Amerikalı milyarder Elon Musk, Twitter’ın en büyük hissedarı olarak yönetim kuruluna girdi. ABD medyasına yansıyan haberlere göre Twitter çalışanları endişeli. Musk, Twitter’da dezenformasyon ve nefret söyleminin engellenmesi gibi nedenlerle alınan önlemlere, “ifade özgürlüğü” gerekçesiyle karşı çıkıyordu. Bu platformdaki milyonlarca takipçisine Twitter yerine yeni bir platform isteyip istemediklerini soran Musk’a, “Satın al ve yok et” yanıtı verilmişti.
Güney Afrika doğumlu ABD vatandaşı Elon Musk, kurduğu yazılım ve e-bankacılık girişimlerini teknoloji devlerine sattığı 1990’ların sonunda büyük bir servet kazandı. 2000’lerin başında uzay taşımacılık şirketi SpaceX’i kuran ve elektrik aracı üreticisi Tesla’ya baş yönetici olarak katılan Musk, bugün dünyanın en zengin insanlarının başını çekiyor.
Musk’ın 2,9 milyar dolar ödeyerek ABD merkezli sosyal medya platformu Twitter’ın %9 hissesini satın aldığı önceki gün açıklandı. Twitter baş yöneticisi Parag Agrawal, halka açık bu şirketin bir anda en büyük ortağı hâline gelen Musk’ı yönetim kuruluna aldıklarını açıkladı.
Twitter hisseleri %23 değer kazansa da ABD medyasına yansıyan bilgilere göre şirket çalışanları Musk’ın gelişinden rahatsız. Twitter ürün yöneticisi Haraldur Thorleifsson, bu satışla birlikte artan hisse fiyatları sayesinde kendisinin de “en azından geçici olarak çok para kazandığını” belirtirken “Ama Elon Musk’tan hâlâ hoşlanmıyorum” diye ekledi.
İfade özgürlüğünde “mutlakiyetçi” olduğunu söylüyor
İfade özgürlüğü konusunda bir “mutlakiyetçi” olduğunu vurgulayan Musk, bu özgürlüğün hiçbir gerekçeyle sınırlanamayacağını düşünüyor. Twitter ise örneğin dezenformasyon ve nefret söylemi söz konusu olduğunda ABD Başkanı’nın tweetlerini bile kısıtlayabiliyor.
Musk, 80 milyonu aşkın takipçiye sahip olduğu Twitter’da “önemli değişiklikler” vadediyor. Daha önce yeni bir platform isteyip istemediklerini sorduğunda bir takipçisinden “Twitter’ı satın al ve yok et” yanıtını alan Musk’ın şimdi yönetim kuruluna girmesinin, Twitter çalışanlarını endişelendirdiğini haberlere yansıdı.
Dün bir Twitter anketi açan Musk ise “Bir edit (tweet düzeltme) tuşu ister misiniz?” diye sordu ve %70’i aşan bir oranda “Evet” yanıtı aldı. Musk’ın seçeneklerinde “yes” ve ‘no’nun kasten yanlış yazılması dikkat çekti:
Do you want an edit button?
— Elon Musk (@elonmusk) April 5, 2022
Twitter, Musk’ın anketinin ardından yaptığı açıklamada, tweet düzeltme özelliğini geçen yıldan beri test ettiklerini vurguladı. Şirket son dönemde ek gelir yaratan birçok yeni özellik geliştirmişti.
Tesla’da şikâyetçi çalışanlar susturuldu, eleştiren kovuldu
Musk, hisse devri beyannamesinde, Twitter’da “değişim” istediğini saklamadı. Uzmanlar ise ünlü iş adamının, katıldığı ilk yönetim kurulu toplantılarında çok aktif olmasını beklemiyor. Ancak uzun vadede Musk’ın Twitter’da köklü bir değişim yaratabileceği veya en azından buna çalışacağı tahmin ediliyor.
Musk’ın, ifade özgürlüğünü sınırsız olarak savunduğunu öne sürerken kendisini eleştirenlere Twitter’da aşağılayıcı yanıtlar vermesi de tepki çekiyor. Ayrıca baş yöneticisi olduğu Tesla’da ırkçılıktan şikâyet eden çalışanların şirket yönetimince susturulmaya çalışıldığı, Musk’ın iddialı üretim planlarının gerçekçi olmadığını söyleyen bir başkasının ise işten çıkarıldığı haberlere yansımıştı.
Twitter’ın Musk’a yönetim kurulunda yer vermesinin onu en azından bir süre için dizginleyeceği de söylenebilir. En azından Twitter’ı tamamen satın alması şu an için mümkün görünmüyor. Zira Musk, yönetim kurulu üyeliği karşılığında Twitter’a, daha fazla hisse satın almama sözü verdi. Bu anlaşma gereğince Musk’ın Twitter’daki ortaklık oranı, yönetim kurulunda yer aldığı sürece %14,9’u aşamayacak.
Güncelleme – 11.04.2022: 9-10 Nisan hafta sonu Twitter’ı eleştiren bir dizi tweet atan Elon Musk, şirket yönetimine katılmaktan vazgeçtiğini de açıkladı. Bu kararın ardından Twitter hisseleri değer kaybetti.
Most of these “top” accounts tweet rarely and post very little content.
Is Twitter dying? https://t.co/lj9rRXfDHE
— Elon Musk (@elonmusk) April 9, 2022
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR – MARK ZUCKERBERG 21. YÜZYILDA İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜN ANLAMINI KAVRAYAMIYOR
