” şeklinde tanımlanmış.
Sözcüğün mecaz anlamı ise şöyle: “Bir şeyin varlığı ile ilgili en önemli bölümü, temel, belkemiği, esas.”
